Paylaş
Yani, kendine güzelce bak ki alemin özü sensin. Sen varlıkların gözbebeği olan insansın.
Bir diğer deyişle insan evrenin özeti, hülasasıdır. Bundan dolayıdır ki insana ‘küçük evren-kâinat’ demişler.
İnsanoğlu, gördükleri ve görmedikleri tüm evreni tanımaya ve çözmeye memur. Kendi dışındaki evreni çözmekte pek mahir olan insanoğlu kendini anlamada, gerçeğini görmede ve çözmede çok gerilerde kalmıştır.
İnsan, hâlâ insanoğlu için meçhuldür, muammadır.
Bunun da sebebi çok açıktır; evrenin ve kendinin bir yüzünü (maddesini) biraz olsun anlayabilen insanoğlu, manasına (ruhuna, gönlüne, kalbine) bir türlü nüfuz edemedi.
İnsanoğlu daha (maddi) hakikatini çözemedi. Modern çağın biliminsanları bile gözün nasıl gördüğünü düşündükçe tepelerinin atacak gibi olduğunu haykırmışlardır.
Bunun yanında, hakkında kendisine pek az bilgi verilen ruha nasıl nüfuz etsin ve onun hakikatini anlayamadan ona nasıl neşter vurabilsin?
Maddesiyle ve manasıyla tüm eşya ve hadiselerin yansımalarının odak noktası olan ve her an halden hale giren kalbini (gönül), nefsin zararından kurtarıp nasıl sükunete kavuştursun ve dosdoğru yol üzerinde bulundursun?
Yalnızca bedene dokunmakla yapılabilen eğitim ve terbiye şekli ancak hayvanlarda olabilir.
Şu halde; insanın eğitimi söz konusu olduğunda, onu, maddesinin yanında ruhuyla, kalbiyle (gönül) birlikte ele almak zorundayız.
Eğitimin gayesi, bireyleri ve toplumları doğru bilgiye ve erdemli yaşayışa ulaştırmaktır.
Tüm sıkıntıların ve şikâyetlerin kaynağı, nefisleri azdırmak (nefis doymaz ve hep kötülük ister) ve ruhları, kalpleri (gönül) aç bırakmaktır.
Eğitim gönüllere dokunmaktır. Huzura (itminan) kavuşan kalp mutlu olabilir ve mutluluk aşılayabilir.
Özellikle yetiştirilecek öğretmenlerin kalplerine dokunulmalı ve o gönüller sevgi ile bezenmelidir. Dersini, mesleğini, öğrencisini sevmeyen öğretmende hayır yoktur.
Tüm gönüllere de ancak sevgi ile dokunulabilir.
Öğrenci ne kadar zeki olursa olsun, öğretmeni ona dersini ve kendisini sevdirememişse başarısızlık kaçınılmazdır. Bunun da müsebbibi öğrencisinin gönlüne dokunamayan öğretmendir.
Zira her kalbe giden yol vardır ve öğretmen o yolu bulan ve onu adeta bir dantel gibi işleyendir.
Paylaş