Tüm yolsuzlukların Devlette kaydının bulunduğunu vurgulayan Temizel,
"Devletten kayıtsız para çalamazsınız. Belgesiz hırsızlık olmaz. yolsuzlukların da devlette mutlaka kaydı vardır" dedi.
Yaklaşık üç saat meclis yolsuzlukları Araştırma Komisyonuna bilgi veren Zekeriya Temizel, 2000 Kasım, 2001 Şubat krizleri, el konan bankalar ve yolsuzluk iddialarına ilişkin soruları yanıtladı.
Temizel, sorular sırasında ağırlıklı olarak, ekonomik suçun
tanımlanması, yolsuzluklarla elde edilen haksız kazançlar ve yolsuzlukların önlenmesi için yapılması gereken yapısal ve yasal önlemler üzerinde durdu.
Temizel, Kasım ve Şubat krizlerinin nedenini "kamu borçlanmasına" dayandırdı.
Irak'ta savaşın sona ermesinden sonra bölgeye yönelik ilk ziyaretini gerçekleştiricek olan Fransız Dışişleri Bakanı ile başta Irak'ta yaşanan gelişmeler ile ikili ilişkiler ve Türkiye'nin AB üyeliği ele alınacak.
Edinilen bilgiye göre Abdullah Gül'le görüşme talebi Fransa Dışişleri Bakanı de Villepin tarafından geldi. Dominique de Villepin, Nisan ayı başında Brüksel'de gerçekleştirilen NATO toplantısı sırasında Gül ile yaptığı görüşmede, en kısa zamanda Ankara'yı ziyaret etme arzusunu dile getirmişti.
IRAK'IN YENİDEN YAPILANDIRILMASI
De Villepin ile Gül, bir çalışma yemeğinde, Irak'ın idari yapılanması, imarı ve bu ülkeye yapılacak insani yardımlar konusunda görüş alışverişinde bulunacaklar.
ABD'nin askeri müdahalesine karşı çıkan Fransa, Almanya ve Rusya ile birlikte, Irak'ın yeniden yapılanmasında BM'nin merkezi rol oynamasını ısrarla savunuyor. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül de, Irak'a komşu ülkelerin Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da 18 Nisan'da yapılan istişare toplantısı öncesi yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Irak'ta yeniden yapılanmasının BM şemsiyesi altında gerçekleştirmlesini istediğini söylemişti.
ERMENİ SOYKIRIMI İDDİASI
De Villepin'in ziyareti iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleşmesi açısından da büyük önem taşıyor.
Çünkü, iki yıl önce Fransız Parlamentosu'nun 1914 olaylarını Ermeni soykırımı olarak niteleyen yasayı kabul etmesi, iki ülke arasındaki ilişkilere büyük darbe vurmuştu.
SORU: ABD neden bu kadar savaş ve böyle bir güç kullanma arzusu içinde?
PEARSON: : Irak'taki rejim ve kitle imha silahları hem bölgeyi hem de ABD’yi tehdit ediyor. Bunların ortadan kaldırılması gerekiyor.
SORU: başbakan Abdullah Gül'ün barışın temini yönünde çabaları var. Türkiye, Arap ülkeleriyle ortak bir deklarasyon hazırlığı içinde. Bunu nasıl karşılıyorsunuz?
PEARSON: Biz ABD olarak bu görüşmeleri ciddiye alıyoruz. Umarız, barışa katkı sağlayacak bir sonuç çıkabilir.
SORU: BM silah denetçilerinin Irak'a ilişkin raporu temiz çıkarsa, "savaşı gerektirecek bir bulgu yok" denirse, hala savaş için diretecek misiniz?
PEARSON:
AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısının sona ermesinin ardından, parti il başkanları, Genel Başkan Erdoğan'ın başkanlığında toplandı. Erdoğan, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, iç ve dış siyasi gelişmelere ilişkin görüşlerini dile getirdi.
