Oysa Devlet Bahçeli çıksa meydanlara, aynı Başbuğ'u Türkeş'in ‘‘Ne mozaiği ulan, başlatmayın mozaiğinizden’’ dediği gün takındığı tavırla, ‘‘Ne Avrupa Birliği kardeşim. Biz Avrupa Birliği falan istemiyoruz. Apo'yu da elimizden gelse şuracıkta asarız’’ dese rahatlayacak.
Ama diyemiyor.
Diyemedikçe de kıvranıyor.
İşin kötüsü, biz de onlarla beraber kıvranıyoruz.
Kızmayın, sahip çıkın
MESUT Yılmaz, Avrupa Birliği'ni ‘‘iç politika malzemesi yapmakla’’ ve ‘‘AB yandaşlığını kullanmakla’’ suçlanıyor.
Doğru, Mesut Yılmaz, AB meselesini iç politika malzemesi olarak kullanıyor.
Fakat bundan şikáyet etmeye kimin hakkı var ki?
Eğer AB meselesine sahip çıkmak iç politikada ‘‘avantaj sağlayan’’ bir unsursa, Mesut Yılmaz'ı suçlayacaklarına, bu kozu onun elinden almak için meseleye en az Yılmaz kadar sahip çıksınlar.
Yok eğer değilse, Mesut Yılmaz'ı kendisine oy kaybettiren ‘‘AB enayiliği’’ ile baş başa bıraksınlar.
Toplumun yüzde 70'inin istediği bir gelişmeyi, ANAP'ın tekeline bırakmak, çok büyük bir siyasi akılsızlık değil de ne?
Saçmalıklar
KÜRTÇE isimler rezaleti yüzünden Fransız Le Matin'e de konu olduk.
Muhabir, ‘‘Öfkeli Türk yetkililer’’ diyerek, isimlere açılan davaların komikliğinden söz ediyor.
Aslında rezil oluyoruz. Sibel Can ise mayolu bir fotoğrafıyla bu sayede Fransa'da da gazeteleri süsledi. Olayın tek kárlısı o.
Bu yetmezmiş gibi, şimdi de Hülya Avşar, üzerinde ay yıldız bulunan balonlara ayağıyla vurdu diye soruşturuluyor.
Büyük bir ihtimalle onun hakkında da dava açılacak.
Böylece o da Sibel Can gibi uluslararası şöhrete ulaşabilecek.
Çünkü eminim ki, bu da haber olur.
Bu arada geçen gün asarken bayrak elimden kayıp yere düştü. O yetmezse, üzerinde ay yıldız bulunan çay tabağını kırdım. Bunlar için de birer dava rica ediyorum.
Ben de Avrupa'ya açılacağım da.
Şampiyon Brezilya
GALATASARAYLI kardeşim Ahmet Cemil bir hesap yapmış.
Diyor ki: ‘‘Brezilya kupayı en son 1994 yılında kazanmıştı. Ondan önce de 1970'te. Bu ikisini toplayınca sonuç 3964 ediyor.
Almanya kupayı en son 1990'da kazandı. Ondan önce de 1974'te. 1990 ile 1974'ü toplayınca da sonuç 3964.
Arjantin en son Dünya Kupası'nı 1986'da kazandı. Bir önceki şampiyonluğu ise 1978'deydi. Bu yılların toplamı da 3964.
Bu hesapla içinde bulunduğumuz 2002 yılını 3964'ten çıkarırsak, bu yıl şampiyon olacak takımın hangisi olacağını bulabiliriz.
3964'ten 2002 çıkınca geriye kalıyor 1962. Demek ki, 1962 yılında şampiyon olan takım bu yıl da olacak. 1962'nin şampiyonu kim?
Brezilya.’’
Hesap bu. Yerse...
Tekvando kursuna gidiyorum
İYİMSER dostlar ‘‘Çin'i farklı yeneriz. Kosta Rika da Brezilya'ya yenilir, üst tura çıkarız’’ diyorlar.
Olmaz olmaz. Olabilir. Ama biz Çin'i yenemeyiz. Biz bu ‘‘baş’’la kimseyi yenemeyiz.
Bizim kazanabilmemiz için rakiplerin bize yenilmesi lazım.
Yani biz Çin'i yenemeyiz ama Çin bize yenilirse amenna..
Bu arada hakemlere de artık sövmeyelim.
Koreli bizi yaktı ama Kosta Rika maçında Zimbabveli yan hakem olmasaydı, 5'lik olmamız işten değildi. Hakem yüzünden verdiğimiz 1 puanı, bir başka hakem sayesinde geri aldık.
Kosta Rika kalecisinin tek bir kurtarış dahi yapmadığı maçta bizim takımın en yararlı oyuncusu hakemdi. Şenol Güneş hakkında ise tek kelime yazmıyorum. Çünkü tekvando kursuna yazıldım. Şenol hakkında yazı yazmaya hazırlanıyorum
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Gazeteciler dışlanma korkusuyla gerçekleri yazamaz hale gelmediği zaman.