Bir kez daha uyarıyorum

DEĞERLİ okurlar. Zaman zaman benim adımı kullanan kişilerin sağda solda terbiyesizlikler yaptığı bilgisi bana ulaşıyor. Asistanım, yardımcım, eşim, dostum olduğunu söyleyenler çıkıyormuş.

Benim eşim dostum benim adımı kullanmaz.

Asistanım ise bir tane, adı da Gülay Karabulut ve kimseden bir şey istemez.

Adımı kullanıp sizden bir şey isteyeni ve hatta terbiyesizleşeni bir güzel dövün. Sonra bana haber verin gelip bir de ben döveyim.

Çünkü başka çare kalmadı.

ABD Kürtlere onay verecek mi?

TÜRKİYE
tedirgin bir ülke İç politika ve dış politikada tavırları hep ‘‘kendine güvensizlik’’ belirliyor.

70 milyonluk genç nüfus, dünyanın en büyük 20 ekonomisinden biri, 1 milyonluk güçlü bir ordu, farklı jeopolitik konum gibi unsurlar hep unutuluyor.

Atılan her adımda bir kendine güven sorunu yaşanıyor.

Sanki dünya bizi yok etmek için birleşmiş ve sanki bizim hiç gücümüz yok.

84 yıl önce, gerçekten berbat bir durumdayken yazılan destan unutuluyor.

Irak'taki gelişmelere yaklaşımımız bile paranoyakça. Verilere bakmadan, kimin ne tavır aldığını gözlemlemeden ‘‘veryansın’’ ediyoruz.

Şimdilerde Iraklı Kürtlerin, Kerkük'ü de kapsayan bir bölgede ‘‘federal’’ bir Kürdistan kuracağından korkuyoruz.

Manşetler bu yönde, iddialar bu yönde.

Ancak bunları yazan ve bunlardan korkanlar sadece Kuzey Iraklı Kürtlerin taleplerine bakarak ahkám kesiyorlar. Oysa Irak yeniden yapılanırken, orada söz sahibi olanlar ve neyin nasıl şekilleneceğine karar verenler Kürtler değil.

Kuzey Iraklı Kürtlerin ‘‘sözcüsü’’ konumundaki Behram Salih önceki akşam Kanal D'de, İyi Geceler Türkiye'ye konuştu. Salih'e ‘‘Federal Kürt Devleti projenize ABD onay veriyor mu?’’ diye soruldu.

Çünkü ABD'nin 18 eyaletli planı içinde Kürt bölgesi tek bir eyalet olarak yer almıyor, tam aksine Kürt bölgesi de üç parçaya bölünüyordu. Salih'e ABD'nin bu planının değişip değişmediği soruluyordu.

Salih kem küm etti ve ‘‘Doğrusunu söylemek gerekirse ABD'nin bu konuda bir kararı, ya da bize bir desteği yok. Biz ABD'nin planının kabul edilemez olduğunu söylüyoruz ve kendi önerimizi getiriyoruz. ABD'nin bu öneriyi ciddiye alacağını düşünüyoruz’’ dedi.

Peki ABD bunu niye ciddiye alacaktı?

Behram Salih şöyle yanıtladı: ‘‘Savaştan önce ABD'ye destek verdik. Savaş sırasında destek verdik. Bunun karşılığında onlar da bizim taleplerimize duyarlı olacaklarının sözünü verdiler.’’

Yani aslına bakarsanız, ortada ne bir Federal Kürt devleti var, ne de bununla ilgili bir destek.

Kuzey Iraklı Kürtler istiyor.

İsteyenin bir yüzü kara.

Verecek olan ise Amerika. Ve galiba sorun orada. ABD'nin Irak'la ilgili net bir planı hálá oluşmuş değil.

Ne yapacaklarını ve nasıl yapacaklarını bir türlü netleştiremiyorlar.

Bu açıdan Türkiye çok önemli. Türk-Amerikan ilişkilerinin yeni boyutunun belirlenmesi ve Türkiye'nin devreye girmesi gerek.

Bölgede Türkiye'ye rağmen bir şey olmaz. Bunu herkes biliyor.

Bunu bilmeyen tek ülke galiba Türkiye.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Uzan'a kızıp vatandaşı dövmediğimiz zaman.
Yazarın Tüm Yazıları