Paylaş
Bu “medikal enflasyon” lafına takıldım...
Sonra biraz araştırdım...
Baktım ki, durum gerçekten kötü. Özellikle 60 yaş üstü özel sağlık sigortası olanlar resmen sıkışmış durumda.
Gelen yüzde 50 zamlara karşı ne yapacaklarını şaşırmışlar.
Bir de örtülü tehdit var:
- Eğer zammı beğenmeyip sigortadan çıkarsan bir daha giremiyorsun. Başka bir sigorta şirketine de geçemiyorsun. Tekel var yani. Birinden çıkarsan diğerleri kapalı. Çünkü 60 yaş üstü için rekabet yok...
Peki ne oluyor?
Yıllarca ödediğin primler boşa gidiyor.
Evet arkadaşlar...
Binlerce kişi böyle, sağlığı ile ödediği primler arasına sıkışmış durumda.
KELEPÇE SİSTEMİ
Bir avukat bu olayı şöyle özetledi:
“Bunun adı kelepçe sistemidir. Çıkarsan giremezsin. Yıllarca ödediğin paralar da boşa gider...”
TAM İHTİYACI OLDUĞU ZAMAN
Olayın bir de sosyal boyutu var...
Düşünün ki:
30’lu yaşlarda özel sağlık sigortasına girdiniz. Tabii o yaşlarda gençlik var. Allah’tan bir şey gelmedikçe, zorlu bir hastalığa yakalanmıyorsunuz. Neredeyse hiç hastalanmıyorsunuz. Ama tabii bu arada her yıl primlerinizi ödüyorsunuz. Ve 25-30 yıl prim ödedikten sonra 60 yaş üstüne geliyorsunuz. Doğal olarak vücut da sinyaller vermeye başlıyor. Hastalıklar geliyor.
İşte bu noktada böyle fahiş zamlar insanı vuruyor. Hele bir de emekli olduysanız... Ayakta şöyle, yatarak böyle!
Kimle konuşsam dövizdeki artışı fırsat bilen özel sağlık sigortalarının yüzde 50 zam yapmaya başladığını söylüyor.
Peki amaç ne?
Bunu da şöyle özetliyor:
“Amaç, bunaltıp sizi sigortadan çıkartmak. İşte şu an ben ve eşim bu durumdayız. Eşimin zaten ciddi kalp rahatsızlığı var. Her hastaneye gidemiyoruz. Doktorları belli. Geçenlerde bir özel hastaneye gittik. Özel sağlık sigortamız da SGK karşılamadı. Yani şimdi kara kara düşünüyoruz. Resmen kelepçelendik. Çıksak bir daha giremeyeceğiz. Ödeyeceğimiz prim yüzde 50 zamlandı.”
Oysa...
Sigortanın amacı nedir?
Asıl, yaşlılığında yanında olmasıdır...
Güvence budur...
Yoksa bunaltıcı zamlarla yıllarca prim ödeyen insanları çıkmaya zorlamak değil...
DEVLETE ÇAĞRI
Dövizdeki artışı vurguna çevirmek isteyenlerle mücadele eden devlete çağrımdır...
Sayın Sağlık Bakanı Fahrettin Koca...
Sayın Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati...
Lütfen bu zam furyasına da el atın...
HAYVAN SAĞLIĞINDA DA VURGUN
Yalnız insan sağlığında değil, hayvan sağlığı için de ciddi bir vurgun var...
İşte bir örnek...
Kedi kumu (markasını vermiyorum... Ama elimde...) 20 Aralık öncesi 40 TL idi...
20 Aralık sonrası kur 18.5 oldu.
Kedi kumunun fiyatını kur farkı diye 65 liraya çıkarttılar...
Kur 13.5 liraya düştü...
Önceki gün aynı kedi kumunun fiyatı 115 lira oldu...
Bu nasıl bir utanmazlık, arlanmazlıktır.
Mama fiyatları yine öyle. KDV de indirilmediği için birçok hayvansever zor durumda...
Lütfen... Lütfen... Lütfen...
BİR DE GÜZEL HABER BEYKOZ BELEDİYESİ’NDEN
Bütün bu yazdıklarımın ötesinde, bir de güzel haber vereyim.
Bir hayvansever, kar kış kıyamet arasında Beykoz Belediyesi’ni arıyor:
“Dışarıda kediler var. İçeri de alamıyoruz. Donmak üzereler...”
Yarım saat sonra Beykoz Belediyesi’nden bir “hayvan ambulansı” geliyor...
Kedileri alıyorlar.
Şimdi sıcak yuvalarında bakımları yapılıyor...
Bütün hayvanseverler adına...
Teşekkürler Beykoz Belediyesi...
Paylaş