Cumhuriyet’in güzel gecesinden bana kalan sahneler

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi...

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı için o kadar sade ama bir o kadar da estetik bir ışıklandırmayla parlıyor.

İşte Külliye’deki ‘Cumhuriyet Bayramı’ gecesinden kalan, sahneler halinde izlenimler...

GECENİN JESTİ

Erdoğan çifti salona girip davetlilerle selamlaşıyor...

Salonun bir köşesi Cumhurbaşkanı’nın konuşma yapacağı süre için protokole ayrılmış.

Bir ara Erdoğan duruyor. Korumalara protokol kordonunu açtırıyor.

“Acaba ne oldu?” fısıltıları yükselirken... Bir bakıyoruz...

Cumhurbaşkanı, Tansu Çiller ve eşi Özer Bey’e eşlik ediyor.

Tayyip Bey, Çiller çiftini koltuklara doğru davet edip oturtuyor.

Çiller çifti uzun süredir davetlilerin arasında beklemiş.

Erdoğan, Tansu Hanım’la Özer Bey’i görünce müdahale ediyor.

Zaten protokol eski başbakanlar, siyasi parti liderleri için ayrılmış...

Ama Çiller çifti nezaket gösterip görevlilerden oraya geçmek için talepte bulunmamış...

İKİ DEVLET ARASINDA

Cumhurbaşkanı konuşmasını yaptıktan sonra, bayramlaşmak için protokol kordonu açılıyor. Davetliler o tarafa doğru yönelince... Devlet Bahçeli ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında kalıyorum. Bir yere de gidemiyorum. İşte o an espri geliyor: “Oooo... Fatih Bey iki ‘Devlet’ arasında kaldınız...”

Öyle ya... Birisi Türkiye Cumhuriyeti’nin Başkomutanı... Diğeri Devlet Bahçeli.

ERDOĞAN VE BAHÇELİ

Espri bir yana, Tayyip Bey’le Devlet Bey’in selamlaşmasını ve birbirlerine olan tavrını yakından görünce aldığım izlenim şu: Erdoğan, Bahçeli’ye çok samimi ve dostça davranıyor. Aynı tavır Bahçeli’de de var. Anlıyorum ki... 15 Temmuz’daki alçaklık ve ihanet, siyaset olarak devletin birliği fikrini iki liderde de ön plana çıkarmış. Bu ihanete, bir de Türkiye’nin sınırlarında yaşanan tehlikeli oyunlar, savaş ve Türkiye’nin geleceğini ve varlığını tehdit eden gelişmeler eklenince... Devlet Bahçeli “Türkiye’nin birliği için birlik olma zamanı” anlayışını sergiliyor. Aynı düşüncenin Cumhurbaşkanı Erdoğan’da olduğunu görüyorum. Keşke CHP de bu önceliği gündemine alıp tartışsa...

BİNALİ BEY’İN ESPRİLERİ

Bir ara bir gruptan kahkahalar geliyor. Davetliler el sıkışıyor. Anlıyoruz ki, Başbakan Binali Yıldırım orada. Onun olduğu yerde espri eksik kalmıyor.

BAKAN ALBAYRAK’TAN UMUT MESAJI

Gece boyunca Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın çevresi hiç boş kalmadı. Dikkat ettim, daha çok gençler konuşmak, fotoğraf çektirmek istiyordu. Kısa bir sohbetimiz oldu. Berat Bey, kısa sürede konulara hâkim olmuş. Bir de mesajı var: “Yakında çok önemli açılışlar yapacağız...” Anladığım kadarıyla dünya çapında bazı açılışlar geliyor. Ardından ekliyor: “Ama biz konuşmak yerine iş yapmayı seçiyoruz. Yapacağız demek yerine, yaptık demeyi tercih ediyoruz.”

TANSU HANIM İLGİ ODAĞI

Başbakan olduğu zaman da... Siyaseti bıraktıktan sonra da... Hep dostça sohbetimiz oldu Tansu Çiller’le... Tansu Hanım’la karşılaşınca aynı dostlukla sarıldık. Böyle resepsiyonlarda eski dostlukları tazeleme fırsatı olması ne kadar güzel. Tansu Hanım ilgi odağıydı. Bir ara Yonca Evcimik, “Aaaaa Tansu Hanım...”  diyerek o kadar sahici sarıldı ki. 

EFKAN ALA’DAN HARİKA BİR YORUM

Başbakanlık müsteşarıyken sık görüşür, sohbet ederdik. İçişleri Bakanı olunca hiç fırsat bulamadı. Zaten terör, darbe, FETÖ derken müthiş bir tempodaydı. Efkan Bey’le göze gelir gelmez sordum:

- Müthiş bir tempoyla çalıştınız. Şimdi nasılsınız?

- Vallahi Fatih Bey, kendimi özlemişim.

O kadar sevdim ki bu sözü...

- Kendini özlemek ne güzel ve ne çok şeyi anlatan bir tariftir.

AYDIN DOĞAN’IN MUTLULUĞU

Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan ve Sema Doğan salonun bir köşesinde oturuyordu.

Aydın Bey bir süredir belinden rahatsız.

Uzun süre ayakta kalamıyor.

Arzuhan Doğan Yalçındağ, Vuslat Doğan Sabancı, Ali Sabancı oradaydı.

