NE Saddam'ın ölü ele geçmiş oğulları, ne Alman demiryollarının özelleştirilmesi planları...
Hiçbir şey Almanları, Kızıl Ordu Faksiyonu yani RAF ile ilgili yapılması tasarlanan sergi kadar allak bullak etmedi.
Almanya ‘‘Terörün sergisi olur muymuş’’ diye ayakta.
Aslında 2004 yılının, kasım ayında Berlin'deki Kunst Werke Galerisi'nde yapılacak serginin hazırlıkları yavaş yavaş ilerliyordu.
1968-1977 yılları arasında Almanya'da ünlü sendikacıları, siyasileri kaçırıp öldüren RAF militanları, Baader-Meinhof çetesi sanat ve kültür yaşamını nasıl etkilemişti?
Serginin konusu işte bu olacaktı.
Ancak Baader-Meinhof çetesinin vaktiyle kaçırıp öldürdükleri Hanns-MartinSchleyer, Detlev Karsten Rohwedder'in aileleri hükümete mektup yazıp, sergiyi yüksek sesle protesto etmeye başlayınca kıyamet kopuyor.
Kurbanların ailelerinin iddiası, serginin Baader-Meinhof çetesinin üyelerini bir anlamda aklayacağı.
Sergiye 100 bin euroluk bir fon ayırmış olan hükümet derhal projeyi gözden geçireceğini ilan ediyor.
Eline büyük bir fırsat geçiren muhalefet ise ‘‘bu bir skandaldır’’ diye tepinmeye başlıyor.
İçişleri Bakanı Otto Schilly 1970'li yıllarda avukatlık yaptığı yıllarda Kızıl Ordu Fraksiyonu'nun bazı üyelerini savunmuş.
Ama şimdi ‘‘Olmaz’’ diyor. ‘‘Bu sergi asla yapılmamalı.’’
Serginin küratörü Beate Barner istediği kadar ‘‘Bu sergi teröristleri aklamayacak. Tam tersine etraflarında oluşan miti yıkacak. RAF militanlarını, Baader-Meinhof çetesini tanımayan bir nesil var. Bu nesli bilinçlendirmeyi amaçlıyoruz’’ desin, dinleyen yok.
En büyük tepki basından.
Sergiye ‘‘terörün sergisi’’ adını takan da Bild Gazetesi.
Esasında, bu tepkinin arkasında başka bir sergi var.
Almanlar, II. Dünya Savaşı'nda Alman Ordusu'nun işlediği cinayetleri konu alan yeni bir serginin şokunu henüz atlatmış değiller.
Yakın geçmişiyle hesaplaşma dönemini bir türlü kapatamayan Almanlara soğuk duş etkisi yapan serginin tartışmaları sona ermeden, tartışmalı bir ikincisi fazla geldi.
Bir de ‘‘Kızıl Ordu Fraksiyonu’’nunvaktiyle Alman toplumunu kutuplaştırmış olması meselesi var.
Zamanında orta yaşlılar, Kızıl Ordu Faksiyonu'nun cinayetlerini dehşetle izlerken, Batı'nın tüketim alışkanlıklarını eleştiren Alman gençleri Andreas Baader ile Ulrike Meinhof'a az sempati beslememişti.
Sergi yapılacak mı, yapılmayacak mı tartışmalarından ise kim kárlı çıktı dersiniz?
Modacılar.
RAF'ın sembollerini bastıkları tişörtler peynir ekmek gibi satılıyor.