Paylaş
Karar no: Kontr.Bşk- 2021/117
Altında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yıkımı yapmayan belediye başkanları için verdiği soruşturma izni.
Bu karar, umarım Akdeniz ve Ege’nin en güzel koylarını işgal eden kaçak yapıların yıkımı için bir emsal olur.
Dahası bu ahlaksız işgalci zihniyeti biraz olsun önler... Çevrecilere moral olur.
Şimdi hikâyeyi anlatabilirim...
Adam Hisarönü Körfezi’nin en güzel koyuna kaçak binayı yapıyordu.
Sonra diğerleri başladı...
Denize sıfır. Bir de iskele...
Gören şaşırıyordu. Onlarca şikâyet geliyordu...
Defalarca yazılar yazmıştım:
“Yahu yasak kardeşim. Sit alanı. Koruma bölgesi. Kıyı kanunu... Yapma.”
Çevreciler ayaklandı.
Ama nafile. Aylar geçiyor, inşaat sürüyordu. Onu görenler baktı bir şey olmuyor, onlar da yapmaya başladı. Sonra diğerleri...
Ve aradan 3 yıl geçti...
ÇEVRECİ AVUKAT
O kıyıları seven, çevreci ve idealist bir avukat öylesine bir mücadele başlattı ki...
Avukat Mehmet Dedeoğlu. Yılmadı, her davayı takip etti.
Yüzlerce yazışmadan, mahkemeden, rapordan sonra davayı açan avukata geçen hafta karakoldan bir tebligat geldi...
İzmir’deki İdare Mahkemesi avukatı haklı bulmuş ve kesin yıkım kararını almıştı.
Kararı okuyunca:
“İşte adalet” dedim...
“3 yıl geçti ama nihayet adalet yerini buldu...”
Ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu mahkeme kararına rağmen ruhsatsız yapıyı yıkmayan eski Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar ve şimdiki Belediye Başkanı Mehmet Oktay’la ilgili soruşturma izni verdi...
Soruşturma şu an hangi aşamada bilemiyorum.
Keşke başkanlar bu kaçak yapıları yıksalardı da bu soruşturma açılmasaydı... Ama olmadı. Arkadaşlar;
Sözünü ettiğim Kocabahçe Koyu Marmaris’in ve Hisarönü Körfezi’nin en güzel koylarından biridir...
1’inci derece sit alanı ve koruma bölgesindedir...
Yani yapılaşma kesinlikle yasaktır... Kaçak yapı deyince de öyle küçük bir şey zannetmeyin. O cennette paha biçilmez bir yerdir...
İşte bu durdurulamayan inşaatı görünce: Çevreciler, denizciler “Yapanın yanına kalıyor. Kim kolluyor bunları?” diye sormaya başlamıştı...
Tabii bunun bir de hikâyesi var...
ÜÇ YASAĞI DA DELMİŞLER
Bu kaçak yapıları yapanlar üç yasağı birden delmişlerdi:
1) Birinci derece sit alanı. 2) Doğal çevre koruma alanı.
3) Kıyıdan 100 metre mesafe içinde. Yani denize sıfır.
Şimdi gelelim asıl soruya:
“Bunca yasağa rağmen bu kaçak yapı nasıl bitirildi? Hatta kaçağı yapan kişiler nasıl içinde oturmaya başladı?”
İMAR AFFI OYUNU: 2018 yılında Bodrum’dan Kaş’a kadar kıyılarda bir hareket başlamıştı... Çimentolar, demirler, temeller atıldı. Amaç 31/12/2017’den önce binanın yapıldığını göstermek. Çünkü o tarihten sonraki yapılara imar affı gelmişti. Zaten hikâye de burada başlıyor.
İşte İller İdaresi Genel Müdürlüğü’nün son kararı... Sırasıyla ve başlıklar halinde özetliyorum:
UYDU TESPİTİ: İmar affı oyununa girenlerin unuttukları bir şey vardı. O da uydu fotoğraflarıydı: Kararda şöyle denildi: “21/09/2018 tarihinde yapılan uydu görüntüsü tespitinde ruhsatsız yapının bu tarihten sonra inşa edilmeye başlandığı belirlenmiştir. İmar affı söz konusu değildir.”
