Dedeağaç’tan Samos’a o silahların sırrı

Ege’deki ABD silahlarının sırrı daha kolay aydınlanıyor...

Dahası, bir büyük kuşku gün yüzüne çıkıyor.

- ABD’nin Lozan’ı bilmemesi mümkün mü? Değil elbette...

Silahları Ege adalarına Rusya’ya karşı getirdiğini düşünürsek...

- O zaman iki alternatif kalıyor:

1- Ya NATO içinde Türkiye konusunda şüpheler var...

2- Ya da ABD’den Türkiye’ye doğru bir güvensizlik yükselişi var.

İkisi bile mümkündür.

Dedeağaç’tan Midilli ve Samos’a kadar olan adaların Amerikan silahlarıyla donatılmasına, Güney Kıbrıs’a olan silah ambargosunun kaldırılmasını ekleyin...

Ve böylece haritayı inceleyin...

HARİTAYA BAKALIM

Dikkat ederseniz Dedeağaç Limanı Çanakkale’nin Ege’ye açıldığı suları tutuyor. Çok büyük bir liman...

Aşağı doğru inerseniz Gökçeada’nın hemen altında Moudros Adası var.

Orası da silahlandırılıyor.

Ve hemen altında Midilli. Jetler, füzeler geliyor.

Eğriboz ve Girit’ten sonra Yunanistan’ın en büyük adası.

Güney Kıbrıs ve Girit’teki askeri üssü düşünürsek eğer...

Midilli Rusya’ya karşı olan çok büyük bir ABD senaryosunun kuzeydeki önemli bir parçasıdır.

Daha aşağıda Samos var.

Özetle Türkiye’ye 3-5 mil mesafedeki bu adalar Lozan’a rağmen silahlandırılıyor.

Yani ABD, göstere göstere Ege’ye yerleşiyor.

RUSYA’YA KARŞI EGE’YE ZİNCİR

Peki gerekçesi ne?

ABD, Rusya’nın boğazlardan geçip Akdeniz’e inişini engellemek için...

Dedeağaç’tan Samos’a ve oradan Girit’e kadar kurduğu üslerle...

Deyim yerindeyse Ege’den Akdeniz’e doğru bir zincir çekiyor.

PUTİN’İN İŞTAHI

Belli ki dünya sessiz kaldıkça Putin’in iştahı kesilmeyecek.

Kırım’ı ilhak etti.

Bütün dünya Putin’i kınadı. O yoluna devam etti.

Suriye’de fırsatı yakaladı. Esad’ı iktidarda tutma sözü vererek Doğu Akdeniz’in en değerli limanlarını (Tartus) süresiz denetimine aldı. Öyle ki bu limanlar sonsuza kadar Rus toprağı sayılıyor.

KARŞILIKLI LİMANLAR

Şimdi gelin ABD ve Rusya arasında paylaşılan limanları birleştirelim... Ortaya şöyle bir harita çıkıyor...

RUSYA: Rusya Karadeniz’in en önemli merkezi Kırım’ı ilhak ediyor. Sivastopol’u alarak büyük bir liman kazanıyor. Doğu Akdeniz’deki çok önemli bir liman olan Tartus’a yerleşiyor.

ABD: Rusya’nın bu hamlesine karşılık, Ege’nin kuzeyinde boğazları tutan Dedeağaç limanına güç kaydırıyor. Ege’nin güneyine doğru adalara yerleşiyor. Aynı şekilde Girit’e üs kurup Güney Kıbrıs’a ambargoyu kaldırarak Rusya’nın Doğu Akdeniz’deki yayılma hızını kesmeye çalışıyor.

İşte “korkutan senaryo” da böyle ortaya çıkıyor.

Yani savaş...

TÜRKİYE’NİN KONUMU

Bu gelişmelere Türkiye açısından bakarsak önümüzde çok zorlu bir dönem gözüküyor.

1- ABD Suriye’de Türkiye’nin terörist ilan ettiği YPG’ye destek veriyor. Böylece Rusya ve İran’a karşı bir tampon bölge oluşturuyor. Türkiye bu noktada ABD ile karşı karşıya geliyor.

2- ABD, Rusya’ya karşı Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi’ne verdiği silah desteğiyle bu defa Ege’de Türkiye’yle karşı karşıya geliyor.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bu son durumu çok açık bir şekilde şöyle ortaya koyuyor: “Lozan’a baktığımız zaman buralar silahtan ari olan adalardır. Ama silahtan ari olması gereken bu adalara Amerika maalesef ne Lozan’ı dinliyor ne bu noktada Paris’i dinliyor, bunların hiçbirisini dinlemeden bu adımları attı, atıyor.”

Evet arkadaşlar bütün bunları toparlarsak...

Çok hareketli bir döneme giriyoruz.

Silahlar ortaya çıkınca...

Diplomasiye her zamankinden daha çok ihtiyaç var.

BRAVO SİZE SAYIN BAKAN

Antalya Film Festivali sahnesinde Ediz Hun konuşuyor...

Harika bir konuşma...

Tam 5.5 dakika sürüyor. Sonuna doğru Ediz Hun, “Ben daha çok konuşurdum ama Sayın Bakan bekliyor” deyince bir an durdum.

Gerçekten de Kültür Turizm Bakanı Mehmet Ersoy sahnede konuşmayı bekliyor.

Ve Bakan mikrofona eğilip şöyle diyor: “Sanat için beklemeyeceksek ne için bekleyeceğiz...”

İşte budur arkadaşlar.

Genellikle bakanların beklendiği ve bakanların uzun konuşmalarla beklettiği toplantıları düşününce...

“Bravo size Sayın Ersoy” demek geldi içimden...