BUNDAN aylar önce ‘İmam hatip liseleri kapatılsın’ diye yazarken, Türkiye’nin bugün geleceği noktayı görmüştüm.
Benim ‘İmam hatipler kapatılsın’ önerime destek veren çok sayıda AKP’li milletvekili de vardı. Hatta içlerinde ciddi bir Milli Eğitim reformu için çalışma yapanlar, bunun detaylarını káğıda dökenler de bulunuyordu.
Çünkü imam hatip liseleri içerik olarak değilse de, kavram olarak Türkiye’yi ikiye bölüyordu. Bugün Türkiye’nin ‘laik’ ve ‘ilerici’ olduğunu söyleyen kesimleri imam hatip liselerine karşı çıkıyorlar. Bunu yaparken çok ciddi bir söylemleri de var. Bu okulların mezunlarının Türkiye’de rejim karşıtlığının gücü haline getildiğini, bunların laikliğe karşı tehdit oluşturduklarını iddia ediyorlar. Bu nedenle de üniversite sınav sisteminde yapılacak değişikliğe karşı çıkıyorlar. Korkularını ise şöyle dile getiriyorlar:
Bilip bilmediklerinden haberim yok ama ben yine de hatırlatayım, o korkulanlardan şu anda da epeyce var. Çünkü yakın zamana kadar üniversite sınav sistemi imam hatiplilerin önünü kesmiyordu.
Bunu hatırlattıktan sonra başka bir gerçeğe geçelim.
‘Madem imam hatip mezunları bu kadar korkulacak, rejim düşmanı kişiler, bu okullar bugüne kadar niye kapatılmadı?’
Bu okullar ne Refah, ne de AKP iktidarında açıldı. 50 yılı aşkın bir süredir imam hatip okulları var.
Bu 50 yıllık süre içerisinde iki kere tam, iki kere de yarım darbe oldu.
Vatan millet için bu kadar zararlı olan imam hatipler o zamanlarda niye kapatılmadı? Keza darbe dönemleri dışında Özal’ı saymayalım ama Demirel,Ecevit,Akbulut, Yılmaz, Çiller iktidarları gelip geçti.
Bu ‘rejim ve devlet düşmanı’ okullar o zamanlarda da açık kaldı.
Neden imam hatipler bugüne kadar geldiler? Ve gelelim en önemli meseleye. Madem imam hatiplerden çıkanlar bu kadar ‘kötüler’, o zaman bunları devlet, millet parasıyla niye okutuyoruz? Bu okullardan çıkanlar vali, kaymakam olursa ülkeyi yıkar da, başka görevlerde bulunurlarsa ülkeye zarar vermezler mi? Ve son bir hatırlatma yapayım. Bugün ülkede büyük tartışmalara neden olan bu yasayı hazırlayan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik imam hatip mezunu değil.
Kendi ifadesiyle ailesinden hiç kimse de imam hatip lisesine devam etmemiş, etmiyor...
Sizce sorun okulun adında mı?
Sınav sistemi bu yıl değişmeyecek
YÖK Başkanı Profesör Erdoğan Teziç haklı bir serzenişi dile getirmişti: ‘Sınava bir ay kala sistem değişir mi?’
Ben de çevremdeki eşin dostun çocuklarından tartışmaların öğrencileri çok etkilediğini görüyordum. Cumartesi günü bunu yazdım.
‘Bir ay kala öğrencilerin kafasını karıştırmak doğru mu?’ diye. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik hemen aradı. ‘Öğrencilerin kafasını karıştıracak bir şey yok’ dedi. İtiraz ettim. ‘Nasıl olmaz. Soru sorulacak alanlar değişiyor. Yeni yasaya göre öğrenciler bütün müfredattan sorumlu olacaklar. Buna meslek liselerinin müfredatı da dahil. Üstelik lise son sınıf programı da sorulara giriyor. Bu çocuklar bunları hiç çalışmadılar.’
Bakan yanıtladı: ‘Doğru ama bu yıl için değil. Yasaya bir yürürlük maddesi koyduk. Dediğiniz konular bu yıl geçerli değil. Yani bu yıl müfredatın tamamı sorulara girmiyor. Lise son sınıf soruları da olmayacak. Bütün bunlar önümüzdeki yıl yapılacak sınava dahil olacak.’
Bakan Çelik bu değişikliğin gerekçesini de açıkladı:
‘Biliyorsunuz lise son sınıf müfredatı sorulmuyordu. Hal böyle olunca lise son sınıf talebeleri okula bile gitmiyordu. Çocuklarıo yaşta sahte raporlarla sahteciliğe alıştırıyorduk. Lise eğitimi bir yıl kısalmış gibi oluyordu. Bu nedenle lise son sınıfı da sorulara dahil ediyoruz ki, çocuklar son sınıfta da ders çalışsınlar.’
Bana sorarsanız yasa zaten bu yılki sınava yetişmeyecek.
Ama yine de sınava gireceklerin haberi olsun.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Adam olma umudu iğnesiz oltayla balık tutmaya benzemediği zaman.