Onlar da Uludağ’dan ellerini çekiyorlar!

Ama gerçekten çok geç kaldılar...
‘Doğa harikası’ diyorsunuz...
‘Beyaz cennet”e benzetiyorsunuz...
Buraların gelişmesi için hiçbir şey yapmazken doğaya zarar veriyorsunuz...
Sadece konuşup, kaçak güreşiyorsunuz.
Üstelik...
Hala kendinizi tek sanıyorsunuz...
Duyarsızlığınız ile Palandöken ve Erciyes gibi rakipler yarattınız, bunun farkında bile değilsiniz.
Kısacası...
Uludağ’a yazık ettiniz.
Türkiye’nin ilk kayak merkezi olan Uludağ’da iki sorun var...
Bunlardan biri, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasındaki yetki kargaşası...
Bu sorun, yarım asırdır aşılamadı...
Hala, Uludağ’ın bağlı olduğu bakanlık belli değil.
Diğeri ise buradaki otel işletmecilerinin ilgisizliği.
Kış sezonunda kayak merkezi, yazın dağ turizmi merkezi olarak kullanılması gereken tesisler, kışın sadece üç ay kadar kullanılıyor....
Aralık ayında ilk kar yağınca tesislerini açıyorlar...
Mart ayında sezon bitince kapatıp gidiyorlar.
Zirveye, ‘sezonluk’ gözüyle bakıyorlar...
Çöpleri kapıya, kanalizasyonu ise doğaya bırakıyorlar...
Bursa ısınma ve enerji ihtiyacını doğalgaz ile karşılarken, onlar hala kömür ve mazot yakarak eşsiz ve benzersiz birçok endemik canlının yok olmasına yol açıyorlar.
Büyükşehir Belediyesi bu sorunu fark edip Uludağ’a çeki düzen vermeye başladı...
Yaptığı ve yapacağı otopark ve bazı tesisler ile başarılı da oldu.
Valilik ise otel işletmecileri ve bakanların katıldığı çalıştay düzenledi.
Alınacak önlemleri, yapılması gerekenleri belirledi.
Bunları da, Büyükşehir Belediyesi gibi yaşama geçirmeye başladı...
Fakat otel işletmecilerinden bekledikleri desteği bir türlü göremeyince gerçeği anladılar...

ONLAR DA ÇEKİLİYOR

Geçenlerde Uludağ’ı çok iyi bilen üst düzey bir yöneticiyle sohbet ettim.
Çok ilginç açıklamalarda bulundu.
Büyükşehir Belediyesi Uludağ’dan vazgeçmiş.
“Bu nasıl anlayış” diyerek kenara çekilmiş...
Dahası, kendisine tahsis edilen yerleri iade etmeye başlamış.
Çok katlı otoparkı yapmayacağını bildirmiş.
Söz verdiği bir çok tesisin inşaatını da yapmayacak...
Haksız da değil...
Borç batağında çırpınan bir Büyükşehir Belediyesi, sadece yılın iki ayında açık kalacak olan kayak merkezine o kadar harcamayı neden yapsın ki...
Adama, “Sen önce şehir içersindeki trafiğini çözümle, sonra Uludağ’a bakarsın. Bırakın da oradaki işleri buradan para kazananlar yapsın” demezler mi?
Yanıtı olmayan bir soru bu...
Valilik de, yaşanan bu vurdum duymazlıktan rahatsız...
Sözü verilen üç pisti hizmete sokacaklar, ancak...
Alınacağı söylenen suni kar püskürtme makinesinden ise vaz geçilebilir...
Özellikle asayiş konusundaki rutin hizmetlerin ve yollara çeki düzen vermenin dışında onlar da yoklar.
Bence doğru bir karar aldılar.

YİNE, UMURSAMAYACAKLAR!

Göreceksiniz otel işletmecileri, mesaj niteliği taşıyan bu karardan da rahatsız olmayacak..
Kendilerine çeki düzen vermeyecekler.
Taşın altına ellerini yine koymayacaklar...
Yine bildiklerini yapacaklar...
Önünüzdeki yıl Uludağ, yine kuru kalabalık ve rastgele park edilen otomobiller ile dolacak...
Pistlerde fotoğraflar çekilecek, mangallarda kömür dumanı tütecek...
İnsanlar tuvalet ihtiyaçlarını ağaçların altında giderecek...
Kim bilir, belki pazar yeri de kurulacak...
Olacağına bakın...
‘Beyaz Cennet’ Uludağ’da son manzara böyle.
Kışın yaşanacak görüntüleri düşünemiyorum...