Dünya afet diyor biz değil: Sıcak hava da soğuk gibi afet sayılsın

İstanbul’da termometreler 38-39 dereceyi gördü ama hissedilen en az 50 derece. Afrika ve Basra Körfezinden gelen sıcak hava dalgası nemle birleşince özellikle ülkenin Batı kesimlerinde neredeyse nefes alınmıyor. Gölgesinde serinleyecek ağacın pek fazla olmadığı, binaların “Çin seddi” gibi denizin önünü kapattığı İstanbul başta birçok büyükşehirde durum aynı: “Kavruluyoruz.” Ve dahası sıcak havanın sadece bedenle değil psikiyatrik duygu durumla da ilişkisi var. Ben değil Prof. Dr. Arif Verimli söylüyor: Bu aralar daha agresif, daha mutsuz, daha telaşlı ve tedirgin iseniz, kalbiniz normal ritminden hızlıysa aman dikkat! Tehlike altındasınız. İklim Bilimci, Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu’nun da yıllardır dillendirdiği ama sesini duyuramadığı bir konunun da altını çiziyor Prof. Dr. Verimli: “Sıcak hava da soğuk hava gibi afet sayılsın.”

Haberin Devamı

AŞIRI SICAK HAVA PSİKİYATRİK ANLAMDA ‘DELİRTEBİLİR!’

Salı günü İstanbul’da yağmur bekleniyor. Bu, elbette güzel haber ama hemen sevinmeyin çünkü nem baki kalacak. Bu da demek oluyor ki hissedilen sıcaklık beklenen büyüklükte düşmeyecek. Dahası var; Ağustos’un da en az Temmuz kadar bunaltıcı geçecek. Şüphesiz bu bunaltıcı havanın fizikken olduğu kadar ruh sağlığına da etkileri büyük. Psikiyatrist, Prof. Dr. Arif Verimli diyor ki: “İnsan vücudunun optimum iç sıcaklığı 36,4 derecedir. Bu, kişiden kişiye değişebilir. Ama vücut sıcaklığının iç organları koruması ve de hücrelerin iyi şekilde işlevlerini yerine getirmesi için 36- 37 derece referanstır. Bundan fazla ısınan vücut tepki veriri. Yüksek ısı, kendini önce halsizlik, baş ağrısı, kramp, uykusuzluk, kusma, baş dönmesi olarak gösterse de daha kapsamlı etkileri var:

Haberin Devamı

Dünya afet diyor biz değil: Sıcak hava da soğuk gibi afet sayılsın
Arif Verimli

1- Kalp, ısıdan korunmak için daha fazla kan pompalar ve atış hızını arttırır. Nabız dakikada 20 fazla atmaya başlar, 50’ise 70’e çıkar.

2- Vücudun oksijen arayışı artarken nefes ağırlaşır. Dakikada 10’dan 15’e çıkabilir, örneğin.

3- Isının azalması için kaslar kendini korumaya alır, vücut hareketleri yavaşlar. Oturduğunuz yerde, 1 saat içinde, en az 500 ml. su kaybedebilirsiniz.

‘Kalp krizi mi geçiriyorum?’ endişesi ile bu belirtilerle hastaneye koşanlar aslında vücut sıcaklığına bağlı, panik atak yaşadıklarını sonradan öğrenirler. Dolayısıyla ‘Adana’da güneşe ateş ettiler’, ‘Balkonda yumurta pişirdiler’, ‘Kamyoneti havuza dönüştürdüler’ gibi durumu sadece ‘eğlence’, laylomlom tarafından görmek büyük hatadır. Sıcak hava da en az soğuk kadar ciddiye alınması gereken bir sağlık sorunu yaratır. Doğal afet kabul edilmelidir.”

