Paylaş
- Yok öyle değil. Çok ağır oldu bu söylediğin, samimiyetsiz. Benim kastettiğim caz da dinlerim, namaz da kılarım, elime pankart alıp hakkımı da haykırırım.
O kadar çılgınsın yani? İyi de her ikisi de bir arada olabilir, bunun neresi çılgınlık anlamadım?
- İkisini aynı bünyede taşımak aykırı olmak için yeterli bu ülkede. Hepsinin bende toplandığını düşün bir de...
* * *
Kırk yıl düşünsem böyle bir mesleği olduğu aklıma gelmez. Babası vefat eden bir arkadaşımın evinde tanıştım onunla. Başörtüsündeki canlı pembe renk, o uzun kızıl saçlarını ve dua okuyan yanık, içli, ergen oğlan sesini zaptetmeye yetmemişti ki işi gücü bırakıp onu izledim uzun süre.
- Allah allah. Ne var bunda bu kadar şaşıracak? Mantıklı insan kendindeki malzemeden ne yemek çıkacağını az çok bilir, bir seçim yapar. Benimki de bu işte. Benzerim transseksüellerden ayrılıyorum bir kere. Çoğu gibi seks işçiliği yapmak yerine, inancımla, emeğimle, tertemiz bir yolla geçimimi kazanıyorum. İçim rahat, akşam pazen pijamamı giyip, dizilerimi seyrediyorum.
Özel bir durumun olduğunu görüp tepki verenler olmuyor mu?
- Dua, bana öfkelerinin sesini bastırıyor ya da yok ediyor.
* * *
Mezarlıklarda ve taziye evlerinde dua okuyan bir transseksüel Gonca K. Sanki suçluymuş ve ben O’nun günahlarını yaptığı bu işle affetmeli ya da O’nu yüceltmeliymişim gibi sürekli onay bekliyor benden...
- Hiç isyan etmedim, neden beni böyle yarattı demedim ama akıl verdiyse, memnun olmadığım şeyi de değiştirebileyim diye vermiştir dedim, değiştirdim. Bak yatağımın başucunda Fatiha okuyan bebeğim bile var. Mezarlıklara giderim, evlere, kim ne verirse işte. Eskiden gidemezdim ama, hele ilk gittiğim evde öyle korkuyordum ki farkedecekler, tepki verecekler diye, evin hanımına heyecandan “Başınız sağolsun” diyeceğime “Darısı başınıza” demişim.
Yetiyor mu kazandığın para?
- Bir lokma bir hırka, benim felsefem bu. Ama istesem bu ülkede çok ünlü olurdum söyleyeyim. Beynini kuşa taksan uçmaz bazı adamlar, sanattan, siyasetten, ahlaktan, erdemden, hak hukuktan bahsederek yalanlarla para kazanıyorlar. Ama benim vicdanım onu kaldırmaz.
Hayatında özel biri var mı?
Yok maalesef. Her erkek taşıyamıyor bu durumu. Kendine güvenince, eyvallahın olmayınca, arkasından ağlayıp sızlamayınca korkuyorlar zaten, terkedilecekler diye.
Bu işi yapmasaydın?
- Kadın ve Aileden Sorumlu Bakan olmayı isterdim. Kadına yapılan haksızlıkları daha iyi görüyorum ben. Bir kızı evime almıştım acıyıp. Tecavüz etmiş nişanlısı. Kasabada bunu duyan bir sürü adam ardından. Bakire değil diye... Yani düşünebiliyor musun, bir ormanda bakire değil diye bir tavşana diğer hayvanların tecavüz ettiğini duydun mu sen?
Ne bekliyorsun, hayattan ve insanlardan ?
- Sadece saygı... İnsanın kadını erkeği yok mert ve namert olanı var çünkü...
Gözlerime bakıyor. “Kaydetme artık, bak ben sana asıl ne anlatacağım” diyor, stop tuşuna basıyorum, anlatmaya başlıyor “çılgın” mümin...
Başka bir güne, belki...
SAKINCALI PARAGRAF
Ankara’nın karanlık sokakları ile ilgili acaba ne zaman adım atılacak ?
Vahşi batıda karanlık bir kasaba gibi.
Başkente hiç yakışmıyor.
Paylaş