ESKİ BAŞKAN ALİ ACAR HAKKINDA: 11.03.2019 tarihli CİMER başvurusu üzerine Muğla Büyükşehir Belediyesi Marmaris Belediyesi’ne bir yazı gönderiyor: “Kaçak yapıyla ilgili yasal işlem yapın...” Kararın sonraki bölümü şöyle: “Marmaris İlçesi Bozburun mevkii (Kocabahçe) 366 Ada’daki kaçak yapıyla ilgili yasal işlem yapılmadığı anlaşıldığından, eski Marmaris Belediye başkanı Muhammet Ali Acar hakkında soruşturma izini verilmesine...”
KAÇAK YAPI SAHİBİ DİRENİYOR: Yıkım kararı geldikçe, kaçak yapının sahibi idare mahkemesine gidiyor. İdare mahkemesi önce yıkımı durduruyor. Ama itiraz üzerine tekrar yıkım kararı alıyor...
(Mahkeme aynı kaçak yer için 1 ay arayla, nasıl iki farklı karar alıyor? Bunu da ayrıca sormak gerekiyor...)
YARGIYI KULLANAN İNŞAATA DEVAM EDİYOR: İdare mahkemelerinde iptal ve itiraz davaları sürerken aylar geçiyor, kaçak yapı sahibi inşaata devam ediyor. Neredeyse bina bitiyor. Dünyanın en güzel koylarından birinde, yasaları delerek denize sıfır bir ev sahibi olarak oturmaya başlıyor. Yetmiyor bir de denize iskele çıkıyor. Sonra etrafını çeviriyor...
İZMİR’DEN KESİN KARAR: Son sözü 3 yıl sonra İzmir’deki İdare Mahkemesi 4’üncü Dava Dairesi söylüyor. Ve yıkım kararını onaylayacak kararı alıyor. Üstelik kaçak yapı sahibi Danıştay’a ya da istinaf mahkemelerine gidemesin diye de bu yolları kapatıyor...
VE BAŞKAN OKTAY’A SORUŞTURMA: İzmir’deki mahkemenin kesin kararı üzerine 2019 tarihinde alınan yıkım kararı kesinleşiyor. Kesinleşen karar 17/03/2021 tarihinde Marmaris Belediyesi’ne tebliğ ediliyor. Belediye Başkanlığı da 20/04/2021 tarihinde yıkım işleminin uygulanmadığı cevabını veriyor. İşte bu cevap üzerine Eski Başkan Acar’a olduğu gibi şimdiki Başkan Oktay için de soruşturma izni veriliyor.
NEDEN YIKMADILAR: Peki bunca yazışmaya, yasağa ve mahkeme kararına rağmen belediye başkanları bu kaçak yapıyı neden yıkmadılar? Neden bu işgale direnmediler? Kamuoyunu harekete geçirmediler?
Geçen defa sorduğumda bu şekilde 3 bine yakın dava dosyası olduğunu söylemişlerdi. Yani bu durumdan şunu mu anlayacağız:
“Siz kaçak binayı yapın, belediye mühürlesin. Davayı açın, devam edin. Çünkü belediye dosya çok diye peşini bırakıyor.”
Bu bir çaresizlik midir? Böyle olunca birileri beğendiği yere evi yapıp mahkemeye gidince adalet çaresiz mi kalacak?
BELEDİYE AVUKATLARI NEREDE?
İşte bir avukat tek başına takip etti ve yıkım kararını çıkarttı. Belediyenin bunca avukatı bunu neden yapamadı?
Bölge idare mahkemelerindeki bu 3 bin dosya da bana göre incelemeye alınmalı...
Devlet, kabaran dosya sayısı nedeniyle çaresiz kalmamalı.
Bunca mahkemeye, bunca yazışmaya, bunca soruşturmaya ne gerek var...
Her durumda yasak bir yapı.
Biliyor musunuz arkadaşlar...
Bütün kıyılarda aynı hikâye...
Önüne gelen sevdiği kıyıya bir ev yaparsa ne olur?
Ama neyse ki bu defa:
“Nihayet adalet” diyebildik.
Buradan bu soruşturma iznini vererek kıyılardaki yağmaya karşı tam bir emsal oluşturan İçişleri Bakanı Soylu’ya teşekkür ederim...
Aynı şekilde olayın peşini bırakmayan çevreci ve idealist avukatla İzmir’deki İdare Mahkemesi 4’üncü Dava Dairesi hâkimlerine de teşekkür ederim...
Şu an artık olay yargıda.
Merakla bu soruşturmanın sonucunu bekliyoruz.
Umarım, artık o kaçak yapılar yıkılır ve emsal olur...
Paylaş