Çin’den sonra, Hindistan’dan önce

YÖNETMEN Ali Özgentürk "Mamma Li Turchi" (Anne, Türkler geliyor) diye bir projenin peşinde.

Avrupalı ünlü yönetmenlere mektup yazmış.

Türkler hakkında kısa filmler çevirmelerini öneriyor.

Bunları, Türk yönetmenlerin çevirecekleri kısa filmlerle birleştirmek istiyor.

Yapımcı olarak projesine "Anne, Türkler Geliyor" adını vermesi oldukça anlamlı.

Osmanlı döneminde Türklerden korkan, şimdi AB üyeliği nedeniyle eski korkuları öne süren Avrupa’ya "Bakın işte korktuğunuz Türkler bu insanlar" demenin en güzel yolu bu olsa gerek.

Ali Özgentürk projesini gerçekleştirmek için birçok yere başvurmuş.

Şimdi cevap bekliyor.

Projesi gerçekleştiği takdirde bunun Türkiye’nin tanıtımına hayli olumlu bir etkisi olacağına inanıyorum.

İtalyanlar yüzyıllar önce ortaya "Mamma Li Turchi" diye bir şey atmış ama bugün pek çoğu buna gülüp geçer.

AB üyeliğimize en sıcak bakan ülkelerin başında İtalya var.

Ekonomik ilişkiler de zaten iyiydi ama son bir yıldır neredeyse zirvede.

Hatırlayacaksınız geçtiğimiz 24-25 Kasım tarihlerinde dönemin Cumhurbaşkanı Ciampi ile birlikte 600 kadar işadamını ağırlamıştık.

Çırağan’daki "Türkiye-İtalya İş Forumu" kapsamında 6 bine yakın buluşma gerçekleşmişti.

İstanbul’daki İtalya Ticaret Merkezi’nin Direktörü Dr. Roberto Luongo’ya bakarsanız bu forumdan sonra ticari ilişkilerde büyük patlama yaşanmış.

70’e yakın İtalyan firması burada ya temsilcilik açmış ya da yatırımda bulunmuş.

Luongo "Geleneksel sektörlerin dışında havacılık, software, elektronik gibi sektörlerde işbirlikleri bizi sevindirdi" diyor.

İtalyanların Gaziantep, Konya, Kayseri, İzmir, Manisa gibi şehirlere ziyaretleri artmış.

Forum öncesi 12,5 milyar dolar olan ticaret hacmi bugün 14 milyar dolar.

"Forumdan sonra böyle bir dalga bekliyorduk" diyor Luongo.

Öyle bir dalga ki altı-yedi ayda şimdi ikinci bir İtalyan çıkarmasına tanık olacağız.

Bugün başlayan "Uluslararası Tekstil Makineleri" Fuarı’na 100’den fazla İtalyan şirketi katılıyor.

Arkasından İtalyan "metal işleme tezgahları" sektörünün gövde gösterisi geliyor.

Temmuz ayı ortalarında ise "İtalyan Mobilya Dekorasyon Yapı Malzemeleri" ikili görüşmeleri var.

Dr. Luongo, en fazla tekstil makineleri fuarının önemi üzerinde duruyor.

İtalya Türkiye’nin tekstil makineleri satın aldığı ikinci ülke durumda.

Birinci sırada Almanya var.

Luongo’nun verdiği evraklar arasında İtalya’nın tekstil makinelerini ihraç ettiği ülkelere şöyle bir göz attım.

Birinci sırada 316 milyon Euro ile Çin geliyor.

İkinci sırada 232 milyon Euro ile Türkiye.

Üçüncü sırada ise 129 milyon Euro ile Hindistan var.

Türkiye tekstil makinelerinin alımından Çin’den sonra, Hindistan’dan önce.

Sadece bu konum tekstil sektörünün geçirmekte olduğu krize rağmen asla gözden çıkartılmayacak bir sektör olduğu göstermeye yeterli.

Rotschild, Avrupa’da Schröder’i Türkiye’de Argüden’i seçti

ROTHSCHİLD adını bankacılık, şarapçılık gibi sektörlerden tanıyoruz.

En son bir de Fransa’nın saygın gazetelerinden Liberation’a 30 milyon Euro vererek ortak olduğunu, dolayısıyla medyaya el attığını duymuştuk.

Geçenlerde aldığım davetiyelerden birinde, Rothschild ailesinden bir ismi, ARGE Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Argüden ile eski Almanya Şansölyesi Gerhard Schröder ile birlikte görünce merak ettim.

Yılmaz Argüden’i aradım.

Rothschild Yatırım Bankası’nın Türkiye’de bir temsilcilik açmaya karar verdiğini söyledi.

Argüden, 2005 yılından bu yana Rothschild’ın danışmanlığını yürütüyormuş.

Şimdi ise bankanın Türkiye temsilciliğini üstlenecek.

Schröder ile Eric de Rothschild’i İstanbul’da İstanbul’da bir araya getiren davet bu temsilciliği kutlama daveti.

Argüden bu vesileyle bilgi verdi.

Meğer Rothschild Yatırım Bankası Türkiye’de son dönemlerde en aktif bankalardan biri imiş.

Aycell ile Aria’nın birleşmesinde, Türk Telekom için özelleştirme alternatifleri geliştirilmesinde, Telsim’in satışında Türk Hükümeti’ne danışmanlık hizmeti vermiş.

TEB hisselerinin bir bölümünün PNB Parisbas’ya satışında Çolakoğlu ailesine, Garanti Bankası için General Electric Şirketine, Denizbank’ın satışı için Dexia’ya da danışmanlık yapmış.

Yani hem alıcılara, hem hisselerini satanlara, hem Türk Hükümeti’ne sunduğu hizmet yelpazesi söz konusu.

Her şey bir yana eski Almanya Şansölyesi Schröder giderek beni daha fazla şaşırtıyor.

250 bin Euro aylıkla enerji devi Gazprom denetleme kurulunda görev alması yetmiyormuş gibi Rothschild Yatırım Bankası’nın da Avrupa temsilcisi olduğu ortaya çıktı.

Ticari becerisi siyasi becerilerini fersah fersah geçmiş gibi geliyor.
Yazarın Tüm Yazıları