Paylaş
DİPLOMAYA İHTİYAÇ YOK PARASI OLAN OKUL AÇIYOR
ÖZEL Anaokulları Derneği Başkanı Murat Kuş, birçok anaokulu yöneticisi ve sahibinin aldıkları riskin farkında bile olmadığını söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Öğretmenler de farkında değil bu işin ne kadar riskli olduğunun. Çocukların geleceğini, fiziksel ve ruhsal sağlığını etkileyecek bir iş yapıyoruz ancak maalesef hâlâ işinin insan olduğunun farkında olmayanlar var aramızda. Bir anaokulunda birinci öncelik okulun kurucusu-sahibidir. Eğer sahibi/kurucusu ya da yöneticisi okulun başında değilse; ‘Ben görevlendirdim öğretmenleri, onlar zaten çalışıyor’ gibi bir yaklaşım içindeyse ve dahi gerekli denetimleri de yapmıyor ise o kurumda çalışan 1-2 öğretmen ne kadar kaliteli olurlarsa olsun bu kadar işin altından tek başına kalkamaz. O nedenle her zaman şunu söylerim; bir okulu açan-kuran kişinin vasıflarının ne olduğu bilinmeli, ‘Tek işi bu mu?’ bakılmalı ve denetlenmelidir. Bugün, ilkokul bitirmeyene ehliyet dahi verilmezken, biraz parası olan, gidip istediği yerde anaokulu açabiliyor. Hiçbir belgeye, diplomaya ihtiyaç yok. Bu duruma acilen bir kriter getirilmeli.”
DENETİM ŞART
ÖZADER Başkanı Kuş, İzmir Bayraklı’daki anaokulu ile alakalı olay sonrası bir çalışma yaptıklarını, bu anaokulunun 4 katlı bir binanın en alt katında olduğunun ve kapısında güvenlik ya da çocukların oynayabileceği bir parka/alana sahip olmadığının tespit edildiğini belirterek, “Görüşümüze göre bu bina anaokulu vasfı taşımıyor. Zaten çocuklardan biri okulun bulunduğu apartmanda yaşıyor. Öyle ki öğretmen ‘Yukarı, evine mi çıktı acaba?’ dediği an çocukların kaybolduğu anlaşılıyor. Allah göstermesin ama bu çocukların başına her şey gelebilirdi. Tavsiyem, ebeveynlerin çocuklarını verecekleri anaokulunun Milli Eğitim’e mi yoksa Aile Bakanlığı’na mı bağlı olduğundan ziyade ‘Çocukların oyun oynayabileceği dış mekânı var mı? Bir öğretmene kaç çocuk düşüyor? Kalifiye mi? Hangi eğitimleri almış? İç mekân geniş mi? Nasıl eşyalar ile döşenmiş? İç ve dış alanlarda çocukları denetleyen kişiler bulunuyor mu? Olası kazaları önleyecek güvenlik önlemleri alınmış mı?’ gibi sorulara cevaplar bularak okul seçmesi” uyarısında bulunuyor, bakanlıkların da denetimlerini saydığı bu hususlar üzerinden yürütmesi gerektiği hatırlatması yapıyor.
KAÇAK KURUMLAR CAN YAKIYOR
TÜRKİYE’de sorunların önemli bir bölümünün de ‘kaçak’ kurumlardan kaynaklandığını belirten Kuş’a ‘Nedir bu kaçak kurum?’ diye sordum. Şöyle yanıtlıyor: “Pandemide online eğitime geçilmesi ile 780 özel anaokulu kapandı, bin 700’ü devredildi. Şu an ihtiyaç var, okul yok! Dolayısıyla bir apartman altında, koşullar sağlanmadan, mantar gibi türeyen, usulsüz, tabelasız, belgesiz çalışan çok kurum var. İçeride 50 çocuk var, 3 personel var. Ki o personelin de kaydı, sigortası yok. Şikâyet ediyoruz bu kaçak anaokullarını ama bir sonuç elde edemiyoruz, denetimler layıkıyla yapılmıyor. Velilere gelince, bu iş sadece para değil. Belki ‘Çok ucuza bir yer buldum’ diye seviniyorsunuz ama işte o zaman da çocuğunuzu okula 3 kilometre öteden, yarı baygın şekilde toplamanız olası.”
OKULLARIN NİTELİKLERİ DE ÖNEMLİ
GEÇTİĞİMİZ yıl Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bursa, Hatay, İstanbul, Kocaeli ve Konya gibi farklı şehirlerden 11 okul öncesi eğitim kurumu ve derneği bir araya gelerek Tüm Okul Öncesi Eğitim Kurumları ve Çocuk Kulüpleri Dernekleri Federasyonu, TOKEFED’i kurdu. Federasyon Başkanı Nilay Akbaş da İzmir’de yaşanan olayın camialarını derinden üzdüğünü ifade ederken, yaptıkları araştırma sonucu vahim olayın öğretmen ihmalinden kaynaklandığını belirlediklerini söyledi. Akbaş, “Aslında MEB ya da Aile Bakanlığı’na bağlı tüm kurumlar gerek iç gerekse dış güvenlik tedbirleri konusunda kriterlere sahiptir ve dahası kurumlar tarafından da sık sık denetlenmektedirler. Ancak İzmir’deki olayda maalesef bir personel ihmali var. Bu nedenle tüm okul öncesi eğitim kurumlarının personel eğitimine önem vermesi ve güvenlik önlemlerini de denetimlerden bağımsız, artırmaları gerekiyor. Ayrıca camia olarak, en önemli misyonlarımızdan biri de okullaşma sayısının artması kadar nitelik konusunda da üzerimize düşen sorumlulukları almamız gerektiği olmalı” diyor.
Günümüzde sayısı hiç de azımsanmayacak kadar çok ‘merdiven altı’ tabir edilen anaokulunun hizmet verdiğine/açıldığına da dikkat çeken Akbaş, diyor ki: “Bu vesile ile velilerimize buradan yapacağım en önemli uyarı; çocuklarını bir anaokuluna vermeden önce araştırma yapmaları ve bakanlık açılış ruhsatlarını sorgulamalarıdır. Anaokulu görünümlü ama hiçbir vasfı olmayan bu yerlere aman dikkat etsinler!’
Paylaş