Paylaş
“Kartlı sayacımız arızalanınca Başkentgaz müşteri hizmetlerine gittik. Görevliler, kartlı sayaç sisteminden faturalı sayaç sistemine geçildiğini ve güvence parası olarak 400 lira ödememiz gerektiğini söyledi. Bundan yaklaşık 5 yıl önce de Büyükşehir Belediyesi’ne ‘güvence bedeli’ diyerek, 300 dolar ödemiştik. Şimdiye kadar ikametimizde herhangi bir değişiklik olmadı. Aynı evden iki kez güvence parası almak hangi hizmete uyuyor? Ankara’da oturan binlerce vatandaş aynı konudan muzdarip. Bu mağduriyetin sorumlusu kim, Büyükşehir mi yoksa Başkentgaz mı?”
YAŞAMKENT'TE ÖLÜMCÜL İHLAL
Ankara’da, her gün binlerce araç, Eskişehir Yolu’ndan Yaşamkent istikametine seyrediyor. Yaşamkent Kavşağı’ndaki lambalarda, ‘kırmızı ışık ihlali’ nedeniyle ölümlü ve yaralanmalı kazalar yaşanıyor. Acilen bir planlama yapılarak, kavşağa köprü geçişi sağlanmalı.
Mehmet GÜRER
TAPUDA NELER OLUYOR
Ankaralılar geçen ay, kentteki 1 milyon 568 bin kişinin ‘tapu bilgilerinin çalındığının’ ortaya çıkmasıyla büyük bir şok yaşadı. Polis ekipleri, konuyla ilgili kentteki tapu dairelerini mercek altına alırken, okurlardan da zaman zaman tapu müdürlükleriyle ilgili farklı şikayetler geliyor. Çankaya Tapu Müdürlüğü’ne yolunun düştüğünü aktaran okur Ahmet Şanlı, iletisinde şunları kaydetmiş:
* Müdürlükte, 1. kattaki (Akit Masası) tapu işlemlerine bakan memurlar bağırıp, çağırıp insanları ufacık bir yerde balık istifi gibi topluyorlar. Hiçbir düzen yok.
* Çoğu insan tapu kayıtlarında yapılan yanlışlardan veryansın ediyor.
* Art niyetle yanlış hazırlanan evraklar okutulmadan, hatta hakaret edilerek, zorla tapu maliklerine imzalatılmaya çalışılıyor.
* Kendi yaptıkları yanlışları düzeltmek istemiyorlar, sizi suçlu çıkarmaya çalışıyorlar. Biz devlet dairesine güvenemezsek kime güveneceğiz?
* 1.5 milyon tapu kaydının satıldığından bahseden haberleri okuyunca da insanın tüyleri diken diken oluyor.
* Yapılan işlemlerin acil olarak bir müfettiş tarafından denetlenmesi ve her şeyin sıkıya alınması gerekiyor.
ÖNERİM VAR
HER BELEDİYE SOKAK HAYVANLARI İÇİN BESLEME NOKTASI KURSUN
Kentin öncelikli sorunlarından biri olan sokaklardaki başıboş köpekler konusunda okur Neslihan Altun’dan gelen ileti şöyle:
“Başıboş sokak köpeklerine ülkemizde genellikle uygulanan çözüm yöntemi, ‘onları zehirleyerek kurtulmak’ oluyor. Yani en ucuz ve kolay kurtulma sanatı...
Diğer bir seçenek de acil toplatma ve barınaklara tıkma. Barınaklar, hayvanseverlerin lügatında ‘ölümevi’ demektir. Eğer belediyeler, bunca zaman kendilerine düşen görevi -kedi ve köpeklerin cinsiyet ayrımı yapılmadan kısırlaştırılması- hakkıyla yapabilselerdi, sokaklar hayvanlar için can pazarına dönüşmezdi. İnsanlar için de tehlike oluşturmazdı.
Bu ülkede, insanların nasıl sokaklarda özgürce ve güven içinde dolaşma hakları varsa, sokak hayvanlarının da yaşam hakkı var. Her belediyenin kendi bölgesinde, sokak hayvanları için besleme noktası olsa, ilçedeki lokanta ve restoranlarda kalan yemek artıkları o noktada birleştirilse, hayvanlar da aç kalmasa. Çok mu zor?
KISA... KISA...
HER YAĞMUR SONRASI ÇAMUR
Kırıkkale Üniversitesi’nde öğrenciyim. Yahşihan ilçesinin Yenişehir bölgesindeki karakolun yakınında yaşıyorum. Burası bir üniversite kenti olmasına rağmen yaşadığım bölgenin yolu, her yağmurda çamur oluyor. Bu konuyu dile getirirseniz sevinirim.
Stj. Dr. Emre GÜNDOĞAN
İSTASYON’UN ALT YAPISI BERBAT
Etimesgut İstasyon Caddesi’nin alt yapısı berbat. Her sağanak sonrası yollar su ve çamur içinde kalıyor. Koca yolda orta refüj ve aydınlatma direkleri yok.
Ferhat KAYA
Paylaş