UZAN Ailesi'nin rezaletlerinin ortaya çıkmasında birbirlerine yolladıkları e-maillerin epeyce rolü olacak gibi görünüyor.
Görünen bir başka gerçek de, ‘‘iş bitirici ve iş takipçisi’’ bir zümrenin bugünlerde Uzanlar'ın çevresine toplanarak, giderayak Uzanlar'ı biraz ‘‘yolma’’ çabası içinde oldukları. Star'ın Ankara'daki işlerini takip için göreve talip olan Hayrullah Mahmud, bu mail trafiğinde orta noktada ve ilginç yazışmaları polise de oldukça iyi ipuçları veriyor.
Bir dönem adı Özal'ın yakın çevresinde geçen İsmail Yıldız'ın Hayrullah Mahmud aracılığıyla Cem Uzan'a yolladığı bir mail, Uzanlar'ın durumu hakkında oldukça önemli ipuçları veriyor. İsmail Yıldız imzalı mail şöyle:
‘‘ ... ÇEAŞ ve KEPEZ'e el konulduktan sonra Uzan Grubu'nun başına gelecekler belliydi. Hayrullah Mahmud, Can Ataklı ve Coşkun Çoroğlu ile şirketi başına geleceklerden kurtarmak için çalışma başlattık.
... Ne Uzan Grubu Türkiye'nin en büyük grubu, ne de Cem Uzan'ın partisi seçimde % 15 oy oranına varacak bir strateji izledi. Agresif ticari geçmişiniz, kişisel hırslarınız, şirketinize ve kendinize zarar verdi. Bütün bu olanlardan sonra Kemal Uzan'ın asla yakalanmaması gerekiyor. Eğer yakalanır ve tutuklanırsa hükümet kontrolünü kaybeder. Sizin kurtulabilmeniz için 3 konsept var:
Derin Devlet Hükümet ABD
Bunların tamamı sizin üzerinize gelme kararlılığında. Bu haykalardan birini kendi tarafınıza çekmeniz gerekiyor. Sizi temsilen bu gruplardan biriyle anlaşmaya hazırız...
... Yardım için göreve talibiz...
... Hükümetle de anlaşabilirsiniz tabii. Ancak bize gelen duyumlara göre Tayyip Erdoğan bu işin sonuna kadar gitmekte kararlı.
... Bunlardan biriyle anlaşırsanız hükümetin kalesine gol atmış olursunuz.
... Genç Parti'yi bu olaylardan uzak tutun. Eğer tutmazsanız partinizin geleceği de tehlikededir.
... Bütün bunlar yapılmadığı takdirde onurunuzu, paranızı, hürriyetinizi kaybedebilirsiniz.’’
Kendini stratejist olarak tanımlayan İsmail Yıldız'ın Cem Uzan'a tavsiyeleri bunlar. Ayrıca ‘‘göreve de talip’’. Demek ki ‘‘becerikli’’ bir vatandaş.
Bir bölümünü sizlere aktardığım bu mail de Engin Saydam'ın Alkent'teki evinde yapılan aramada ele geçirildi.
İçeriği, size Uzanlar'ın şimdi ne yapmak istediğini herhalde anlatıyordur.
Uzanlar'ın adamına kira indirimi
YUKARIDA sizlere aktardığım ‘‘kurtarma teklifi’’, daha pek çok evrak gibi Cem Uzan'ın yakın adamı, Star TV İcra Kurulu Başkan Vekili, Genç Parti İstanbul 3. Bölge 1. sıra milletvekili adayı Engin Saydam'ın Alkent 2000 adını taşıyan ultra Lüks sitedeki evine yapılan baskında ele geçirildi.
Eve yapılan düzenli baskınlarla Uzan Ailesi'nin ve Uzan Grubu'nun kanun kaçağı fertleri aranıyor.
Evin polis tarafından yol geçen hanına çevrilmesinden ürken Engin Saydam, geçtiğimiz günlerde evinin kira kontratını değiştirdi.
Nedendir bilinmez dolar her gün değer kaybettiği halde, Engin Saydam'ın evinin kira kontratındaki 4 bin dolarlık aylık kira bedeli, geçen hafta değiştirilen kontratla 2 bin dolara indirildi.
İşin içinde Uzanlar'ın bir adamı olunca bu değişikliğin arkasındaki nedeni aramak herhalde İstanbul Defterdarlığı'na düşer.
Cem Uzan’ı herkes tanımış
BİR okurum Cem Uzan'ı ‘‘teke tek’’ konuşmaya çağırmamı ‘‘abesle iştigal’’ olarak yorumlamış.
Diyor ki, ‘‘O hiçbir zaman sizin karşınıza çıkamaz. Mitingine adam toplamak için ‘Konser arası konuşma', topladıklarını alanda tutmak için ‘Ekmek arası döner' gibi büyük icatların mucidi olan Cem Uzan, son olarak da ‘Maç arası kendi kanalında savunma' yapar ancak sizin karşınıza çıkamaz. Aslında sizin karşınıza çıkamayacağını siz de biliyorsunuz ama bence bu işin peşini bırakmayın. Şöyle bir teklif yapın. Gelsin Uzanzedelerle karşılıklı yayına çıksın. Onlara orada hesap versin. Hayatında tartışma programına çıktı mı hiç? O anca tek taraflı olarak efelik taslar.’’
Okurum haklı.
Cem Uzan ya kendi televizyonunda konuşur, ya da daha önce yanında çalışmış, Cem Uzan'ın nereden geldiği artık belli olan parasından milyon dolarları cebine indirmiş ‘‘ünlü anchorman’’lerin programlarında...
Benimkisi boşuna davet.
Nerde onda o yürek!
Abuk bir değerlendirme
PEPSİ'nin Milli Takım'la ilgili reklamları Türk sporseverlerini rahatsız ediyor. Reklamlarda önümüzdeki günlerde İngiltere ile oynayacağımız milli maç, ‘‘Türk futbol tarihinin en önemli maçı’’ olarak lanse ediliyor.
Daha 15 ay önce Dünya Kupası yarı finali oynamış, dünya üçüncülüğü için sahaya çıkmış bir takımın oynayacağı bir grup eleme maçı, neden tarihimizin en önemli maçı, sporseverler bir türlü anlayamıyor.