×
Tanrının gözüyle Taksim’de savaş
Paylaş
TANRININ iki gözü olsa ve bizlere dün Taksim Meydanı’nda ‘içeride’ ve ‘dışarıda’ yaşanan yoksulluk savaşını anlatsa.
Bir gözüyle IMF ve Dünya Bankası toplantılarının yapıldığı kongre binasına dalsa, diğer gözüyle protestoculara.
Bir gözüyle dışarıdaki ‘eylemcilere’ diğer gözüyle içerdeki ‘söylemcilere’ baksa.
İşe yoksullukla mücadele adına sabahın erken saatinde meydanda toplanan öfkeli kalabalığın haykırışlarını aktararak başlasa: “Kahrolsun IMF, İşbirlikçi AKP”,
* * *
Tekrar diğer göz girse devreye.
Usulca Dünya Bankası Başkanı Robert Zoellick’in dünyanın dört bir tarafından topladığı hikâyelere dikkat kesilse.
Mesela Moğolistan’da hayvan fiyatları krizde düştüğü için ‘un ve şeker’ alamaz hale gelen çobanın açlığına, Kamboçya’da kriz dolayısıyla kapanan 48 tekstil fabrikası yüzünden işsiz kalan 62 bin kişinin çaresizliğine, Güney Afrika’da gecekonduda yaşayan verem hastası bir annenin kriz dolayısıyla ilaçlarını alamaz hale gelişine, fakat buna rağmen ölmekten değil minik kızını tek başına geride bırakarak ölmekten korktuğuna.
Eğer kalıcı tedbir alınmazsa 59 milyon insanın daha işsiz kalacağına, sadece Sahra bölgesinde 50 bin bebeğin ölümü beklediğine, krizin faturasının yoksula çıktığına...
Ve en çarpıcısı Zoellick’in ağzından dökülen şu sözler.
“Eski düzen bitti, şimdi vakit kaybetmeden, yoksuldan yana sorumlu küreselleşmeyi sağlayacak yeni kurumları yürürlüğe sokma zamanı.”
Bu arada dışarısı karışmış.
Sivil bir eylem olarak başlayan protestolar, molotofkokteylli-taşlı-sopalı bir saldırıya dönüşmüş. Sadece polis barikatları değil, yerle bir edilen vitrinler, yağmalanan dükkânlar...
Polis yerinde durur mu?
Onlar da biber gazı ve tazyikli suyla hedefi epey genişletmiş.
Savaş alanından ilk izlenimler onlarca yaralı, yüzlerce gözaltı.
Cam çerçeve inmiş bir İstiklal Caddesi...
Yoksullar için savaş dün kepenkleri indiren Taksim’de yoksulluğa yol açtı.
* * *
Bu kez kürsüde IMF Başkanı Strauss-Kahn var.
Hani şu kendisini sosyalist olarak tanımladığı halde sosyalist bir eylemcinin çakma Nike ayakkabısından kıl payı sıyıran başkan.
Almış karşısına kapitalist sistemin en önemli aktörlerini, yoksulluk ve işsizlikle mücadeleye başlamadan krizin tam olarak atlatılamayacağını anlatıyor.
Bir de uyarısı var: “2010’da pek çok ülkede işsizlik artacak, eğer eski alışkanlıklarınızdan vazgeçmezseniz, düşük gelirli ülkelerde toplumsal huzursuzluk hatta savaş bile görülebilir.” Daha ne desin?
Ama bilmiyor ki o Dünya Bankası Başkanı ile birlikte ‘içeride’ yoksulluğa karşı savaş ilan ederken, ‘dışarıda’ protestocular yoksulluk adına ona ve kurumuna savaş ilan etmiş.
Tanrının iki gözü olsa ve bizlere hem ‘içeride’ hem de ‘dışarıda’ yaşanan ‘yoksulluk savaşını’ anlatsa. ‘Eylemle’ ‘söylemin’ hiç bitmeyen savaşını...
Paylaş
