Paylaş
MEKÂNA DEĞİL İLİŞKİYE BAK
“Başka evlerde yaşayıp bir evliliği devam ettirmek mümkün mü?” İlişki terapisti ve uzman psikolog Ayşegül Denizci “Elbette mümkün” diyor ve şöyle devam ediyor: “Evlilik dediğiniz durum bir ilişki şeklidir. Bir kadın ile bir erkeğin ya da birbirini seven iki insanın kurdukları, yasa ile de koruma altına alınan bir ilişki evlilik... Kişilerin nerede yaşadıklarından ziyade ilişkilerinin sağlıklı olup olmadığına bakmak gerekir. Ayrı evlerde son derece birbirini yücelten, gelişim sağlayan, güven dolu, tarafların hayatı dolu dolu yaşamalarına izin veren ilişkiler de, aynı evin içerisinde sağlıksız, birbirini çürüten, hasta ve mutsuz eden ilişkiler kadar evliliğe dahildir. Dolayısıyla bir ilişkinin dinamiğini mekâna indirgemek, kalitesini bu noktada aramak anlamsızdır. Bizim interaksiyon dediğimiz şeydir ilişki. Yani iki insanın birbirlerinin ruh halleri ile buluşması, dansıdır ve nerede, nasıl yaşandığından çok iki insanın birbirlerinden ne alıp verdiğine, gelişim ve mutluluklarına odaklanılması gerekir.”
KİŞİSEL ALANA SAYGI
“100 yıl bir insan ile aynı yerde yaşarsın fakat eşin kişisel alanlarına öyle bir saygı duyuyordur ki, böylesi uzun bir birlikteliğe rağmen kendin kalmayı başarabilmiş, hayat ile ilişkine devam edebilmiş ve bu nedenle de evlilik süresince hiçbir ‘sıkışma’ hissetmemiş olabilirsin. Ancak, evleneli sadece 1-2 yıl olmasına rağmen ‘Yoruldum, bıktım!’ denilen ilişkiler de mevcuttur. Terapilerimde uzak şehirlerden bile birbirini yıpratan ilişkiler görmekteyim; ‘Bugün ne giydin? Dışarı çıktın mı? Ne yedin?’ gibi sorularla kişinin bireyselleşmesine izin vermeyen ilişkiler ruh sağlığı bakımından hastalıklı ilişkilerdir.”
ÖNCE BİREY OLUN
“Birey olmadan, partnerinizin bireysel alanlarına saygı duymadan sağlıklı bir ilişki yürütülemez. Şöyle bir bakın ilişkinize! İç sıkıntınızı gidermenin yolunu bambaşka platformlarda aramanıza sebep olan ne? İlişkiniz neden kötü gidiyor? Gerçekten bakarsanız altında yatan sebebin kendinizi gerçekleştirememek, size özel bir alan bırakılmaması olduğunu göreceksiniz. O nedenle bireysellik ilişkiyi de besleyen bir durumdur.”
EVLİLİK KADİM BİR GELENEKTİR AYNI EVDE YAŞAMAK GEREKİR
Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı, evlilik ve çift terapisti Cem Keçe, Fazıl Say ve Ece Dağıstan’ın yaşam şeklinin onlara özel olduğunu ve saygı duymak gerektiğini belirterek, “Ama” diyor ve şöyle devam ediyor: “Say çiftinin birbirlerine bakışı ve tercihleri özgür bireyler olarak saygıyı hak eder. Fakat evlilik bir kurumdur. Bir sistemdir. Kadim bir gelenektir. Aynı evi paylaşmak, aynı yastığa baş koymak, birlikte bir hayatı paylaşmak, bu hayatın yüklerini birlikte taşımak evliliğin olmazsa olmazıdır. Sadece bir örneğe bakarak evlilik kurumunun kaidelerini tartışmayı doğru bulmuyorum.”
KONTRAT YAPALIM DİYEN VAR
“Geçtiğimiz aylarda Cinsel Sağlık Enstitüsü olarak 20 evli ama sorunlu çiftle bir çalışma yürüttük. Son yıllarda evlilikte artan mutsuzlukların sebebini ve çeşitli arayışları gözlemledik. Bu 20 çift günün sonunda bize ‘Mesela evlilik bir kontrata bağlı olsa... 5 yıl evli kalsak. 5 yıl sonunda anlaşamazsak ayrılsak, anlaşırsak devam etsek’ gibi benim de şaşırıp kaldığım bir öneri getirdi. Biz uzmanlar olarak bunun üzerinde çok düşünüp, tartıştık. 5 yıl sonra bitebileceği ihtimali ile evli kalma meselesi bana garip gelse de bunun yaşadıkları mutsuzluğu gidermek adına bir çözüm yolu, arayış olduğunun da farkındaydık. Fazıl Say ve eşi Ece Dağıstan’ın da yaşadıkları bu arayışın bir ürünü. Çevrelerinde gördükleri, kendi yaşam deneyimleri bazılarını korkutur, aynısını yaşamamak adına daha başından önlem almak isterler. Türkiye’de genellikle evlenmeye destek, boşanmaya köstek var. Bunu yaşamak istemeyenlerin kendilerini sıkışmış hissetmesi olası. Say çifti de anladığım kadarıyla bu korkuyu, çekinceyi kendilerine göre modifiye etmiş.”
TEK ÖRNEK GENELLENEMEZ
“Bu duruma saygı duymakla beraber başta da dediğim gibi; evlilik kadim bir gelenektir. Ayrı evlerde yaşama durumunu doğru bulmam. Herkesin formülü farklı olabilir tabii ama evliliğin açılımında bu yoktur! Evlilik, ben ile, beni koruyarak, bana saygı duyarak biz olma sanatıdır. Bu sanat beraber uyumayı, aynı evde yaşamayı, düzenli cinsel yaşamı, hayatın yükümlülüklerini beraber taşımayı, zorluklar karşısında birbirinden güç almayı gerektirir. Bu sanatta ayrı evlerde yaşamak yoktur.”
HOLLYWOOD STİLİ
Bir yastıkta kocamak yerine, ayrı evlerde flört eder gibi yaşayarak hayatlarını sürdürmeyi tercih eden Hollywood ünlüleri de yok değil!
1) JulIa Roberts - Danny Moder: 2002 yılında evlenen, 3 çocuklu çift bir adada ayrı evlerde yaşıyor. Roberts eşini sıkça ziyaret etse de zaman zaman kendi malikânesinde de uzun süre kalıyormuş.
2) Sarah JessIca Parker - Matthew BroderIck: Her ikisi de oyuncu olan çift, 1997 yılından beri evli. 3 çocukları var ve yıllardır karşılıklı konumlanan evlerinde, kendi alanlarında yaşamaktan memnunlar.
3) Helena Bonham Carter - TIm Burton: Çift 13 yıllık birlikteliklerinde, özgürlüklerinin kısıtlanacağını düşündükleri için birbirine bağlı ama ayrı evlerde yaşadılar.
Paylaş