Washington-Ankara hattındaki siyasi restleşmenin ve öfkeli sözlerin yerini insanlığın ortak değeri
"dünya kültürel mirasını" korumaya yönelik sözler aldı.
Dünya çapında tarihi mimari eserlerin korunması amacıyla 1965 yılından bu yana faaliyet gösteren, merkezi New York’taki
Dünya Anıtlar Vakfı’nın
2007 Hadrian Ödülü’nün bu yılki sahibi
Koç ailesi.
Törene katılan
Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Büyükelçi
Baki İlkin’in dediği gibi bu yıl ödülün
Koç ailesine verilmesi Türkiye açısından çok anlamlı.
Dünya Anıtlar Vakfı’nın, dünya mirasına sahip çıkan kişi ve kurumlara verdiği
"Hadrian Ödülü"nü daha önce alanlar arasında,
İtalyan Agnelli ailesi, ünlü işadamı
David Rockefeller,
Ağa Han, eski Dünya Bankası Başkanı
James Wolfensohn,
Prens Charles gibi isimler var.
Ödül adını hem Yunan, hem Roma kültür mirasına sahip çıkan ve hem arkasında çok sayıda mimari eser bırakan Roma imparatoru
Hadrian’dan alıyor.
Kültür ve sanatı destekleyen uluslararası iş çevresinde son derece prestijli bir ödül.
Dolayısıyla New York’ta Pierre Oteli’ndeki ödül törenine katılanlar arasında
Rahmi Koç ile yan yana oturan
David Rockefeller,
Guggenheim ailesinin ferdi
Barbara Guggenheim, eski Meksika devlet başkanı
Ernesto Zedillo, kozmetikçi
Lauder, Hennessy ailelerinin fertleri var.
Türkiye için müthiş bir tanıtım.
VEHBİ KOÇ LAYIKTI
The Coca-Cola Company İcra Başkanı
Muhtar Kent,
Ahmet Ertegün’un eşi
Mica Ertegün,
Vehbi Koç Vakfı’nın bu yılki ödülünün sahibi Dr.
Aziz Sancar davetliler arasında.
Peki vakıf
Koç ailesini nasıl seçmiş?
Koç ailesi hemen hemen tam kadro ödül töreninde. Koç Holding Onursal Başkanı
Rahmi Koç, Vehbi Koç Vakfı Başkanı
Semahat Arsel, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı
Mustafa Koç ile eşi
Caroline Koç, Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi
Ömer Koç, Holding Kurumsal İletişim ve Bilgi Grubu Başkanı
Ali Koç burada.
Ödül töreninden kısa bir süre önce
Rahmi Koç, Semahat Arsel ve
Ali Koç ile konuşuyoruz.
Semahat Arsel, "
Ödüle esas vakfımızın kurucusu babam Vehbi Koç layıktı" diyor.
Rahmi Koç, Dünya Anıtlar Vakfı yetkililerinin Türkiye gelip, ailenin kültürel mirasın korunmasıyla ilgili çalışmalarını yerinde gördüğünü,
Rahmi Koç Sanayi Müzesi’ni,
Sadberk Hanım Müzesini gezdiklerini anlatıyor.
"Bize haber vermeden geldiler. Çalışmalarını tamamladılar sonra mektup yazıp düşüncelerini açıkladılar" diyor.
Koç ailesinin ödülü alacağı 14 ay öncesinden belli olmuş.
Prestijli
Hadrian Ödülü, yıllardan beri sanat ve kültüre yatırım yapan
Koç ailesinin bu alandaki faaliyetlerini daha arttırdığı bir döneme rastlıyor.
İstanbul Bienali’nin 10 yıllık sponsorluğunu üstlenmiş olan
Koç ailesi bir yandan da
Sadberk Hanım Müzesi’ne modern bir sanat müzesi ilave etme çalışmaları içerisinde.
Bu nedenle halen Haliç çevresinde yeni bir
Sadberk Hanım Müzesi’ni oluşturacağı mekan arayışında.
Dünya Anıtlar Fonu’nun listesinde Hasankeyf var
DÜNYA Anıtlar Fonu, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan tarihi mimari eserleri yakından izliyor.
Fon, 2008 yılı için tehlikede olan 100 eseri bir kitapçıkta bir araya getirmiş.
Pierre Oteli’ndeki ödül töreninden sonra dağıtılan kitapçığın kapağında, Kapadokya, Göreme’den
Meryem Ana Kilisesi var.
Türkiye’den oluşturulan listeye bu kilisenin haricinde,
İstanbul’un tarihi surları, Ankara’daki 16. yüzyıldan kalma
Çukur Han, Kapadokya Sivrihisar’daki
Kırmızı Kilise ve Ilısu Barajı’nın yapımıyla sulara gömülecek olan
Hasankeyf alınmış.
Kitapcıkta,
Ilısu Barajı’nın yayımını üstlenmiş olan konsorsiyuma bölge için alternatif planlar geliştirilmesi çağrısında bulunuluyor.
Koç: Müzeler özelleştirilsin
RAHMİ Koç ödül töreninde yaptığı konuşmada,
Vehbi Koç Vakfı’nın kültürel mirası korumada herhangi bir dönem gözetmediklerini söylüyor.
Sadberk Hanım Müzesi’nde
Hitit döneminden,
Roma, Yunan, Osmanlı dönemlerinden eserler olduğunu anlatıyor.
Vehbi Koç Vakfı’nın restorasyonunu desteklediği mimari eserler arasında
Demre’deki
Aziz Nikola Kilisesi de var.
Rahmi Koç, 30 yıldan beri restorasyonu bir türlü bitmeyen bu kiliseyi, Kültür ve Turizm Bakanı
Ertuğrul Günay ile görüşmesinde gündeme getirmiş.
AKP Hükümeti’nin seçim öncesi planladığı
"müzelerin özelleştirilmesi"ni hayata geçirdiği takdirde
Aziz Nikola Kilisesi’nin restorasyonunu 2010 yılına kadar tamamlayabileceklerini ve işletebileceklerini
Günay’a iletmiş.
Günay ile görüşmesinden son derece olumlu izlenimlerle ayrıldığını söylüyor.
Rahmi Koç, "Müzeler özelleştirilsin. Ancak bu şekilde modern bir şekilde işletilip, para kazanabilirler" diyor.
Söz müzelerin özelleştirilmesinden açılmışken, Cumhuriyetin 70. yılında açılmış olan
Vehbi Koç Kütüphanesi’ne de değiniyor
Rahmi Koç.
O dönemde 110 milyon liraya mal olan ve İstanbul Belediyesi’ne devredilen kütüphane fon olmadığı gerekçesiyle yıllardır öyle bomboş duruyor.
Koç ailesi kendilerine devredilmesini istemiş ancak malum bürokratik engellerden ötürü bu gerçekleşmemiş.