PaylaÅŸ
Kimi zaman çaresizlikten konuşur, kimi zaman çare bulmak ya da bizatihi çare olmak için.
15 yıldır yakından tanıdığım İshak Alaton böyle biri.
Geçen hafta Referans’ta çıkan sevgili Osman Öndeş’in ‘Sammy Ofer İngiltere’de Milli Denizcilik Müzesi’nin restorasyonu için 45 milyon dolar bağış yaptı’ haberi ve enfes portre denemesi üzerine şahsi bir mektup gönderdi.
Kişisel mektupları köşemde basmak adetim değil.
Fakat İshak Bey’in çaresizlikten çare üretme bilgeliği ve ‘yeter artık uyanın’ şeklinde özetleyebileceğim dokunaklı ve samimi haykırışını sizlerle paylaşmazsam büyük haksızlık etmiş olacağım.
Antisemitizmden yabancı sermaye düşmanlığına, tarihten günümüze konu çok hassas.
Haykırışı ‘aklı ve vicdanı’ olan herkese.
Yüreği seksen küsur yıllık acı deneyimlerine rağmen hala çaresizlikten çare üretmek için çarpan bir bilge iş adamının alabildiğine şiirsel mektubunu takdimimdir.
Sevgili KardeÅŸim Eyüp,Â
Geçenlerde, Tophane'deki Modern Müze'yi gezdim.
Yoruldum.Â
Pencere kenarından rıhtıma baktım ve düşündüm. Gümrük antrepoları ve döküntü binaların sıralandığı rıhtım boyu, içler acısı bir durumda...
          ÂDeniz kenarı, ÅŸehre ve insanlara küsmüş...
          ÂÅžehrin merkezi ama, bürokrasi iÅŸgalinde... Ä°nsanları dışlamış...
          ÂBeÅŸ altı yıl oluyor, Sammy Ofer isimli bir adam, bizim Mehmet Kutman ile bir olup,
buraya milyar dolarlık bir yatırım yapacaktı...
Rıhtım canlanacak, yabancı bandıralı gemiler binlerce turist getirecek, Kapalıçarşı pazar günleri bile açık tutulup, ekonomiye katkı sağlayacaktı.
Olmadı.
Medya ile bürokrasi el ele verdiler, bu projeyi önlediler.
          ÂNeden?
Ofer Yahudi! Olmaz!
Yahudi'ye mi yedireceğiz burayı?
          ÂAradan yıllar geçti. Mezbelelik, periÅŸanlık aynen devam eder. Kaderimiz herhalde...
          ÂBugün, Referans'ta Osman ÖndeÅŸ'in yazısını okudum.
          ÂLondra'daki müzeye Ofer'in verdigi 45 Milyon Dolarlık bağışı da okudum.
          ÂAklıma Gülbenkyan geldi. Petrol zengini....
Hani kırklı yıllarda Istanbul'da bir müze yapmaya kalkışmıştı. Türkiye'de doğmuş da, hala memleketini severmiş... 1915'lere rağmen sevgisi azalmamışmış..
Akılsız adam!
          ÂAnkara'daki ''vatanseverler'' adamı sopa ile kovaladılar...
          ÂErmeni ya... Olmaz... DoÄŸuÅŸtan mundar...
          ÂO da gitti Lizbon'da müzeyi inÅŸa ettirdi.
          ÂTürkiye kaybetti, Portekiz muhteÅŸem bir eser kazandı.
          ÂGeçenlerde, basında, arka sayfalarda tek sütun ufacık bir haber vardı.
          ÂAnayasa Mahkemesi, yabancılara gayrimenkul satışını durdurmuÅŸ, yasaklamış...
          ÂYaÅŸasın! Memleket iÅŸgalden kurtuldu...
Fakirliğe ve akılsızlığa devam...
          ÂBu paranoya, bu yabancı düşmanlığı, bu gayrimüslim düşmanlığı, bu antisemitizm burada devam ettikçe, bizler bu vasatlığa mahkum insanlar olarak, hayatın kıyısında bir yerlerde kalakalırız.
Arada bir, bu topluma ayna tutup, bu önyargıların bedelini hatırlatmanızda yarar var derim.Â
Â
PaylaÅŸ