Kıbrıs ile ilgili gelişmelere değinen Erdoğan, Kıbrıs meselesinin ''el zayıflatan bir mesele olmaktan çıkarılması gerektiğini, bunun için de müzakereye açık olduklarını ifade ettiğini'' anımsattı.
Kıbrıs konusunda statükonun yerleşik dilini kullanmaktan yana olmadıklarını ifade eden Erdoğan, bu çerçeveden bakıldığında 40 yıldır devam eden Kıbrıs problemine bir çözüm bulmak gerektiğini söyledi.
Her iki tarafın da çözümsüzlüğü bir siyaset biçimi olarak benimsememesi gerektiğini belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
Ak Parti lideri Erdoğan'ın Avrupa Birliği çıkarması çok tartışıldı, tartışılmaya da devam ediyor. 14 ülkenin yanısıra Avrupa Birliği Parlamentosu'nu da ziyaret eden Erdoğan, Türkiye'nin 12 Aralık Kopenhag Zirvesi'nden müzakere tarihi alması gerektiğini dile getirdi.
Erdoğan, bunun için gerekçelerini de iki önemli başlıkta topladı. İlki, Türkiye'nin yapması gerekenler. Diğeri ise, AB ile müzakerelere başlayan ya da adaylığı kabul edilen 6 ülkenin gözle görülür eksiklikleriydi.
AKP lideri, temasları sırasında önce Türkiye'nin yapması gerekenleri anlattı. Demokratik hak ve özgürlüklerin genişletilmesi için Anayasa ve yasalarda yapılması gerekli değişiklikleri sıraladı. İşkenceden, yabancı vakıflara, CMUK'tan, DGM yasasına kadar hazırlanan çalışmaları ayrıntılarıyla dile getirdi.
Ancak, Erdoğan'ın sunduğu asıl dosya AB ile müzakerelere başlayan ya da adaylığı kabul edilen ülkelerin ne gibi eksikliklerinin bulunduğu çarpıcı bir şekilde ortaya konuyordu.
Erdoğan'ın "çifte standardı ortaya koymak için" sunduğu özel dosyada 6 ülkenin eksiklikleri şöyle sıralanıyor.
BULGARİSTAN:
- Polis tarafından uygulanan şiddet ve kötü muamele devam ediyor. Azınlıklar ve özellikle de Romanlar ciddi şekilde etkileniyor.
- İnsan ticaretinde önemli bir transit ülke konumunda.
Esat PALA / ATİNAAKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan Yunanistan'ın başkenti Atina'da başbakan gibi ağırlandı. Erdoğan, Atina Venizelos Havalimanı'nda Yunan Hava Kuvvetleri şeref kıtası tarafından karşılandı.
Atina'daki temasları boyuca Erdoğan ve beraberindeki heyet başbakakan protokolü muamelesi gördü. Temaslar sıcak geçti ancak bu sıcaklık açıklamalara yansımadı Yunan Başbakanı Simitis "Türkiye'nin AB'ye üyeliğini destekliyoruz ama Kıbrıs sorunu muhakkak çözülmeli" dedi. Üstelik Simitis Türkiye'yi uluslararası hukuk kurallarına uymayan bir ülke gibi gösterdi. Ege kıta sahanlığı ve diğer tarihi sorunlar Simitis'in açıklamalarında sık sık yer aldı.
Temaslar sıcak geçse de Türk heyeti Atina caddelerinden geçerken bazı Yunanlılar aynı sıcaklığı göstermedi. Bazı Yunanlılar'ın Türk basın otobüsüne küfürlü el kol hareketi yapması dikkati çekti.
Bu gezinin belki de unutulmayacak tek fotoğrafı Erdoğan ile Simitis'in başbakanlık binasından Aigli restorana birlikte yürüyerek gitmeleri oldu. İki lider samimi pozlar verdiler. Öğle yemeğinde kırmızı şarap ikram edildi ancak Erdoğan şarabı kibarca geri çevirdi.