Balon patladı! Kıbrıs'a su taşıması durdu!

Balonun patlaması nedeniyle KKTC’ye su taşıması durdu. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, su taşımasının önümüzdeki hafta yeniden başlayacağını bildirdi.”
16 yıl önce...
Tam bugünlerde...
Gazetelerin manşeti buydu.
TBMM’de Kıbrıs’a balonla su taşıma projesinin patlayan balonu tartışılıyordu...
Ve geldik önceki güne...
1999’dan 2015’e.
Mersin’den Kıbrıs’a kadar uzanan 100 kilometrelik boru hattı haberini görünce hatırladım “patlayan balon” meselesini...
İnanılmaz bir iştir bu.
Müthiş bir mühendisliktir.
Tamamının Türk mühendisleriyle yapılmış olması ayrı bir gurur kaynağıdır.
Bir başka açıdan bakınca...
Yavru vatan, Anavatan’dan kana kana su içecektir...
Türkiye’nin nehirleri, yağmurları, zirvelerdeki karları, Girne’deki sevgili kardeşlerimi besleyecektir...
Kıbrıs adası ile Türkiye, coğrafi olarak değil, “moral olarak” bağlanmıştır...
Patlayan balonlarla su taşınan günlerden, deniz altında 250 metreden geçen borularla su taşınan günlere...
Kimin emeği varsa...
Helal olsun.
Projede çalışan işçisinden, mühendisinden, yüklenici firmadan, iktidarından Cumhurbaşkanı Erdoğan’a kadar bu muazzam eser için teşekkür etmek gerekir.
Bilin ki bu olay siyaset üstüdür...
Kutluyorum...
Bu su projesini, “adayı ilhak” ya da “KKTC’yi Türkiye’ye bağlamak” gibi ucuz propagandalarla patlatmak isteyenlerin de oyunlarını yemiyoruz... Su barıştır...

Genç imam kardeşim ip gibi süzülen gözyaşlarımı görünce...

BİR çam ağacının altına bıraktığım canım anam için...
En iyi arkadaşım için...
Bana başsağlığı mesajı gönderen...
Dualar eden...
Rahmet dileyen herkesten Allah razı olsun...
Her birinize uzun ömürler dilerim.
Ana-babalarınızın ellerinden öperim.
Anamın mezarı başında dua eden genç imam kardeşim, ip gibi süzülen gözyaşlarımı görünce, “En güzel dua gözyaşıdır” demişti.
Hiç unutmayacağım...
Kaybettiklerimizin mekânı cennet olsun...

* * *

Hiçbir zaman yazılarıma ara vermedim.
Çünkü benim için yaşamakla yazı, suyla toprak gibidir...
Nefestir...
O yüzden böyle bir günde yine yazıyorum...