Paylaş
En ileri teknolojilere sahip Avrupa kıtası ülkeleri, bu kışı nasıl geçireceklerini kara kara düşünüyorlar. Refaha alışmış halkların birdenbire bu denli irtifa kaybedeceklerini kimse düşünememişti.
Rusya doğalgaz vanalarını kısınca, dünyanın en gelişmiş ve sözde en medeni ülke halkları, sudan çıkmış balığa döndü.
Ne yapacaklarını şaşırdılar. Daha dün seçilmiş yöneticiler, tüm itibarlarını kaybetmiş durumdalar.
Düşünebiliyor musunuz; sanayi devi Almanya’nın geceleri sokakları kapkaranlık.
Avrupalı, bahçesini sulayamıyor, arabasını yıkayamıyor ve hatta kendileri bile doğru dürüst yıkanamıyorlar. Yöneticileri, kendilerine yıkanmak yerine nemli bir bezle silinmelerini veya buzla vücutlarını ovmalarını salık veriyor.
Doğalgazla kombilerini çalıştıramayacak Avrupa halkları, kömürlü sobaya dönmenin yoğun gayreti içindeler. Attan inip eşeğe binmek belli ki kendilerine çok zor gelecek.
Daha durun bakalım, bunlar daha iyi günleri; asıl kara günleri karda kışta olacak. Pandemide birbirlerinin maskelerini çalıyorlardı; kendileri üçüncü-dördüncü aşıyı olurken bir kere bile aşı olamamış ülke halklarını akıllarına bile getirmiyorlardı.
Yüzyıllar boyu sömürdükleri ülke halklarına reva gördükleri hayat tarzını, bir nebze olsun, kendileri tatsınlar bakalım. Böylece bakarsınız ayakları yere basar da biraz olsun insafa gelirler.
Avrupa gaz bulamazken, Türkiye’miz kendi doğalgazını halkına sunmanın onurunu yaşıyor.
Emperyalist ülkeler, başka ülkeleri bir krizden diğerine sürükledi. İnsanlara yaşattıkları krizlerden nemalanarak, günlerini gün ettiler.
Türkiye’miz gibi krize alışık ülkeler, krizlerle mücadele etmesini ve onların üstesinden gelmesini biliyor.
Sayın Erdoğan, 2008’deki küresel krizin ülkemizi teğet geçeceğini söylediği zaman, kerametleri kendilerinden menkul ekonomistler bıyık altından gülmüşlerdi.
Hükümetin yerinde ve zamanında aldığı tedbirler sayesinde kriz, gerçekten teğet geçince de kaçacak delik aradılar.
Bu süreçte, Türkiye’mizde de çok sıkıntı var; bunların içeriden kaynaklananı var, dışarıdan kaynaklananı var. Hatta ve hatta dışarıdan, Türkiye ekonomisi batsın ve borç dilenmek için IMF’nin kapısına gelsin diye baskı uygulayanlar olduğu gibi, içeriden de halkın perişanlığı görüp zil takıp oynayacaklar var.
Kriz yönetimlerinde ustalaşan Sayın Erdoğan, dışarıdakilere de, onların avaneleri olan içeridekilere de pabuç bırakmadı, bundan böyle de bırakmaz.
Göreceksiniz; bu krizden de en önce Türkiye çıkacak ve gıdasızların yardımına koştuğu gibi, soğuktan donmakta olanların da yardımına koşacaktır.
Avrupa’ya bakıp ibret almalıyız ve halimize şükretmeliyiz.
Zira onlar, kara günlere, karakışa ve umutsuzluğa; bizler ise, ak günlere ve umuda koşuyoruz.
Paylaş