580 kilometrelik nehir tam ortasından kurudu

Afyonkarahisar’ın Dinar’ından doğuyor...

Haberin Devamı

Denizli, Uşak ve Aydın’dan geçip Ege Denizi’ne dökülüyor.

Türkiye’nin en uzun, en bereketli nehirlerinden biri.

Büyük Menderes...

Gürül gürül akarken Denizli’nin üzüm bağlarını, buğday tarlalarını sular. Oradan Uşak ve muhteşem Aydın Ovası’nı besler. Türkiye’nin en bereketli tarım alanlarıdır burası.

580 kilometrelik nehir tam ortasından kurudu

Söke Ovası’na yukarıdan bakanlar o muhteşem doğa harikasına tutulup kalırlar.

Büyük Menderes’in suladığı ovalar aklınıza gelebilecek her sebzenin anavatanıdır.

Ama işte DHA’dan Saliha Temiz ve Tülay Aksay acı bir haber veriyor:

Yıllardır bu coğrafyayı sulayan Büyük Menderes ne yazık ki Söke’de kurumaya başladı.

Haber de şöyle:

“Aydın’ın Söke ilçesinden geçen Büyük Menderes nehrinde yaşanan toplu balık ölümleri, tedirgin etti. Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü, bazı bölümleri kuruyan nehirde kirliliğin de hâkim olduğunu belirterek, ‘Balık ölümlerinin en büyük nedeni sanayi tesislerinin, fabrikaların atıklarının neden olduğu kimyasal kirlilik ve ağır metallerdir. Toplu balık ölümleri yaşanıyor’ dedi.”

Haberin Devamı

Kuruyan nehirin üzerinde yüzlerce balık ölüsü... Çatlamış toprak... Öylesine üzüldüm ki.

Bir de şu sözler:

“Büyük Menderes’te su kalmadı çünkü iklim değişikliğini net olarak görüyoruz. Aşırı sıcaklar ve kuraklık Büyük Menderes nehrinde kurumaya yol açtı. Nehir sadece tarımsal amaçlı kullanılmıyor, burada bir nehir ekosistemi var ve nehrin içinde yaşayan çok sayıda canlı var.”

NEREDEN GELİYOR BU AĞIR METAL PİSLİĞİ

Önce şu gerçeği bir kez daha hatırlayalım:

“Doğa kendisini kirletmez.”

580 kilometrelik nehir tam ortasından kurudu

Büyük Menderes’teki bu kirlilik gökten zembille inmeyeceğine göre asıl soru şu:

“Kim kirletiyor?”

Biraz araştırınca görüyorum ki...

Türkiye’nin en büyük pamuk üretiminin yapıldığı...

Buğdayın, üzümün ve birçok sebzenin yetiştiği bu toprakların bereketi olan Büyük Menderes’i bazı fabrika atıkları kirletiyor.

Haberin Devamı

Denizli’deki arıtmasız kumaş boyama fabrikaları, Uşak ve Aydın’daki makina ve yedek parça üreten arıtmasız fabrika ve atölyelerin atıkları, nehir hayatını öldürüyor.

Ekosistem felç oluyor.

TANKER ŞOFÖRÜNÜN İTİRAFI

İşte
bir başka iddia:

Bir tanker şoförü Büyük Menderes’e neden atık döktüklerini şöyle açıklıyor:

“İzmir’de ceza kesiliyor. O nedenle atık boşaltmak için Menderes ve çevresine yönelme var...”

BİR ZAMANLAR YÜZERDİK

Aslında bu kirlenme yıllardır yaşanıyor. Yerel halk itiraz ediyor. Şikâyetler var.

Örneğin Pamukkale’nin Goncalı Mahallesi sakinleri mesajlar atıyor:

“Derenin kokusundan boğuluyoruz. Oysa eskiden buralarda yüzülürdü...”

580 kilometrelik nehir tam ortasından kurudu

İşte bu söz arkadaşlar, hepimizin içine işlemeli:

Haberin Devamı

“Eskiden buralarda yüzerdik...”

İSTANBUL BEBEK’TE DE YÜZÜLÜRDÜ

Evet, eskiden İstanbul’da Bebek sahilinde de yüzülürdü. Sarıyer’de yüzme yarışları olurdu.

O yüzden “Eskiden buralarda yüzülürdü” sözü iklim değişikliğinin, kirlenmenin, bu gezegene verdiğimiz zararın en masum ifadesidir.

NE YAPMALI

Büyük Menderes için söylüyorum:

- Sayın Denizli, Aydın, Uşak valilerimiz... Kaymakamlarımız.

- Değerli Çevre Bakanlığı il müdürlerimiz.

Lütfen denetimleri sıkılaştırın. Lütfen arıtmasız fabrikaları tespit edin.

Biliyorum mutlaka sizler de çalışıyorsunuz ama...

Biraz daha gayret. Biraz daha sabır.

- Ve sevgili Büyük Menderes halkı. Lütfen gördüğünüz kirlenmeyi fotoğraflayıp gönderin.

Haberin Devamı

Elbirliği ile bu güzel vatanı, bu bereketli toprakları koruyalım.

Yazarın Tüm Yazıları