Paylaş
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray, ilkokul öncesi eğitimde mucizeler yaratan AÇEV (Anne Çocuk Eğitim vakfı) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ayla Göksel ve Türkiye Vodafone Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Rengin Onay.
Kadın CEO oranında dünya liderliğimizi mutlaka onlara da borçluyuz.
Bir yıl 3 ay önce Danone’den Türkiye Vodafone’a geçen Serpil Timuray ile yeni şapkasıyla sohbet imkanım olmamıştı.
İstanbul-Adana uçak yolculuğuna yan yana düşünce telekomünikasyon sektöründeki son gelişmeleri konuştuk.
Tesadüfen tam bir gün önce de Rekabet Kurulu, Vodafone’un Borusan Telekom’u satın alma işlemini onaylamıştı.
UĞUR’UN GÖZ BEBEĞİ
Serpil Timuray “evlilikleri” seven bir yönetici.
Danone’de iken hatırlayacaksınız Nestle Türkiye sütlü ürünlerini şirketin bünyesine katmıştı.
Şimdi de Borusan Telekom.
“Borusan Telekom Borusan CEO’su Agah Uğur’ un göz bebeğiydi. Türkiye’nin en büyük 500 şirketinin yüzde 40’ına hizmet veren yüksek performanslı bir şirketti” diyor.
Timuray’ın dikkat çektiği gibi, Uğur’un, özenle büyüttüğü şirketi, mobil iletişiminde dünyanın bir numarasına satması güzel bir “başarı hikayesi”.
Vodafone Türkiye’nin,Borusan Telekom’u satın alması sabit iletişim hizmetinde de büyüyemeyi hedeflediği anlamında.
Timuray “ Borusan Telekom’un büyüme planı vardı ve ciddi bir yatırım gerekiyordu. Şimdi büyümesi için farklı yatırımlara hazırlanıyoruz.
Bundan böyle kurumsal müşterilere hem mobil, hem sabit hizmet vereceğiz” diyor.
“Borusan Telekom-Vodafone bir kazan-kazan evliliği oldu” diye ekliyor.
TÜKETİCİ CEZALANDIRILIYOR
Peki Vodafone için başka evlilikler de söz konusu mu?
“Anlamlı fırsat çıkarsa değerlendirmek gerek” diyor Timuray.
Telekomünikasyon sektöründeki sıkıntıları konuştuk yolculuk boyunca.
Doğrusu sektör de sıkıntılı, ay sonunda faturaları gören tüketici de.
Timuray’a göre, sektörün en büyük sıkıntı fiyatlandırma ve yüksek vergi oranları.
Şebeke içi ile şebeke dışı fiyatlandırma çok farklı olduğu için faturalar kabarıyor.
Diyelim siz X bir operatörün abonesisiniz.
Aynı operatör abonesiyle konuştuğunuzda farklı, başka bir operatör abonesiyle konuştuğunuzda farklı fiyat uygulaması var.
Oysa Timuray’ın dediği gibi dünyadaki uygulama böyle değil.
Neticede bizler tüketiciler cezalandırılıyoruz.
İlkokul öncesi eğitimde daha yolun çok başındayız
ŞİMDİ gelelim Adana yolculuğunun sebebine.
Milli Eğitim Bakanlığı, Vodafone ve AÇEV arasındaki işbirliğiyle hayata geçmiş olan “İlk Adım Programı” kapsamında okul öncesi eğitimin düşük olduğu 18 ilde 180 ilköğretim okulunda ana sınıfı açılmış.
Kamu, özel sektör ve bir STK’nın başarılı bir işbirliğinden söz ediyoruz.
Bu işbirliğinin önüne koyduğu 302 ana sınıf hedefi önemli zira Türkiye’de ilkokul öncesi eğitim henüz yüzde 35’lerde
Avrupa’da ise yüzde 100.
Okul öncesi eğitim imk^anı olmayınca çocukların okula büyük bir dezavantaj ile başladıklarını biliyoruz artık.
Bu programda annelerin ve babaların da eğitilmeleri söz konusu.
Ziyaret ettiğimiz Adana Sarıçam’daki Bilge Kağan İlköğretim Okulu da yukarıda sözünü ettiğim 180 okulun arasında.
Ana sınıfı AÇEV’in uzmanları tarafından, kaliteli malzemelerle donatılmış.
Öğretmenleri de yine AÇEV’in uzmanları tarafından eğitilmiş.
Adana’daki ana okulunun İstanbul’da bir lüks semtteki ana okulundan hiçbir farkı yok.
Ne yazık ki, TOKİ’nin yapmış olduğu Bilge Kağan İlköğretim okulunun kalitesi konusunda aynı şeyi söyleyemeyeceğim.
Oysa bina henüz iki yıllık.
Bunca özveriyle çalışan TOKİ neden müteahhitlerini denetlemiyor?
Kalite herkesin hakkı değil mi?
Çubukçu’ya “babam beni okula göndermiyor” notu
MİLLİ Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ile Adana’da Sarıçam Bilgi Kağan İlköğretim Okulu’nu ziyaret ettikten sonra sohbet ediyoruz.
Çubukçu başına gelen ilginç bir olayı aktarıyor.
Okulun kız öğrencilerinden biri eline bir not vermiş aceleyle.
Notta şunlar yazılı “Babam ilköğretimden sonra beni liseye göndermeyecek. Bana yardım edin”.
Öğrencinin adını not alan Nimet Çubukçu anlatıyor:
“Bu ilk kez başıma gelmiyor. Örneğin Şanlıurfa’da babasının okula göndermediği bir kız çocuğu da aynı şekilde yardım istedi. Babasını ikna ettik ama 6 ay sonra yeniden kızını almış okuldan. Tekrar ikna etmeyi başardık”.
Çubukçu’nun el uzattığı kız öğrencilerin sayısı hayli kabarık.
Sanıyorum bu yüzden Milli Eğitim Bakanı’nın bir kadın olması kızların okula gitmelerini sağlamak açısından önemli.
Düşünün… Adana’daki okulu “Kızlar Haydi Okula” gibi önemli projelere imza atmış olan eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ile birlikte gezmiş olsaydık hangi kız çocuğu eline “babam beni okula göndermiyor” diye bir not tutuşturmaya cesaret edebilirdi?
İletişim teknolojisinin tarıma faydası
SERPİL Timuray ile sohbet Adana dönüş uçağında da devam ediyor.
Vodafone ile Tarım Bakanlığı’nın ortak yürüttüğü“Vodafane Çiftçi Kulübü” projesi Timuray’ın önemsediği başka bir girişim.
“Tarım Türkiye’nin stratejik bir sektörü ve büyüme potansiyeli büyük. İletişim teknolojisini doğru kullanabilirsek 2.8 milyon çiftçinin hayatı değişebilir” diyor.
“Çiftçi Kulübü” ne yenilik getiriyor çiftçiye?
Öncelikle daha ekonomik bir konuşma paketi ve su geçirmez, güneş enerjisiyle çalışabilen cihazlar.
Ancak bundan da önemli olan şu:
Tarım Bakanlığı’nın tarımla ilgili uygulamalarından, bilgilendirmelerinden SMS yoluyla anında haberdar olmak.
Serpil Timuray, Avrupa Birliği’nin 2023 yılına kadar doğru iletişim teknolojileriyle 43 milyar euroluk bir tasarruf hedeflediğine dikkat çekiyor.
Tarım da bu hedefte önemli bir kalem.
Paylaş