Askerler “Barışta ve savaşta, karada, denizde ve havada her zaman ve her yerde milletime ve cumhuriyetime...” Doktorlar “Hayatımı, sanatımı tertemiz bir şekilde kullanacağım, reçetelerin örneklerini, ağızdan bilgileri şifahi malumatı ve başka dersleri...” Avukatlar “Hukuka, ahlaka, mesleğin onuruna ve kurallarına uygun davranacağ...” Öğretmenler “ millî, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyip koruyup bunları geliştirmek için çalışa...” Mühendisler “Yurduma ve insanlığa yararlı olmaya...” Müteahhitler “ Depremle ilgili yönetmeliklere uyacağıma, iş ve meslek ahlakına uyg...” Milletvekilleri “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma...” “Yüce Türk Milleti önünde namus ve şerefleri üzerine and içerler ” Hayatın her yerinde var yeminler... Maçtan önce galibiyet yemini, intikam yemini, bir daha sevmeyeceğim yemini, sadakat yemini, usul hukukunda delile tam ulaşılamadığında kestirme yoldan gidilen, kabul edilemediğinde mahkum ettirebilen ve adaletsizliğe götürebilen yemin, “yemin ederim bakmadım ona” yemini, bir yemin edip de dönemeyen yemini de vardır. Ama konumuz bu yeminler değildir. Konumuz “Yüce Türk Milleti ÖNÜNDE yemin ederim “ yeminleridir. Yüce Türk Milleti önünde yemin etmek değildir mesele. Mesele, Türk milletinin arkasında tutmaktır o yemini. Tutulmadığında da cezai değil vicdani müeyyidesi olan yemin. Yemin edenin vicdanı varsa tabii. Peru’da geçen aylarda göreve seçilen belediye başkanı vaatlerini unutmamak için kendini kırbaçlatmıştı “Çok sevdiğim ve kalbimde taşıdığım Chilca bölgesi ve bana güvenen bu halk için çalışacağıma yemin ederim” diyerek. Yeminini unutmamak için kırbacını yanında taşıyan bu belediye başkanı gibi tuhaf bir yola başvurmasını istemeyiz yemin edenlerimizin. Ama inandırıcılığı için, edilen o yeminlerin tam tersini görmemek bile yeterlidir arkamızda. Düşünmez kalabalık yemin edildiğinde, büyülenmiş gibi kalakalır belki... Ama siz de bilirsiniz ki zordur yemin tutmak. Doğru söz yemin istemez ama vallahi de zor, billahi de zor. Yüce Türk milleti önünde yemin ederim ki, iki gözüm önüme a... Neyse.. Zor...