İki günde üç gemiye 55 milyon lira ceza

GÖKYÜZÜNDEKİ “çevre nöbetçimiz” son 2 günde İzmit Körfezi’ni kirleten 3 gemiye 55 milyon lira ceza kesti... Peki ya sonra...

Duruyor mu bu utanmazlar? Hayır...

O denizleri, yunusları, lopaları, ahtapotları, lüferleri zehirleyecek o mazotları, yağ atıklarını denize bırakmaya devam ediyorlar. O zehirler yayılıp çöküyor.

Deniz çayırları çöle dönüyor.

Yüzlerce yıl temizlenmeyecek o zehir.

Ama o geminin kaptanı cezayı ödeyip gidiyor. Acısı, zararı, zehri yüzlerce yıl bu nesillere kalıyor.

Bizim “Gökyüzündeki çevre nöbetçimiz” Hakan Osanmaz’ın bu çabasını her defasında yazıyorum,

Osanmaz’ı deniz uçağıyla Körfez üzerinde denetim için görevlendiren Kocaeli Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ı alkışlıyorum...

Ama ne yazık ki... Deniz uçağının menzili çok fazla olmasına rağmen İzmit Körfezi dışına çıkamıyor.

Oysa Kocaeli Belediyesi’ne fırsat tanınsa, bütün Marmara’yı kontrol etseler...

Yalnızca İzmit Körfezi gibi dar bir alanda, iki günde üç gemi yakalanıyor.

55 milyon lira ceza kesiliyor.

Peki ya diğer denizler...

Küçücük İzmit Körfezi’nde bu denli kirlenme oluyorsa, Marmara’da durum nedir acaba?

İstanbul’dan Mersin’e kadar olan binlerce millik denizlerimizde nasıl bir denetim var?

KAPTANIN UMURUNDA DEĞİL

Üç gün önce AMO ve ATACAMA gemileri sintinelerini öylece boşalttılar.

Neyse ki deniz uçağı görevdeydi ve yakaladı.

Önceki gün bu defa Lodestar isimli kuru yük gemisi denize sintine basınca yakalandı...

Yakalandılar da ne mi oldu?

Parayı verip gidiyorlar...

Çünkü o ölçüde gemi ve şirketler için ödedikleri para hafif kalıyor.

O yüzden de umurlarında olmuyor.

GİRİŞLERİ YASAKLANSIN

Arkadaşlar bu tür kirlenmeler karadan zor görülür. Ama gökyüzünden çok net görülür ve yakalanır. Deniz uçağının önemi de işte buradadır...

Cezayı umursamadıklarına göre...

Keşke bu kirlenmeyi ikinci kez yaptığı tespit edilen bu gemilerin Türkiye sularına girişleri yasaklanabilse...

AÇIKTAN ÇAĞRI

İşte buradan defalarca yaptığım çağrıyı yineliyorum.

1- Kocaeli Belediyesi’ndeki “deniz uçağı” uygulamasının denetim alanı Marmara Denizi olarak genişletilemez mi?

2- İzmir ve Antalya gibi büyük şehirler denizlerini korumak amacıyla benzeri bir modeli uygulayamazlar mı?

3- Çevre Bakanlığı gökyüzünden denetim için bir çalışma yapamaz mı?

Ben yazmaya devam edeceğim.

Gökyüzündeki “çevre nöbetçimiz” pilot Hakan Osanmaz uyarmaya ve yakalamaya devam edecek.

Hep birlikte bu cennet vatandaki denizlerimizi, balıklarımızı, kuşlarımızı, ağaçlarımızı korumaya devam edeceğiz...

Varsa gördüğünüz kirlenmeler, lütfen siz de katılın bu “doğa savaşı”na...

İyi haftalar...