İşini bilenler, komşusunu gözetleyenler

BİRİ enerji, diğeri tekstil sektörünün en önemli oyuncusu...

Geçenlerde karşılaşmışlar, enerjici “Abi” diye hitap ettiği tekstilciye sormuş...

Haberin Devamı

“Abi bakıyorum bizim sektöre giriyorsun, yatırım kararlarını nasıl alıyorsun?”

Tekstilci abi gülmüş...

“Valla çok kolay, şirketteki arkadaşlara talimat verdim, siz nereye yatırım yapıyorsanız biz de oraya yapıyoruz...”

* * *

Şaka gibi ama değil, bire bir yaşandı bu diyalog.

Öyle Anadolu’da orta ölçekli şirket patronları arasında da değil...

Her ikisi de milyar dolarlık holding patronu...

Şirketler büyüyor ama alışkanlıklar değişmiyor.

Türkiye’de yatırımcılar hâlâ...

Bir, konjonktüre...

İki, komşusuna bakarak yatırım yapıyor.

* * *

Öyle ki arabasını, yatını, katını hatta karısını değiştiren komşuya bakarak, yatırım yapan işadamları var!

Gidin Maraş’a, Urfa’ya, Adana’ya kapasitesinin yarısını bile kullanmayan yan yana dizilmiş onlarca fabrika görürsünüz.

Kimi un fabrikasıdır, kimi iplik, kimi çırçır...

Şimdi moda santral...

1990’lı yıllarda neredeyse herkes tekstilciydi.

Az sayıda şirket bu işi ciddiye alıp kendisini dönüştürdü. Konjonktür tersine dönse de ayakta kalmasını bildi.

Bilemeyenler ne yaptı?

Hop bir de baktık hepsi turizmci...

Çünkü konjonktür turizmden yana ve iyi para kazanan komşu bu kez turizmci...

Oysa ne milyon dolarlık makine parkuru kurunca tekstilci, ne de birkaç otel yapınca turizmci oluyorsun.

Belki oldum diye “afra tafra” yapıyorsun ama ilk ters dalgada kaçacak yeni sektör arıyorsun...

* * *

Geldik 2000’lere herkes ya hastane açıyor ya da AVM.

Ha bu arada bir de konut var, bir patlayıp bir çatlayan...

Gördük ki orada da “işini bilenle” “komşusunu gözetleyen” hemen ayırt ediliyor.

Son dönem “enerji moda”, maşallah herkes enerjici, özellikle de tekstil ve turizmciler.

Ha bu arada moda kurbanları da var ama onları duyan yok.

Tam 110 milyon Euro’luk bir yatırım.

Ataköy Plus Alışveriş Merkezi...

Üç gün önce “görkemli” bir törenle açıldı.

Fakat o “görkemin” arkasında çok büyük bir “pişmanlık” var.

* * *

Projeyi hayata geçiren Delta Yatırım’ın patronu Nihat Delibalta adeta ağlıyor...

“Çok pişman olduk, bugün olsa yapmazdım, söz verdiğimiz için bitirdik. Bu para 15 senede zor döner...”

Peki arkadaş niye yaptın?

Buyurun size ‘Türkiye’de yatırım nasıl yapılır’ın cevabı...

“5 yıl önce TOKİ ile anlaştığımızda projede alışveriş merkezi de vardı. O zaman herkes AVM yapıyordu, avantajlı görünüyordu, şimdi değil. Biz başlarken metrekare fiyatları 150 doları aşıyordu, şimdi 30-40 dolar...”

* * *

O bölgede son 5 yılda neredeyse birbirine yapışık 5 tane alışveriş merkezi yapıldı.

Ne doğru dürüst sektör-lokasyon analizi, ne bir fizibilite, ne arz-talep dengesi, ne de gelecek projeksiyonu...

Tahmin edebileceğiniz gibi o bölgede bu işi ilk yapan iyi kazandı...

Sonrakiler hem kendilerini hem de ilk yapanı batırdı.

* * *

Siyaset ya da ekonomi fark etmiyor...

“Konjonktürle gelen konjonktürle gidiyor...”

Tek başına gitse yine iyi, maalesef kimi zaman işini iyi yapan rakibini de götürüyor...

Eskiden “Ev alma komşu al” derlerdi...

Hafta içi konuştuğum 30 yıllık enerjici artık “İş alma komşu al” diyor çünkü moda diye enerji sektörüne girenlere baktıkça ciddi endişeleniyor...

Sonradan pişman olacaklara duyurulur...

Yazarın Tüm Yazıları