Gecenin sonunda önce Aydın Bey’e sordum: Şu anda ne hissediyorsunuz?

- Cumhuriyetimiz bizim için çok kıymetlidir. Cumhuriyetimizin 93’üncü yıldönümünde Sayın Cumhurbaşkanımızın ev sahipliğindeki bu davette hazır bulunmaktan, buradaki coşkuyu, heyecanı paylaşmaktan mutluluk duydum. Ama büyükbabaların erken ayrılma hakkı olduğu için davetin sonuna kadar kalamıyorum.

Ve Vuslat Hanım’a sordum: Nasıl bir geceydi sizin için?

- 4 ay önceki o kara geceden sonra, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde böylesine bir Cumhuriyet bayramlaşmasını yaşamak beni çok mutlu etti. Oradan umutla ayrıldım.

DEMİRÖREN’DEN BAŞKANLIK DERSİ

TFF Başkanı Yıldırım Demirören’i eleştirenler oldu. Dostça sohbetten bir cümle aktarmalıyım:

“Çalışan, iş yapan insan elbette hata da yapar. Çalışmamak, tembellik asıl hatadır.”

Bu söz, ölçüsüz eleştirenler için ders gibi geldi bana.

Yıldırım Demirören, eleştirilere karşı dik duruşuyla artıdadır.

ZEYBEKCİ’DEN DENİZLİ ÖRNEĞİ

Bakan Nihat Zeybekci’nin gece en çok karşılaştığı iki soru:

- Dolar nereye gidiyor?

- Ekonomi ne oluyor?

Bunlara üçüncü soruyu da ben ekledim: Geçen hafta Denizli’deydim. Orada da biraz sıkıntı var gibi ihracatta...

- Denizli ölçeği iyi. Denizli artıda. Türkiye genelinde sıkıntı olmasın diye çalışıyoruz. Sıkı duruyoruz...

GENELKURMAY BAŞKANI

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ı her gördüğümüzde bir demeç almak isteriz. Klasik sorular... Ban bu defa psikolojik bir soru sordum: İçeride ve dışarıda büyük bir mücadele veriyoruz. Ergenekon’dan FETÖ’ye bunca dert, ihanet... Moraliniz nasıl?

Paşa’dan cevap:

- Şu anda moraller çok iyi. Her şey daha güzel olacak. İnanın böyle olacak...

KİBARİYE’NİN KAHKAHASI

O muazzam sesin kahkahasını bu kadar yakından duymamıştım. Kibariye gecenin en rahat rengiydi.

GECENİN ESPRİSİ ALİ ŞAN VE GÖKÇEK’TEN

Bir ara Melih Gökçek’le sohbet ediyoruz. O sırada sanatçı Ali Şan geliyor. İşte o diyalog:

- Başkanım nasılsınız?

- Evet Ali Şan, asıl sen nasılsın?

- Valla Başkanım, Sayın Cumhurbaşkanımız bana 6 ay süre verdi.

Ben soruyorum:

- Hayırdır ne süresi?

- Evlenmem için 6 ay süre verdi.

- Peki ya birini bulamazsan?

- Vallahi bilmiyorum artık... Ne olur? 6 ayım var...

Gökçek’ten cevap:

- Ne senden ne de benim Osman’dan bu konuda beklentim yok. Umut da yok.

LİMAK NEDEN AYRILDI?

Belki de gecenin en genç patronlarından Ebru Özdemir...

Limak Yatırım Yönetim Kurulu Başkanı.

Son günlerde çıkan, “Limak, CLK’den ayrılıyor” haberleri için kısa bir cevap geliyor Özdemir’den:

- Bu aset değişiminin nedeni, tamamen stratejiktir. Başka yerde yine ortaklıklarımız var.

- Üçüncü havalimanı nasıl gidiyor?

- YHT Ankara Garı açılışında Cumhurbaşkanımız, “2018’in ilk çeyreğine yetişiyor mu?” diye sordu. Biz de, “Evet” dedik. Büyük bir heyecan ve hızla çalışıyoruz.”

BİR POLİS MÜDÜRÜNÜN GERÇEĞİ

FETÖ operasyonları inanılmaz bir hızla sürüyor. Devletin içine 40 yıldır sızan bir örgütün temizliği kolay olur mu? Resepsiyonda karşılaştığım üst düzey bir emniyet yetkilisi nasıl çalıştıklarını şöyle özetledi:

- Günde 3 saat uyuyoruz. Ama mutluyuz. İnançlıyız. Devlet kendine geliyor...

KRALIN ÇAĞIRDIĞI İŞADAMI

Resepsiyondan çıkarken Akfen’in patronu Hamdi Akın’la karşılaştık.

- İstanbul’a dönüyor musun? Kalıyor musun?

- Kalacaktım ama bir işim çıktı.

- Hayırdır?

Hamdi Bey önce söylemedi. Biraz diretince şöyle dedi:

- Kral çağırdı.

Meğerse Katar Emiri davet etmiş.

Niye çağırıldığını da tam bilmiyor.

Ama benim hoşuma giden şudur ki...

Bizim işadamlarımızı artık krallar çağırıyor.

Summa’nın patronu sevgili Selim Bora da Afrika’da, Güney Amerika’da krallarla, başkanlarla arkadaş.

Mesela Chavez, Selim Bora’nın iyi dostuydu.

(YARIN DEVAM EDECEK)