Avi dininin gereklerini yerine getiren bir Yuhadidir.
Ama İslam dininin geleneklerini de en az iyi bir Müslüman kadar bilir.
Geçen hafta arayıp, cumartesi akşamı iftara davet etti.
Cumartesi sabahı kahvaltıda telefon çaldı.
Kanal D Haber Merkezi'nden
Bülent Çöltekin ‘‘Abi birkaç dakika önce Neve Şalom Sinagogu'nun ve Şişli'de bir sinagogun önünde bombalar patladı. Çok sayıda ölü olduğu söyleniyor’’ dediğinde saat 10 olmamıştı.
Üzerime bir şeyler geçirip hemen fırladım.
Yoldan
Avi'yi aradım. İlkyardım Hastanesi'ndeydi.
Onun ve ailesinin durumunu sordum.
Hepsi iyiydi. Ama bazı arkadaşları yaralıydı. Hahambaşı'nda kesikler vardı, oğlunu ise ameliyata alıyorlardı.
‘‘İftarı iptal edelim Avi’’ dedim.
‘‘Etmeyelim’’ dedi,
‘‘Bu bombaları koyanların amacı bu. Etmeyelim.’’ ‘‘Sen bilirsin. Çok çok geçmiş olsun’’ dedim.
Yarım saat sonra aradı.
‘‘Fatih durum korkunç. Haklısın iptal edelim’’ dedi. Diğer arkadaşları da aradık.
Bir Yahudi'nin, her yıl Müslüman dostlarına verdiği iftarı bir grup fanatiğin patlattığı bomba iptal ettiriyordu.
Müslümanla-Yahudiler arasında bu topraklardaki dostluk, kardeşlik, anlayış başka hiçbir İslam ülkesinde yok.
Bu bombalar bu dostluğa duyulan kıskançlığın, nefretin bombaları.
Ve kimin koyduğunun, kimin patlattığının önemi yok.
Ama bilsinler ki, biz o iftarı yapacağız.
Ben Musevi dostlarım için gerektiğinde sinagoga gideceğim, onlar bizim cenazelerimizde cami avlusunda olacaklar.
O bombalara inat.
Terörle mücadele eden tek ülke Türkiye
CUMARTESİ günü haber kanallarındaki yorumcuları izledikçe saçımı başımı yoldum. Birkaçı hariç tamamı
‘‘işkembeden’’ sallıyorlardı.
Bilmeden yorum yapmak bizim bilmişlere mahsus.
‘‘Türkiye'nin El Kaide'nin hedefi olmasını gerektirecek bir durum yok’’ diyordu pek çoğu. Bazıları da başka hedefler gösteriyorlardı. Ortak özellikleri unvanlar vardı fakat bilgileri yoktu.
Türkiye uzun zamandan beri El Kaide'nin hedefi. Çünkü Türkiye 11 Eylül'den bu yana
‘‘İslamcı terör’’ denilen terör gruplarına en fazla darbe vuran ülke.
Gerek MİT, gerekse polis istihbarat birimleri, 11 Eylül'den bu yana El Kaide veya diğer İslamcı terör gruplarıyla bağlantılı çok sayıda teröristi ve terör yatakçısını yakaladılar.
Yurtdışındaki istihbarat kuruluşlarına çok önemli bilgiler aktardılar.
Bunların pek çoğu Türkiye'yi üs olarak kullanıyordu ve Türkiye'de eylem yapmıyordu.
Ancak dünyada teröre karşı gerçek mücadele veren bence tek ülke olan Türkiye, bunların Türkiye'de suç işleyip işlemediğine bakmadı.
Teröre bulaşmış kim varsa temizlemeye çalıştı.
Sınır dışı etti, kendi ülkesine yolladı, arandığı ülkeye teslim etti.
Bütün bunlar ortalık ayağa kaldırılmadan, bu işin propagandası yapılmadan sessiz sedasız yapıldı. Bu dönemde yakalanan, sınır dışı edilen, etkisizleştirilen terörist sayısı binlerle ifade edilecek düzeye ulaştı.
Bunun dışında Türkiye Irak'taki istihbarat bilgilerini de paylaştı.
Türkiye'nin bu terör karşıtı tavrı Türkiye'yi hedef ülke haline getirdi.
Bunun üzerine İsrail ile ilişkiler, ABD yanlısı tavır da koyulunca Türkiye hedef oldu.
Bugün dünyada terörü silah olarak kullanmayan ve terörle topyekün mücadele eden tek ülke Türkiye. Bunun bedeli ise böyle şerefli bir davada 23 can.
Üzücü ama gerçek bu.
Ensar el İslam
ABD'nin
‘‘işbilmez’’ yöneticileri terörle mücadele edeceğiz derken, Ortadoğu'da ikinci bir terör yuvası yarattılar: Irak.
Irak Savaşı sırasındaki yazılarımı hatırlayanlar, bu yazılarda Irak'a müthiş bir İslamcı terörist akını olduğunu yazdığımı da hatırlayacaklardır.
Bosna, Afganistan, Çeçenistan deneyimleriyle donanmış bir grup uzman ve bir grup yeniyetme terörist uzun zamandır Irak'ta.
Irak'taki en önemli terör grubu ise
‘‘Ensar el İslam’’.
İran gizli servisleri destekli olarak kurulan bu grup şimdilerde diğer pek çok İslami terör örgütü gibi El Kaide'nin şemsiyesi altında.
Cumartesi günü yapılan bombalı saldırının arkasında da bu örgütün bulunduğu yolunda çok bulgular var.
Irak bataklığı bakalım daha neler çıkaracak başımıza.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Milli takım teknik direktörleri çekirgelerden ders almayı akıl ettiği zaman.