BANKACILIK çevrelerini iyi bilen bir dostum aradı.‘‘Kamuran Çörtük'ün üzerine gidilmemesi ile ilgili olarak Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun suçu ancak iştirak olabilir. Kamuran'ı doğrudan koruyanlar onlar değil. Onlar sadece korumaya göz yumuyorlar’’ dedi.
İlginç bir bilgiydi.
Peşine düştüm.
Kamuran Çörtük'ün Bayındırbank'ının uğratıldığı zararlarla ilgili olarak ‘‘açılmayan’’ davalarda izler iki isme doğru yöneldi.
Bu isimleri benim kadar, BDDK da biliyor.
Hatta bunların ‘‘Kamurancılıklarından’’ yaka silkmişler.
İsimlerden biri Tanbay Veziroğlu.
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu çalışanı.
Hem de üst düzey.
TMSF Başkan Yardımcısı.
Diğeri ise Hasan Tengiz.
Kurumsal Krediler Tahsilat Dairesi'nin başkan yardımcısı.
İki etkili isim, iki etkili makam.
Bu ikilinin Kamuran Çörtük ve saz arkadaşlarına ‘‘dava açılmaması’’ konusunda, önemli katkıları bulunduğu söyleniyor.
Oturdukları makama bakılırsa, bunu yapabilecek güçteler.
BDDK'ya kazık değil, Kargı
KAMURAN Çörtük'ün işlerine dalınca, insan çıkamıyor.
Öyle derin bir ‘‘bataklık’’ ki...
Bu ‘‘vatandaşın’’ BDDK ile ilişkilerini araştırırken, BDDK'ya atılan bir başka ‘‘kazık’’ ortaya çıktı.
Toplam 215 milyon dolarlık inşaatın 120 milyon dolarlık bölümü Bayındır ve Limak'ta.
Gerisi ise Amerikan şirketi Black-Veatch'ın.
120 milyon dolarlık Bayındır-Limak payında ise 84 milyon dolarlık kısım Çörtük'e ait.
Kamuran Çörtük buradaki payını da devretti.
Devralan kişi ise, daha önceki yazılarımda söz ettiğim, Çörtük'e bedava verilen ve Çörtük'ün para karşılığı devrettiği Beldibi TURBAN'ı alan Mehmet Cengiz.
Burada satış bedelini düşük gösterip BDDK'ya çok az bir para ödeyen Çörtük, Kargı Barajı işinde de BDDK'yı çırak çıkarmış.
Elindeki 84 milyon dolarlık işi Mehmet Cengiz'e devreden Çörtük, bu iş devir karşılığında ‘‘1 milyon dolar aldım’’ demiş.
BDDK da yemiş.
BDDK yerse yer..
Biz ise gargara yaparız...
Vergi kalkmayacak, beklemeyin
2. el taşıt araçlarının alım satımında KDV'nin kalkacağı haberiyle ilgili cumartesi günü kaleme aldığım yazıyla ilgili olarak Gelirler Genel Müdürü Akif Hamzaçebi aradı.
Hamzaçebi'nin yaptığı açıklama benim yazının içeriğini doğrular nitelikteydi.
Basında yer alan ‘‘2. elde vergi kalkacak’’ haberinin gerçeği yansıtmadığını, KDV'nin kalkıp yerine ÖTV'nin konulacağını yazmıştım.
Akif Hamzaçebi de aynen bunu söyledi.
‘‘Avrupa Birliği'ne uyum yasaları çerçevesinde nisan sonuna kadar ÖTV Yasası'nı çıkaracağız’’ dedi Hamzaçebi.
Bu durumda bazı ürünlerde KDV kalkacak, yerine ÖTV gelecek.
2. el taşıt aracında da KDV kalkıyor ve yerine ÖTV geliyor.
Hamzaçebi'ye sordum:
‘‘Peki bu kalkan KDV'nin yerine gelecek olan ÖTV tüketiciye bir avantaj sağlayacak mı? Yoksa oranlar aynı mı olacak?’’
Hamzaçebi'nin yanıtı netti:
‘‘Tüketici açısından hiçbir farklılık olmayacak. Vergi yükü aynı kalacak. KDV'de oran ne ise, ÖTV'de de o olacak. Değişmesi mümkün değil çünkü IMF'ye verilen niyet mektubunda belirtilen vergi oranları ve buna göre beklenilen vergi geliri var. Vergi yükü aynen oraya aktarılacak.’’
Yani vergi düşecek diye bekliyorsanız, daha ‘‘çooook’’ beklersiniz.
DDK, BDDK'ya baksın
BAYINDIRBANK'la ilgili davaları açmayıp, devletin paralarının uçmasına seyirci kalan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu kendini savunuyor:
‘‘Unutmadık.''
Daha kötü ya.
Unutmadınızsa, demek ki, görevi savsakladınız ya da Kamuran Çörtük'e benim bilmediğim bir nedenle kıyak yaptınız.
Şu veya bu, ortada bir ‘‘suç’’ var.
‘‘Suç’’ varsa, ‘‘suçlu’’ da vardır.
Ama hesap soran yok.
Tek umudum kaldı, o da Cumhurbaşkanı.
Dinsizin de, imansızın da hakkından bir o geliyor.
Acaba diyorum, şu Devlet Denetleme Kurulu, bir de Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'na el atar mı?
Memlekete ‘‘dolar bazında’’ onlardan daha fazla zarar veren bugünlerde pek yok da.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Spor yazarları kendi yalanlarına dayanarak yorum yapmadığı zaman.