Fatih Altaylı: Turizmdeki felakete geç uyandılar

Fatih ALTAYLI

Nedense hep geç uyanırız. Ali Kırca, cuma gecesi Siyaset Meydanı'nda turizmdeki krizi konu yaptı.

Aylardan haziran.

Turizm sezonunun yarısı geçmiş, Türk televizyoncuları turizmde kriz olduğunu yeni fark etmişler ve program yapıyorlar..

Şu anda her şey normale dönse fatura en az 5 milyar dolar.

Ki her şeyin normale dönmesi mümkün değil.

Bütün Avrupalılar ‘‘Biz Türkiye'ye gitmek istiyoruz’’ diye sokağa dökülüp miting yapsalar beyhude.

Geç kalmış durumdayız.

Çünkü Türkiye'ye turist taşımayı planlayan charter uçakları artık burunlarını başka yöne çevirmişler. Turist geleceğim dese taşıyacak uçağı bulmanız mümkün değil.

Turizmdeki kriz şubat ayından beri bağıra bağıra ‘‘Geliyorum’’ diyor.

Türk medyası yeni farkına varıyor.

Oysa turizmde bunu aylar öncesinden bilmek mümkün.

Temmuzda otelde kaç müşteri olacağı şubatta, bilemedin martta belli.

Ama bizim bunu idrak edebilmemiz için temmuzu beklememiz ve odanın boş olduğunu görmemiz gerekiyor.

Ve temmuzda feryat figan:

‘‘Eyvah oda boş kaldı!’’

Temmuzda bu figan beyhude.

Temmuzda bağırırsan, anca bir sonraki seneye doldurursun oteli.

O da bir sonraki temmuza kadar bağırmaya devam etmen şartıyla.

Yabancı turist yaz tatilini kasım ayında kafasında planlamaya başlar.

Ocakta fikrini netleştirir.

Şubatta turizm acentasıyla konuşur.

Martta da kesin rezervasyonunu yapar.

Bu yıllardır böyledir.

Bu nedenle şimdi bağırmanın, artık bu yıla bir faydası yok.

Ancak susmadan uzun süre bağırırsak, belki önümüzdeki yılı kurtarırız.

Bize kızmayın Sayın Demirel

BİR gazete milletvekillerinin avanta kooperatifini yazdı.

Kanal 6 Haber konuyu detaylarıyla haber yapıyor.

Ankara'da ballı bir kooperatif var.

Milletvekilleri kurmuş.

Tam bir milli mutabakat kooperatifi.

Fazilet'ten CHP'ye herkes uzlaşı içinde avanta kooperatife üye olmuş.

İşin içinde mal edinmek, maaşı yükseltmek, kıyak emekli olmak olunca, Meclis tek vücut oluyor.

Bu haber yapılınca Cumhurbaşkanı gazetenin Ankara Temsilcisi'ni uyarmış:

‘‘Ayıp ediyorsunuz. Vatandaşın parlamenter rejime saygısı azalıyor.’’

Cumhurbaşkanı'nın dediği doğru.

Bu haberler vatandaşın parlamenterlere olan saygı ve sevgisini azaltıyor.

Hatta yok ediyor.

İyi de, suç kimde. Kooperatifi kuranda mı, bunu haber yapanda mı?

Olmamış bir şey yazılıp, parlamenterler karalanıyor olsa Cumhurbaşkanı yerden göğe haklı.

Ama kooperatif var.

Yüzlerce villa yapılmış.

Milletvekili kooperatif kuramaz mı?

Kurar elbet.

Ama usulsüz iş yapamaz. Yapmamalı.

Habere göre, kooperatif ballı.

Para mara verilmemiş.

Gereğinden fazla arazi alınmış.

Kat karşılığı müteahhite verilmiş.

O kadar da değil.

Bugünkü Meclis başkanından, Ankara belediyesinin eski ve bugünkü başkanlarına kadar herkes buradan ev kapmış.

Kimilerinin üç-beş villası var bu kooperatifte.

Sonra Cumhurbaşkanı kızıyor!

Kızmakta haklısınız Süleyman Bey.

Ama haberi yapana değil, kooperatifi kurana kızın!

Hatta yarın öbür gün önünüze milletvekilleri için yeni bir kıyak emeklilik yasası gelecek.

Onu sizin önünüze getirenlere kızın, imzalarsınız kendinize kızın.

Emin olun ki, onu da haber yapacağız.

Sakın ha bize onun için de kızmayın!

Ülke imajı kötü

ALİ Kırca'nın programında en iyi konuşan Gulet Tur'un sahibi Cem Kınay'dı.

Kınay Avusturya'daki en büyük tur operatörü.

Türk turizmiyle ilgili doğru teşhisleri vardı.

Bizim turizmdeki en büyük sıkıntımız imaj.

İngiltere'de bomba patlıyor, Fransa'da bomba patlıyor, İspanya'da bomba patlıyor turist tınmıyor bile.

Çünkü o ülkeye güveniyor.

O ülkenin sistemini biliyor.

Ülkenin yapısını biliyor.

O ülkenin üç beş bombaya pabuç bırakmayacağını, ülkenin bir köşesinde patlayan bombanın o ülkeyi tehdit etmeyeceğini biliyor.

Türkiye'de de durum farklı değil ama Avrupalı sıradan vatandaş bunu bilmiyor.

Çünkü Türkiye ülke olarak iyi bir imaja sahip değil.

Deniz iyi, güneş iyi, kumsal iyi, tarih de fena değil.

Ama ya gerisi?

O da iyi aslında ama bilen yok.

Anlatan da yok.

Nısıl mı anlatacağız?

O da bir başka yazının konusu olsun.

Tarihi soygun

ÜNİVERSİTE sınav sorularının çalınması ile ilgili soruşturma ne aşamada bilemiyorum.

Ancak bu soygun dünya tarihinin en pahalı soygunlarından biri olarak yerini almalı bence.

Çünkü maliyeti yaklaşık 4 trilyon lira.

Yani 10 milyon dolar.

Bırakın Türkiye'yi, dünyada bu çapta soygun kaç tane var.

Ve bu soygunun hesabı ne yazık ki sorulamadı.

Merakla bekliyorum sorulacak mı acaba diye.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Kimilerinin adam olmasının mümkün olmadığını

anladığımız zaman.