GEÇENLERDE PepsiCo Güney Doğu Avrupa Bölgesi Başkanı Ümran Beba ile öğle yemeğinde buluştuk.
Trafik nedeniyle küçük bir gecikmeyle Feriye Lokantası’na vardığımda gözlerime inanamadım.
Ümran Beba masada tam altı kadın yöneticisiyle birlikte oturuyordu.
8 Mart kutlaması filan olduğunu sanmayın.
Şaşırdığımı gören Beba "Böyle bir tablo normal. Zira Türkiye’de PepsiCo ve Pepsi Bottling Group bünyesinde karar mekanizmalarında yer alan üst düzey kadın yönetici oranı yüzde 53" diyor.
Kendimi bir an cennette sandım.
Meclis’teki kadın oranının yüzde 9’dan yüzde 53’e çıktığını düşünün.
Türkiye’nin çehresi nasıl değişirdi.
Ekranlarda görünür görünmez içinizde televizyonu hemen kapatma isteği uyandıran o erkek siyasilerin yerine kadınları koyun.
Memleket nasıl bambaşka olurdu.
Zira Ümran Beba’nın da belirttiği gibi "Kadın ve erkeğin yönetim tarzları farklı. Farklılık doğal olarak şirkete yansıyor. Daha demokratik, daha çok tartışmanın olduğu bir ortam oluyor".
TÜRKİYE ÖRNEK VAKA
Beba "Kadın yönetici sayısının yüzde 50 oranını aşabileceğini ortaya koyduk. Bunu paylaşmak, örnek olmak istiyoruz" diyor.
PepsiCo CEO’su da bir kadın: Hint asıllı İndra Nooyi .
Yoksa şirket "kadın kotası" mı uyguluyor?
Ümran Beba "Kota değil ama odaklanma diyelim" diyor.
"İşe eleman aldığımızda mutlaka kadın adayları da görmek istiyoruz" diye ilave ediyor.
Yüzde 53’lük oran PepsiCo sisteminde yok.
Türkiye gerçekten bir örnek vaka.
Bunda da 15 yıldan beri şirket bünyesinde çalışan Beba’nın payı olduğunda kuşku yok.
ABD’de bu oran yüzde 36.
Avrupa ortalaması ise yüzde 25, ki oranı İngiltere ve Türkiye arttırmış.
Güney Doğu Avrupa’nın oranı yüzde 38.
Bu durumu da iş hayatında erkek-kadın ayrımının olmadığı komünist gelenekten gelen ülkeler açıklıyor.
KADINLARA ESNEK ÇALIŞMA
Ümran Beba, Güney Doğu Avrupa Bölgesi Başkanlığı görevini devralmadan önce sorumluluk alanına giren Ortadoğu ülkelerinde kadın yönetici oranını nasıl arttırdıklarını anlatıyor.
Mısır, Pakistan gibi ülkelerde üst düzey kadın yönetici oranı yüzde 14 düzeyinde iken İstanbul’da bir toplantı yapılıyor.
Kadın yönetici oranının nasıl artırılacağı üzerinde kafa yoruluyor.
Neticede daha esnek çalışma saatleri, telafi izni, evden çalışma gibi çözümlerle bu oran yüzde 20’lere çıkartılıyor.
Yani üzerinde çalışınca karar mekanizmalarında kadın oranını artırmak pekálá mümkün.
Şimdi Türkiye PepsiCo, yüzde 25’lik oranı yukarı çekmesi için Avrupa’ya örnek olacak.
Benim önerim, Ümran Beba’nın iş hayatındaki deneyimlerini kadın siyasetçilerle değil erkek siyasetçilerle de paylaşması.
Kadın istihdamının yüzde 58’i kayıtdışı
2006 yılında kurulmuş olan Türkiye’deKadın Emeği ve İstihdamı Platformu kısa adıyla KEİG "Nisan 2009" Raporunu göndermiş.
Kadın istihdamında yüzde 24’lük bir oranla dünyanın en gerisinde olmamız yetmiyormuş gibi kadınların yüzde 58’si kayıtdışı çalışıyor.
27 STK tarafından hazırlanan raporda kadın istihdamıyla ilgili en çarpıcı bilgiden bir tanesi kayıtdışılık.
Bu oran erkeklerde yüzde 38.
Kayıtdışı çalışma en çok imalat sanayinde ve hizmet sektöründe.
Bunun yanı sıra başka bir sorun "ücret eşitsizliği"nin büyük olması.
Kentlerde kadın ile erkek ücretlerinde yüzde 22’lik bir fark var.
Özel sektörde ise bu fark yüzde 50’ye çıkıyormuş.
Raporun özellikle "kadınların işyerinde yükselme olanaklarının son derece sınırlı" olmasını vurgulaması ise PepsiCo örneğinin ne kadar önemli olduğu da ortaya koyuyor.
Raporu hazırlayan STK’lar arasında KAGİDER’in de olmasına rağmen kadın istihdamı sorununun sadece kadın girişimciliğini destekleyerek çözümlenemez tespiti de çarpıcı.
Hiref Tasarım’ın başarısı
KAGİDER, Garanti Bankası ve Ekonomist Dergisi’nin ortak düzenledikleri "Türkiye’ninKadın Girişimcisi" ödülünün birincisi Hiref Tasarım’dan Ebru Çerezci.
Hiref’ten ilk kez 2003 yılında bu sütunlarda söz etmiştim.
Adını Osmanlı döneminin sanat örgütü "Ehl-i Hiref"ten alan Hiref, Güvenç Kılıç ve kız kardeşi tasarımcı Ebru Çerezci tarafından yeni kurulmuştu.
Tasarımlarını yurtdışına taşımayı hedefleyen Hiref bunun için "Dünya El SanatlarıKonseyi"ne üye olmuştu.
Hiref hedefine doğru adım adım ilerledi.
Ebru Çerezci’nin Anadolu’yu karış karış gezerek zengin kültürümüzden esinlendiği tasarımları bugün yurtdışında.
2009 yılında Körfez ülkelerine dokuz Hiref dükkánı geliyor.