Kira için çalışmaktan yorulan bir vatandaş olarak kendi evime taşınmaya karar verdim.
Ama, vurdu mu öldüren biri olarak birkaç tane almanın daha iyi olduğunu düşündüm. Birinde oturacağım, diğerlerinden de kira geliri. Nasıl fikir? İyi değil mi? Para mı? Sorun değil, elbette. Bu iş için paraya gerek yok. 30 yıl kesintisiz çalışan bir öğretmen, insan gibi yaşayacağı bir evin bir odasını alabilmiş midir ülkemizde ? Ya da vergilerini düzenli olarak ödeyen bir vatandaşın bir arsa ya da evle ödüllendirildiğine tanık oldunuz mu? Haklısınız akıl dışı. E parası olmayan biri olarak ev sahibi olmam mümkün mü? Dünyanın, ah affedersiniz Türkiye’nin en acaip gerçeklerinden biri, hukuksuzluğun; yapana yol, su, elektrik ve ev olarak dönmesi. Yeter ki içime sindirebileyim yaptığım şeyi. Zor olan şey nerede oturacağım. Ankara’nın içinde olmalı bir kere ya da tüm şehre hakim bir tepe. Elbette yeşillikler içinde. En kısa zamanda ‘rezidans’ yapmaya uygun. Yoksulların yaşadığı bir bölge olacak söylememe gerek mi var? Tam da seçimler yaklaşırken daha iyi bir yatırım düşünemiyorum kendi adıma. Ama akıllılık edip apartman dikerek başlamayayım dikkat çekebilir, devamında temel atmakla başlayıp çitle çevireyim etrafını. Yıkıcaz diyen olursa “Yıkma polis, yıkma gecekondumu, nerde uyur çocuklarım gece oldu mu?” Bu konuda ısrarımsı bir ifade fark edersem “Çıkarım çatıya keserim çocuğumu” diyeceğim Çocuğum mu? Çaktırmayın, yok... Ama bu tehditle inanın ev sahibi olamasa da bir arsa, o da olmasa koç sahibi olacağını düşünenler var haklı olarak. Evet şimdi gidip bir yere konuyorum 5 sene sonra trilyoner oluyorum Biri omuz verir elbet, “Yürü arkandayız” der. Demez mi, hadi canım iddiaya bile girerim. Yoksa bu gidişle tüm dürüst vatandaşlar gibi cezalandırılmaya devam edeceğim ya da enayi yerine konulmaya...