Fatih Altaylı: Acemi işi bir kaza!

Fatih ALTAYLI

Ağrı Dağı Kış Tırmanışı yine can aldı. Kış tırmanışlarının zorluğuna bir de Kuzey Rotası'nın güçlü şartları eklenince tecrübeli bir dağcı ekibi bile Ağrı Dağı'nı yenemedi.

Ancak bu kaza, ardında bana göre pek çok soru işareti bırakıyor.

Çünkü kazanın oluş biçimi de, kaza sonrası yapılan açıklamalar da ‘‘Usta Dağcı’’ işi değil.

Dağda buzul tırmanışı risklidir.

Ancak dağcılar tecrübeli olunca bu risk azalır.

Buzulda dağcının iki güvencesi vardır.

Elindeki buz kazması ve ayağındaki buz ayakkabısı.

Buzulda buz ayakkabısına rağmen kayan bir dağcının tek kurtuluşu, elindeki kazmasını buza saplamaktır.

Bu anlık bir iştir. Ustalık ister. Ama İskender Iğdır gibi usta dağcılar için sıradan bir harekettir.

Fakat ne ilginçtir ki, buzul tırmanışı yapan İskender Iğdır'ın elinde kazması yoktur!

Yine bu gibi tırmanışlarda dağcılar özel iplerle birbirlerine eşit aralıklarla bağlanırlar.

Birinin kayması halinde diğerleri onu tutabilsinler diye.

Ne ilginçtir ki, İskender Iğdır'ın öldüğü kazada bu emniyet ipleri de yoktur!

Daha sonra bir televizyon kanalında Nasuh Mahruki'nin açıklamaları, şaşkınlığımı iyice artırdı.

Mahruki'ye İskender Iğdır'ın üzerinde ne gibi malzemelerin olduğu soruluyor, ekip şefi bilmiyor.

Olacak şey değil.

Sayım yapılır ve İskender'de nelerin olduğu bulunur en kötü şartla.

İskender Iğdır'da nelerin olduğu bilinmiyor, ama böylesine riskli bir tırmanışta elinde kazmasının olmadığı biliniyor.

Birbirlerine bağlı olmamalarını ise Mahruki ‘‘Yatay geçiş yapıyorduk’’ diye açıklıyor.

Yatay geçseniz, dikey de tırmansanız bağlanırsınız. Kuraldır. İkinci kez dağa çıkanın bileceği bir emniyet kuralıdır. Bunu bilmek için ‘‘Leopar’’ falan olmak da gerekmez.

Hava şartlarına göre ya yakın bağlanırsınız, ya uzak. Buzlu bölge geçilirken ekip şefi sabit travers uygulayarak ekibin zorlu yeri aşmasını sağlar.

Bunların hiçbiri yapılmıyor.

Çocukça bir kaza.

Çok acemice bir kaza bu.

Hem de çok.

Dağcılık camiası, bu kazayı çok tartışacaktır gibime geliyor.

Charlie'yi kim kurtaracak?

BİR süredir televizyon dizilerinde oynayan Charlie adında sevimli bir maymun var. Bir şempanze.

Bu hayvancık şimdi TGRT için bir dizi çekiyormuş.

Geçtiğimiz günlerde TGRT, dizinin çekimlerinden anlar gösterirken, akıl almaz görüntüler ekrana geldi.

Zavallı maymun, bir sahnede rol arkadaşı olan çocuğa sinirli bir hareket yapınca, bakıcısı olacak ‘‘hayvan’’, minik maymunu tekme tokat dövmeye başladı.

Masaların altına kaçan Charlie, bakıcısı olan pisliğin tekmelerinden kurtulamadı. Çığlık çığlığa sığınacak bir yer aradı.

Bu rezalet anı anına TGRT'de ekrana geldi.

Yok mu bu zavallı maymunu böyle alçakların elinden kurtaracak birileri.

Yoksa biz de gidip diğer hayvanı mı tekme tokat dövelim?

Harçlar kaç para?

CUMHURBAŞKANI'nın YÖK'ü, üniversite harçlarına yapılacak zamla ilgili sorularımıza ısrarla yanıt vermiyor.

Milli Eğitim Bakanı olduğu iddia edilen zattan da ses yok.

Zannederim özel üniversitelerin sahipleriyle halvet olmaktan vakit bulamıyorlardır.

Ben değil, yüz binlerce öğrenci yanıt bekliyor Kemal Gürüz Efendi!

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

İnsanların yoldan çıkmamasına değil, yoldan çıkmasına şaşırdığımız zaman.