Dünya afet diyor biz değil: Sıcak hava da soğuk gibi afet sayılsın

GÜNDE EN AZ 2-3 KEZ DUŞ ALIN

Kimler tehlike altında soruma ise şu yanıtı veriyor Prof. Dr. Verimli: “Hepimiz. Hiçbir rahatsızlığı olmayanlarda bile sıcak hava değişimleri korkunun alevlenmesine ve dahası depresiflik, sıkıntı hali, tedirginlik, huzursuzluk, sabırsızlık ve agresifliğin tetiklenmesine sebep olur. Uykusuzluktan kaynaklı hayata dair isteksizlik, işe gitmemek, bir şeyler üretmek istememe hali... Trafikte ya da aile içinde artan kavgalar... Lütfen sakin kalmaya çalışın. Derin nefes alın. Bol su için. Mümkünse 2-3 kez duş alın ki vücut ısısı normale düşsün. Güneş tepedeyken dışarı çıkmamaya, serin yerlerde kalmaya özen gösterin. Ağır yemeklerden, alkolden uzak durun.”

Haberin Devamı

İLAÇLARINIZI AKSATMAYIN

Demans ve alzaymır hastaları da büyük tehlike altında. Bipoları olanlar da manik atak geçirebilirler. Otizmli çocukların şiddet eğilimi artabilir öte yandan. Panik atak hastaları, takıntısı ve kaygı durum bozukluğu olanlar da ekstra dikkatli olmalı. Bu havada, güneş tepede iken asla dışarı çıkmasınlar. Mümkünse evde klima ya da vantilatör ile oturmalı, günde 2-3 kez duş almalı, bol su içmeli ve ilaçlarını katiyen aksatmalılar. Bir sıkıntı halinde ise doktorlarına danışmadan hareket etmesinler.”

Dünya afet diyor biz değil: Sıcak hava da soğuk gibi afet sayılsın

SICAKLARDAN KORUNMANIN YOLU YEDİĞİMİZ İÇTİĞİMİZDEN GEÇİYOR

Beslenme ve diyet uzmanı Burcu Konar, bu sıcaklarla ruhsal ve bedensel anlamda baş etmenin bir yolunun da beslenmeden geçtiğini söylüyor. Ama dikkat! “Beslenme şekilleri parmak izi gibidir, kişiye özeldir. Size uyan bana, bana uyan bir başkasına uymaz. Hele de psikiyatrik tedavi, kanser tedavisi ya da organ yetmezliğine bağlı çeşitli hastalıklar özelinde ilaç tedavisi alınıyorsa yediğimiz içtiğimize daha da dikkat etmeliyiz, bu koşullarda muhakkak bir diyetisyen yardımı alın” diyor. Herhangi bir rahatsızlığı olmayan ancak serinlemek için şekerli, gazlı içeceklere sarılanlar için daha sağlıklı ve serinletici önerileri ise şöyle:

Haberin Devamı

Dünya afet diyor biz değil: Sıcak hava da soğuk gibi afet sayılsın
Burcu Konar

HEM TOK TUTUYOR HEM SERİNLETİYOR

1 bardak süt

1 tatlı kaşığı kahve

1 yemek kaşığı yulaf ezmesi

1 adet (küçük) muz

1 tatlı kaşığı fıstık ezmesi

Hepsini blenderden geçirin, bir süre buzlukta bekletin. Milkshake kıvamında tüketebilirsiniz. Bu tarif, tatlı isteğinizi de dengeleyecektir.

ÖDEM SAVAR

15 dal maydanoz

5-6 dal dereotu

1 salatalık

1 tam limonun suyu

2 bardak su

Hepsini blenderden geçirip, buzdolabında beklettikten sonra hele de sabah aç karna içerseniz sabah uyandığınızda el ve yüzünüzde oluşan şişlikler ve vücuttaki ödem idrar yolu ile dışarı atılır. Bir uyarı! Emzirenler ve kan sulandırıcı ilaç kullananlar içmemelidir.

Dünya afet diyor biz değil: Sıcak hava da soğuk gibi afet sayılsın

ŞEFTALİLİ SOĞUK ÇAY

Haberin Devamı

2 adet şeftali, kabukları soyulup biraz suda haşlanır,

Ezilip püre haline getirildikten sonra da süzülür,

Buna önceden demlenmiş ve soğutulmaya bırakılmış yeşil çay eklenir,

İçine isteğe göre taze nane yaprağı ve buz ile servis edilir.

Zira sıcak, siyah çay sanılanın aksine harareti almadığı gibi vücuttaki suyu da çeker.

Yazarın Tüm Yazıları