Bonozedeleri değil, kendini kurtarmak

İMAR Bankası'nda Uzan kazığı yiyenler, önceki gün AKP Genel Merkezi'ne yürümüşler.

Yanlış adres...

Yürümeleri gereken yer Genç Parti Genel Merkezi. Çünkü Uzanlar'ın buharlaştırdığı paralar AKP'de değil, Genç Parti'de.

Uzanzedeler bunu akıllarının bir kenarına yazsınlar.

Gelelim ‘‘bonozedelere’’.

BDDK Başkanı, çifte hesaplarla ilgili olarak kendini savunuyor ve ‘‘Bu kadar illegal bir olayı bizim tespitimiz mümkün değildi’’ diyor.

Hadi diyelim ki, o noktada haklı, açığa satılan bonolara ne diyecek?

‘‘Haberimiz yoktu?’’ derse komik duruma düşer, çünkü İmar Bankası'nın ‘‘Hazine bonosuna yüksek faiz’’ ilanları Star Gazetesi ve Star Televizyonu'nda bangır bangır yayınlanıyordu. BDDK Başkanı Akçakoca onları da mı görmedi?

Benim yazılarımı satır satır okuyup, her birine dava açan BDDK, o ilanları neden görmedi?

Yoksa gördü de, gereğini mi yapmadı?

Şimdi BDDK Başkanı diyor ki, ‘‘Bu konudaki mağduriyetleri gidermek için bir yasa teklifi hazırlıyoruz’’.

Eminim ki hazırlıyordur.

Çünkü bu iş bonozedeler kadar, BDDK Başkanı'nın da başını ağrıtacak.

Yasa teklifini de, bonozedeleri çok umursadığından değil, kendi paçasını kurtarmak için hazırlıyor.

Bonozedeler eğer BDDK'nın böyle bir girişimde bulunmasını hızlandırmak istiyorlarsa, mağduriyetlerinden dolayı Uzanlar'a ‘‘dolandırıcılıktan’’, BDDK'ya da ‘‘görevi ihmalden’’ dava açsınlar..

BDDK ancak bundan anlar.

Galatasaray takım olamıyor


GALATASARAY'ın Konyaspor'a yenilmesinin ardından yüzlerce yorum yapıldı. Hemen hepsinde Fatih Terim eleştirildi.

Terim'i eleştirenler haklıdır ama bir o kadar da haksızdır.

Çünkü eğer Galatasaray ayarında bir takım Konyaspor ile oynuyorsa, başında teknik direktör olması dahi gerekmez.

Takımdan 11 adam seçersiniz, istediğinizi istediğiniz mevkiye koyarsınız, hatta canınız fantezi yapmak istiyorsa Mondragon'u santrfor, Hakan Şükür'ü kaleci yaparsınız ve böyle bir durumda bile Galatasaray, o Konyaspor'u yener.

Galatasaray'ın Konyaspor karşısında oynadığı oyuna ve aldığı sonuca ‘‘yenilgi’’ değil, ‘‘sabotaj’’ denir.

Terim'e gelince, elbette büyük hataları var.

Sezon başlamadan önce söyledim; Galatasaray'ın tek sorunu, bir yılı aşkın bir süredir ‘‘ideal 11’’i olmadan oynaması. Bir tek Galatasaraylı çıkıp da ‘‘Galatasaray'ın 11'i şudur’’ diye sayamıyor. Böyle bir durumda da ortada ‘‘takım’’ diye bir şey olmuyor.

Takım diye bir şey olmayınca da ‘‘takım oyunu’’ diye bir şey olamıyor.

Terim, Konyaspor maçında elindeki bazı oyuncuları dinlendirmek istemiş olabilir. Haklıdır da.

Ama bir takım eğer takımsa, oynamayan oyuncunun yerinde kimin oynayacağı bilinir.

Tek bir oyuncu, herhangi bir nedenle oynamayınca takımın oyun düzeni kökten değişiyorsa, ortada bir sorun var demektir.

Terim'in bu sorunu görmesi ve eskiden olduğu gibi futbolcularıyla dost olması gerekir.

Galatasaray Futbol Takımı ve Teknik Direktörü, başarıya ancak birlikte koşabilirler.

Birbirlerine rağmen değil.

Bugün ne yazmamı isterdiniz Bekir Abi?


SEVGİLİ Bekir Coşkun, ‘‘İrtica tehlikesi var mı paşam?’’ başlıklı yazımı eleştirmiş.

Diyor ki, ‘‘AKP'ye yaranmak istiyorsan bulursun meşrebine uygun bir paşa, istediğin yanıtı alırsın’’.

Doğrudur, bulduğum paşa ‘‘meşrebime uygun’’. Ama AKP'nin meşrebine hiç uygun değil. Hatta ‘‘AKP tabanının en sevmediği paşa kimdir’’ anketi yapılsa adı 1. sırada çıkar diye korkarım. Nedense Bekir Coşkun, benim AKP'ye yakın olmak istediğimi zannetmiş. Bugüne kadar hiçbir iktidara yakın olma gayretim olmadı.

Hatta Türkiye'de gelmiş geçmiş tüm iktidarlarla sürekli kavga ettim.

Refahyol döneminde meydan meydan toplanıp, irticaya karşı çıkan da bendim. Yarın öbür gün AKP ile kavga etmek gerekirse onu da ‘‘suya sabuna dokunmayan’’ yazarlar değil, yine ben yapacağım, merak etmesin.

Ankara'nın siyaset ve siyasetçiyle fazla halvet olmuş gazetecileri ile beni karştırmamasını rica ederim. Ama bugün sadece Bekir Coşkun gibileri AKP ile kavga etmemi istiyor diye, AKP'yle kavga etmeye de niyetim yok.

Enflasyon düşüyor, dolar düşüyor, ekonomide giderek artan bir canlanma ve temel konularda büyük hatalar yapmayan bir hükümet var. Uzanlar gibi ‘‘kokuşmuş’’ meselelerin üzerine şimdiye kadar giden tek iktidar bu.

Sırf Bekir Abi istiyor diye bunları görmezden mi geleyim?..

Ben tavrımı en başında koydum: ‘‘Benim gibi düşünmesi gerekmez. Türkiye'yi iyi yönetsinler yeter.’’

Tabii benim düşüncelerime de karışmamak kaydıyla. Benim düşüncelerime karışan AKP değil, Bekir Coşkun ve onun gibi düşünen bir grup. Ne garip çelişki değil mi?

NOT: Bekir Abi, Pako'ya selam söyle.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?


Şarkıcılar, skandalları fırsat bilip fiyatlarını artırmadığı zaman.
Yazarın Tüm Yazıları