Paylaş
Hem toprağında gözümüz yok diyoruz ve hem de Suriye’de harekât üzerine harekât düzenliyoruz. Bu nasıl oluyor?
Bunu söylemekten dilimize tüy bitti ama hâlâ anlamamakta ısrar edenler var ve bunlar “Türkiye’nin Suriye bataklığında ne işi var?” diyerek sureta haktan gözüküyorlar.
İşin tuhafı bu kişiler, “ABD’nin, Rusya’nın, İran’ın Suriye’de ne işleri var?” diye sormuyorlar. Üstelik bu ülkeler, emperyal emeller için oradalar. Bunlardan her biri, ya terör örgütlerinin arkasında ya da kendi halkına katliam uygulayan terör devleti hüviyetindeki rejimin arkasındadır.
Kısaca, bu devletlerin her biri zulme bizzat ortak, sözde ses çıkarmadan izlemekle yetinen devletler de zulme rıza gösterdikleri için suçludurlar.
Türkiye’nin Suriye ile 910 kilometrelik sınırı var ve bu sınırın hemen ötesinde militan sayıları yüz binleri bulan terör örgütleri cirit atıyor. Bunların başında DAEŞ geliyordu ve Türkiye’nin başına musallat edilmişti.
Bu ve diğer terör örgütleri, sınır illerimizde olduğu gibi, İstanbul ve Ankara’da da eylem düzenleyerek onlarca masum vatandaşımızın ölmesine sebep oluyorlardı. DAEŞ yalnızca bizim değil, başta İslam âlemi olmak üzere tüm dünyanın başına bela idi.
Türkiye girdi ve 3 bin 500 DAEŞ’li teröristi etkisiz hale getirdi. Teröristlerin işgal ettiği toprakları tekrar Suriye halkına kazandırdı.
Türkiye kendi sınır güvenliğini emniyete alabilmek için ABD ve Rusya ile anlaşmalar imzaladı. Bunların destekledikleri terör örgütleri bizim sınırımızın 30 kilometre güneyine çekilecekti. Buna ne ABD, ne de Rusya uydu.
Türkiye de kendi göbeğini kesti, kesmek zorunda kaldı. Gözlem noktaları oluşturup tahkim etti.
Rejim daha önce başka merkezlerde olduğu gibi, bu kez de İdlib’de sivil halkı bombalayarak yüz binlerce insanı göçe zorladı. Şu anda Cilvegözü kapısının hemen ardında bir milyon sekiz yüz bin göçmen, gayr-i insanî şartlarda hayata tutunmaya çalışıyor.
Rejim bombalamaya devam ederse, üç milyon insan daha Türkiye’ye doğru yollara düşecek.
Türkiye kendi içindeki üç milyon yedi yüz bin mülteci ile baş edemiyor. En az o kadar daha mülteci (Bunun içinde envaiçeşit gruplardan teröristler olabilir) kapıya dayanırsa Türkiye ne yapar?
Affedersiniz ama burada bir şey sorabilir miyim? Türkiye, güvenliğine musallat olan terör örgütlerini inlerinde vurma ve etkisiz hale getirme kararı aldı. Bu inler, dünyanın neresinde olurlarsa olsun Türkiye için hedeftir.
Zira Türkiye onların hedefindedir. Artık savunma yok, en iyi savunma taarruzdur.
Birileri (üstelik içimizdeki) bu durumdan neden gocunuyor ki?
Siz biliyor musunuz ki, Türkiye’nin sınır güvenliği İdlib’den başlıyor. Şayet Suriye içindeki köşe başları tutulmasaydı, Türkiye şu andaki mevcut sınırlarını koruyamazdı.
Türkiye, kendisine oynanmak istenen oyunu bozdu. Bu oyunu oynayanlar çılgına döndü.
İçimizdeki aymazlara ne oluyor?
Biz Suriye’ye girmeseydik, Suriye tüm melanetiyle bizim içimizdeydi.
Neden anlamıyorsunuz?
Paylaş