Deniz kızları adına bir kadın başkandan mesaj var

Bir belediye başkanı değil.

Herhangi bir devlet dairesinin başkanı...

Ya da bir holdingin yönetim kurulu başkanı hiç değil...

Denizlerimizden, rüzgârlarımızdan, kıyılarımızdan gelen bir kadın başkanın mesajıdır bu.

Şöyle başlıyor:

“Sevgili Fatih merhaba...

Geçtiğimiz hafta yelken sınıfında 2020 Tokyo Olimpiyatları için ilk kota niteliğinde olan ve Danimarka’nın Aarhus kentinde düzenlenen Dünya Şampiyonası’na katıldık. 

90 ülkeden 1500 sporcunun katıldığı en önemli organizasyonda Finn sınıfında Alican Kaynar ve Laser Radial Kadın sınıfında Nazlı Çağla Dönertaş çok zorlu mücadelelerden sonra ülkemizin ilk olimpiyat kotalarını aldılar.”

Nasıl güzel bir söz:

“Finn sınıfında ülkemizin ilk olimpiyat kotalarını aldılar...”

Bunca savaşın, saldırının, ekonomik taarruzun, paniğin, korkunun arasında...

Denizlerden gelip içimi ferahlatan bir haber bu.

Bu mesajı, hayatını kıyılara, denizlere, rüzgâra ve yelkene adayan Yelken Federasyonu Başkanı Özlem Akdurak gönderiyor... (Sevgili Rebi’nin onun eşi olarak arkasında nasıl durduğunu da çok iyi biliyorum...)

Kadının siyasetteki yeri, iş dünyasındaki yeri diye konuşuyoruz ya...

Özlem’in yelken dünyası için neler yaptığı da bir büyük hikâyedir...

Hatta, kıyı kanununda amatör kulüplere devletin kestiği faturalar (ecrimisil) için inanılmaz bir mücadele vermişti. Düşünün ki kıyıda iskelesi olan lüks bir otel de, amatör yelken kulübü de aynı parayı ödüyordu.

Gelelim konumuza...

Önce o çocuklar...

Laser Radial sınıfı Nazlı Çağla Dönertaş... Ve Alican Kaynar... Olimpiyat yolcuları...

Peki acaba Alican ve Nazlı bu olimpik başarı için ne hissetmişti?

Merak ettim. Sordum...

Nazlıcan’ın yazdıklarından 6 kelime seçtim:

“Aile... Fenerbahçe kulübü... Sponsorlarım... Sıkıntılarım... Hırslarım... Ve ben...”

Alican, dünya sıralamasında ilk 5’te.

Onun yazdıklarından çıkardığım 6 kelimelik özet ise şu:

“Aile (yani babam)... Ben... Hırs... Sponsorlar... Fenerbahçe... Ve federasyon...”

Sanıyorum her başarı için anahtar kelimeler...

DENİZLER VE KADIN

Haftanın manşeti olarak gördüğüm bu başarı hikâyeleri, başka bir konuyu açtı...

Sporda kadın yönetimi... Ve yelkende kadın. 

Federasyon Başkanı Özlem Akdurak’a sordum:

- Neden sporda daha çok kadın federasyon başkanı olmaz?

Cevap:

“Spor camiasında 64 spor federasyonun sadece 3 tanesinde kadın başkan var: Satranç (Gülkız Tülay), Oryantiring (Hacer Akyüz) ve yelkende ben.”

- Peki yelken sporunda kadının ağırlığı?

- İnan ki en sevindiğim olaylardan birisi şudur. Kars-Ardahan arasında Çıldır Gölü’nde bu yaz başlayan yelken faaliyetlerinde kız çocuklarımızı yelken sporcusu konumuna getirdik, 2019 sezonunda yarışmalara girebilecek seviyeye ulaştılar. 

Evet bu haftanın manşetini, denizlerden gelen bir başarıya ayırdım.

Nazlı ve Alican.

İster misiniz, Çıldır’dan da bir dünya şampiyonu çıksın...

İlkokuldan beri öğreniyoruz ya...

“Üç tarafımız da denizlerle çevrili...”

Peki ne yapıyoruz o denizlerde?

.........................................................

Not: Dünkü yazımda yıllardır büyük bir özenle izlediğim Göbeklitepe kazısının yerini dalgınlıkla Şanlıurfa yerine Mardin yazmışım. Duyarlı okurlarıma uyardıkları için teşekkür ediyorum.