Paylaş
Hafta ortasında 102 yaşında aramızdan ayrılan Çin asıllı Amerikalı mimar I.Ming Pei’nin yapmış olduğu cam piramit bugün müzedeki Mona Lisa ve Milo Venüsü’nden sonra en fazla ilgi çeken üçüncü eser.
Oysa vaktinde Fransa’da gelenekçiliği ve modernizmi savunanları karşı karşıya getirmişti.
Yüzü giderek eskimekte olan Louvre Müzesi’ne “yeni bir nefes” fikri, mayıs 1981 iktidara gelen Sosyalist Cumhurbaşkanı François Mitterrand’ın Kültür Bakanı Jack Lang’dan geliyor.
O dönemde her hangi bir mimari yarışma açılmaksızın Louvre projesi Pei’ye veriliyor.
Pei, 1984 yılında Gize Piramitleri’nin en büyüğü Keops’un küçültülmüş cam versiyonunu Fransız Tarihi Eserler Yüksek Komisyonu’na sunduğunda kıyamet kopuyor.
Rivayet o ki, sunum sırasında yüksek sesle dile getirilen eleştiriler nedeniyle Pei şaşkın, Fransızca-Çince tercümanı gözyaşları içinde tercümeyi yarıda kesiyor.
Ertesi gün Pei , Fransız medyasının bombardımanı altında.
LOUVRE’U DİSNEYLAND’A ÇEVİRDİ
Le Monde Gazetesi , mimarı “Tarihi 12. yüzyıla dayanan Louvre Müzesi’nin bahçesini Disneyland’a çevirmekle” suçluyor.
Cumhurbaşkanı François Mitterrand tüm eleştirilere, gelenekçilerle modernistler arasındaki çatışmalara kulaklarını tıkıyor ve Pei’nin arkasında dimdik duruyor.
Ne kadar haklıymış.
Zira cam piramit öncesi 3 milyon ziyaretçisi olan Louvre Müzesi’nin ziyaretçi sayısı Pei’nin projesi 1989 yılında biter bitmez 4,5 milyona fırlıyor.
Bugün müze sürekli kendi rekorunu kırıyor ve bunda Pei’nin cesurca ortaya koyduğu cam piramidin payı büyük.
Mimarlığın Nobel’i sayılan Pritzker ödülünün sahibi olan Pei, Çin’de varlıklı bir aileden, kanalları ve bahçeleriyle ünlü Suzhou’da dünyaya geliyor.
Babası bankacı, annesi müzisyen.
17 yaşında mimarlık okumak üzere ABD’nin yolunu tutuyor.
MİT’te mimarlık diplomasını aldıktan sonra Harvard’da Bauhaus okulunun kurucularından Walter Gropius gözetiminde yüksek lisans eğitimini tamamlıyor.
İkinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesi üzerine ülkesine dönemiyor ve ABD’de dönemin ünlü mimarlarıyla çalıştıktan sonra 1956 yılında kendi şirketini kuruyor.
ROCK AND ROLL’U BİLMİYOR AMA
Yıllar boyunca dünyanın dört bir yanında müzeler, hükümet binaları, oteller, okullar ve başka çeşitli yapılara hayat veren Pei genellikle taş, çelik ve cam kullanıyor.
Bir söyleşisinde uzun meslek yaşamının en çetin projelerinden birinin Louvre’deki cam piramit olduğunu itiraf eden Pei’nin bu proje için aylarca Louvre Müzesi’ni ve Fransız tarihini incelediği biliniyor.
Aynı zamanda Fransız Kralı 14. Louis’nin peyzaj ve bahçe mimarlığını yapan Andre Le Notre’dan da esinlenmiş.
Pei projelerini çizerken, tarihle, çevreyle ve projeye dahil insanlarla yakın ilişki kuran bir mimar.
Nitekim, ABD Başkanlarından John F. Kennedy anısına Boston’da yapılan kütüphane projesinde Jackie Kennedy ile yakın çalışmış.
Cleveland’daki Rock and Roll Müzesi için de hiç yakın olmadığı ve hatta sevmediği halde bu müzik ve müziğin tarihçesiyle haşır neşir olmuş.
Katar’ın başkenti Doha’da iki kez ziyaret etme fırsatını bulduğum, camlarına Doha görüntüsünün yansıdığı, su kenarındaki muhteşem İslam Eserleri Müzesi için ise Pei, İslam tarihini ve kültürünü incelemiş.
Bu müze 2008 yılında açıldığında Pei 91 yaşında.
Mimarın hayatı, ölünceye kadar dolu dolu yaşanmış bir hayat.
*İslam Eserleri Müzesi’nin içi
Paylaş