ÖNÜMÜZDEKİ günlerde ABD’den Türkiye’ye bir ‘senato heyeti’ geliyor.
Türk dostu senatör Ed Whitfield başkanlığındaki heyetin amacı Türk Amerikan ilişkilerindeki sorunların çözümüne katkıda bulunabilecek görüşmeler yapmak.
Heyet sadece siyasilerle görüşmeyecek.
İş çevreleri ile de temas edecek.
Whitfield’ın bu Türkiye’ye ilk gelişi değil.
Daha önce de geldi ve olumlu çalışmalar yaptı.
Ancak bu kez bir ilkin gerçekleşme olasılığı çok yüksek.
Whitfield ve beraberindeki Senato Heyeti, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne de geçecekler.
Heyetin Kıbrıs’a geçmesi ‘resmi’ bir görev değil.
Ancak burada KKTC yöneticileri ile de görüşmeler yapacaklar.
Heyet Türkiye’den doğrudan Kuzey Kıbrıs’a giderek bir ilke imza atmış olacak.
Çünkü daha önce hiçbir Amerikan heyeti doğrudan KKTC’ye gitmedi.
Birkaç kez Güney’den Kuzey’e geçen düşük düzeyde ABD’li görevliler oldu ama senatör düzeyinde ve doğrudan KKTC’ye ilk kez böyle bir heyet gidiyor.
Bu ziyaret, Kıbrıslı Rumları ‘çıldırtmış’ durumda.
Dışişleri Bakanlığı vasıtasıyla ABD yönetimine mesajlar gönderip, bu gezinin yapılmamasını sağlamaya çalışıyorlar.
Şimdilik bu çağrılarına olumlu bir yanıt alabilmiş değiller.
ABD Yönetimi, Türkiye ile sorunlar yaşıyor olsa da, Annan Planı çerçevesinde Rumları tekrar masaya oturtmakta kararlı görünüyor.
Bu ziyaret de zaten bu amaçla ‘aba altından sopa göstermek’ olarak değerlendirilebilir.
Bölgesel asgari ücret
TÜRKİYE ’de anlı şanlı komisyonlar toplanıp her yıl bir ‘asgari ücret’ belirliyorlar.
Aylar süren tartışmalar, kavgalar sonucunda bir rakam belirleniyor.
Belirlenen ücretin Türkiye gerçekleri ile uzak yakın alakası yok.
Çünkü belirlenen miktar, her bölge için ayrı bir değer ifade ediyor.
Asgari ücret İstanbul’da açlık sınırının altında.
Anadolu’nun pek çok yerinde ise ‘iyi’ para.
İstanbul veya Ankara’da gecekondu kirası olmayacak olan miktar, geçen hafta gittiğimiz Çorum’da lüks konutun aylık kirası.
Büyük kentte sefalete eşdeğer olan asgari ücret, pek çok taşra kentinde ‘ciddi’ gelir.
Aslında yapılması gereken, ‘bölgesel asgari ücret’ belirlemek.
Pek çok teşvik önleminden daha geçerli, daha faydalı bir enstrüman.
Her ile, her bölgenin ekonomik gerçeklerine uygun bir asgari ücret belirlemek, ‘anlamsız ve faydasız’ teşviklerden daha ‘gerçekçi’.
Çünkü Van’daki 200 milyon İstanbul’daki 500 milyondan daha değerli.
Bunu yapmaya cesaret edecek olan, Türkiye’nin gerçeklerini görmüş demektir.
Gerçekleri görmek için göz, değerlendirmek için akıl, gereğini yapmak içinse cesaret gerekiyor.
Ermeni yurttaşlarımızdan Avrupa Birliği için destek
ERMENİ Soykırımı tartışmalarının büyüdüğü ve ‘art niyetli’ çevrelerin Türkiye aleyhtarı kampanyayı şimdilerde bu ‘soykırım iddiası’ üzerine kurdukları bir dönemde Türkiye Ermenileri, Ermeni Patriği öncülüğünde bu iddia sahiplerine bir mesaj vermeye hazırlanıyorlar.
Mesajın dili ise son derece evrensel: Müzik.
Feriköy Ermeni Ortaokulu Vakfı ve besteci Cenk Taşkan (Majak Toşikyan) organizasyonuyla 19 Eylül günü Atatürk Kültür Merkezi’nde bir konser organize ediliyor.
Konserde Ermeni bestecimiz Cenk Taşkan’ın Türkçe ve Ermenice şarkılardan oluşan repertuvarı biri Türk, diğeri Ermeni iki sanatçımız, Nükhet Duru ve Bartev Garyan tarafından seslendirilecek.
İkiliye okulun 70 kişilik Vartanants Korosu ve 40 kişilik bir orkestra eşlik edecek.
Konser için 19 Eylül tarihi özellikle seçildi.
Daha sonraki bir tarih için planlanan konser, Patrik’in önerisiyle 19 Eylül’e alındı.
Böylelikle 3 Ekim’de başlayacak AB müzakereleri öncesi, Avrupa’ya Türkiye’den ‘Biz burada dostça yaşıyoruz. Sorunumuz yok’ mesajı yollanması amaçlandı.
Konserin adı da buna uygun: Hepimizin Şarkıları.
Bakalım Türkiye karşıtları bu ‘çok sesli’ mesajı alabilecekler mi!
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Sevdiklerimizi sevmediklerimizden daha kolay bağışlayabildiğimiz zaman.