1990-2001. On yıl içinde yaşanan savaşlara dönüp baktığımızda, anılarımızın albümünde ilk sırayı kadın resimleri alıyor.
Keskin nişancıların hedefinde, güzel yüzlerinden rujlarını eksik etmeyen Bosnalı kadınlar. Saraybosnalı bir kadın, bu süsün nedenini şu sözlerle açıklamıştı: ‘‘Yabancı basın burada. Resimlerimizi çekiyorlar. Dünya bizi bakımsız görmesin. Teslim olduğumuzu sanmasınlar.’’
Savaşa direnişin sembolüydü makyajları.
Fotoğrafları dünya basının baş köşelerinden inmedi uzun süre.
Kosovalı kadının, çocuklarıyla yollara dökülüşünün resimleri de Miloşeviç'in baskı politikalarının sembolü haline gelmişti.
Bağdatlı kadının, açlıktan ölen çocuklarının baş ucundaki çaresizliğini yansıtan fotoğrafları etkileyici görüntülerdi.
Resimlerde kaldılar.
Şimdi sıra Afgan kadınlarında.
En güzel gözlüleri, en güzel gülüşlüleri askeri harekatın başarı sembolü olarak Afganistan haberlerinin vaz geçilmez kenar süsleri. Onlar da mı resimlerde kalacak?
* * *
AFGAN kadını, Taliban yönetimi altında kadınlık tarihinin en büyük haksızlıklarından birine uğradı. Cinsiyet ayrımcılığının, kadınları hayatın dışına itiverecek boyutlara ulaşabileceğini gösterdi insanlığa.
Bu deneyimin mesajını alan kadınlar, Afganistan için kolları sıvadılar.
Geçen hafta, Amerikan Kongre ve Senatosu üyesi bir grup kadın, feminist örgütlerle birlikte, Afganistan'ın yeni yönetiminde kadınlara da yer verilmesi için harekete geçtiler.
Bu kadınlar, Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ile görüşüp Afgan kadınlarının ülkenin yeniden inşaasında mutlaka yer almaları için baskı yapıyorlar.
Dışişleri Bakanı Colin Powell, 20 Kasım günü Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında, ‘‘Afgan kadınları yönetimde mutlaka yer alacaklar. Bunun pazarlığı yapılamaz’’ derken, salonun bir köşesinde feministler ve kadın politikacılar onu dikkatle izliyorlardı.
Böyle bir kadın baskısı var şimdi Amerikan yönetimi üzerinde.
İtalyan Radikal Parti Başkanı Emma Bonino, daha savaşın ilk gününden beri, Afganistan'ın yeniden yapılandırılmasında kadınların her platformda temsil edilmeleri için kampanya açtı. Dünyayı ayağa kaldırıyor. İtalyan gazeteleri Bonino'nun kampanyasına destek veriyor.
Bu mücadelede Türkiye sessiz mi kalacak?
* * *
PARLAMENTODA tık yok. Yeni medeni yasayı halka anlatmak için kadınlardan oluşan bir parlamento heyetini halkın arasına salamayan bir siyasi hareketsizlik atmosferinde, Afgan kadınının ülkesinin geleceğinde rol oynaması için duyarlılık beklemek saflık, biliyorum.
Ama Afgan kadının hakları için uluslararası mücadele platformlarında yer almanın, Afganistan'a asker göndermekten daha önemli olduğunu düşünüyorum.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki kadınların, kadın örgütlerinin harekete geçmelerini istiyorum. Seslerini yükseltmelerini bekliyorum.
Kadınların, fotoğraflarıyla birlikte arşivlere kalkmamaları için.