Gönlümdeki manşet
ALTI kıtadan, 97 ülkeden 3 binin üzerinde sporcu geldi.
5 binin üzerinde insan şehre yerleşti.
Milyonlarca dolar harcasanız böyle bir tanıtım yapamazsınız.
İşitme engellilerin en büyük iletişimidir bu.
Samsun’da yapılan İşitme Engellileri Olimpiyatları...
Muazzam bir organizasyondu.
Tek bir eksiklik, tek bir olumsuz şey yaşanmadı.
Terörün kol gezdiği dünyada, Samsun’da çıt çıkmadı.
Çıt çıksaydı eğer...
Dünya medyasının manşetlerindeydi. Televizyonlara birinci haber olurdu.
İşitme Engellileri Olimpiyatı büyük bir başarıyla sonuçlandı.
Ama kimse duymadı.
Gazetecilik hep olumsuz haberin, kanlı görüntünün manşetinden ibaret değildir ki.
Skandal yok. Terör bombası yok. Soyunma odası dedikodusu hiç yok.
O yüzden benim gönlümdeki manşet.
Samsun’da gerçekleşen bu dünya çapındaki başarıdır.
Organizasyonu yapan herkesi kutluyorum.
Vali Şahin’i... Başkan Yılmaz’ı... Emniyet’i...
Ve en başta, en küçük ayrıntısına kadar bu organizasyona gönül veren...
Gece-gündüz çalışan...
Tek tek gelecek sporcuların kalacağı yere kadar ilgilenen...
Eski Spor Bakanı Çağatay Kılıç’ı ve teşkilatını kutluyorum.
Yeni Bakan Osman Aşkın Bak’ın da kapanış gecesi Kılıç’a hakkını teslim eden o üslubu, siyasetteki nöbet değişiminin saygın bir örneği oldu.
EĞİLDİKÇE YÜKSELMEK
BAŞKAN Oh Seoggyo, Kore’den geldi. Kore gazisi Yaşar Erkanlı ve Ahmet Özkan’ı evinde ziyaret etti. Ve Kore heyeti gazilerin önünde şükranla yere kapandı.
Bu nasıl bir saygıdır.
Bu nasıl bir vefadır.
Bu nasıl bir inceliktir.
Ben Doğu geleneğindeki bu saygı ifadesine...
Yani dev gibi bir yürekle eğilmeye bayılıyorum.
Çünkü saygıyla eğildikçe yükseliyorlar.
İSTANBUL İÇİN FELAKET TELLALLIĞI YAPANLARA
SICAKLAR geliyor. Aman kaçın. Deprem olacak. Terk edin.
Tufan kapıda. Uzaklaşın.
Sel baskınları olacak. Nuh’un gemisini bulun.
Yahu nereye gitsin bunca insan?
En güzel cevabı Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu verdi:
“Felaket tellallığına gerek yok. Doğru olan önlem almaktır.”
