Paylaş
Çünkü eski sistemde (parlamenter sistem) milletvekilleri adeta iş takipçisi olarak görülüyordu. Birisinin bir yakını mı atanacaktı, yahut bir yerden başka bir yere atama mı gerekliydi, laf dinlemeyen(!) bir bürokrat görev yerinden alınıp başka bir yere mi sürülecekti, daha da önemlisi, şu bakanlıktaki ihale filan yandaş müteahhide mi verilecekti...
Tüm bunlar ve daha niceleri milletvekillerinin uğraş alanlarına giriyordu. Daha açık ifadesiyle, milletvekilleri torpil aracı olarak görülüp kullanılıyordu.
Bu durum milletvekillerinin de işine geliyordu. Zira böylece hem itibarları artıyor, hem de köşeyi dönüyorlardı!
Yeni sistemde, dışarıdan atanan bakanların oy kaygısı, bir daha seçilebilir miyim diye bir endişeleri yok. Dolayısıyla daha rahat bir şekilde işlerine yoğunlaşıyorlar ve ülke sorunlarının giderilmesi için ne gerekiyorsa onu yapıyorlar.
Ülkemiz kırk yıla yakın bir süreden beri terörle mücadele ediyor. Kısmi başarıların yanında, çoğu kez dağlar ve taşlar bombalanarak sözde bir terörle mücadele görüntüsüne şahit olduk.
Süleyman Soylu dönemindeki başarılara daha önce şahit olmadık, olamadık.
Önceleri de deprem oluyordu ve ülke olarak çoğu kez depremin altında kalıyorduk.
Ama bu kez (yeni depremlerde) adeta tarih yazdık. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum bakanlıklarının üst düzey bürokratlarıyla birlikte süratle deprem mahallerine intikal ettiler ve günlerce orada kalıp depremzede vatandaşlara yardımcı oldular.
Halk sahipsiz kalmadığı gibi, devletinin varlığıyla övündü.
Çevre Bakanı Murat Kurum’un “Altı ay sonra depremzedelere konutları teslim edilecek” sözü her şey anlatıyor. Malum, eskiden vatandaş değil altı ayda ev sahibi olmak, o sürede emekli maaşını bağlatamazdı.
Dünya ülkeleri koronavirüsle çalkalanıyor. Tedbir almada geç kalan ABD, nihayet ‘acil durum’ ilan etti. İtalya ve İspanya ülke genelinde karantinadalar. Yine vaktinde önlem almayan komşumuz İran’da ölüm kol geziyor. Ülkeler sınırlarını kapatıyor.
Koronavirüs geometrik bir artışla yayılıyor, özellikle 65 yaş üstündekiler risk altında.
Tüm ülkeler diken üstünde.
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın tam zamanında müdahalesi ve gerekli önlemleri almasıyla, süreç aklıselimle ve sükûnetle yürütülüyor.
Üstelik iç ve dış mihrakların onca karalamalarına ve yanlış algılamalara sebep olacak tutum ve davranışlarına rağmen, şom ağızların bekledikleri panik havası oluşmadı.
Herkes işine gücüne baktı ve bakmaya devam ediyor.
Muhalefet olarak, yanlış ve eksik gördüğümüz şeyleri elbette eleştireceğiz ve hatta yerden yere vuracağız.
Ama doğru ve iyi yapının da hakkını teslim edelim.
Zira marifet iltifata tabidir.
Takdir ve taltif edelim ki, başarı da katlanarak devam etsin.
Paylaş