Paylaş
“Babamın hayatı boyunca bağlı kaldığı o insanın yaşadığı yere gidecektim...”Adnan Menderes’in Çakırbeyli Çiftliği’ne...
***
Halkın önlediği bir darbenin gecesinde, önleyemediği bir başka darbenin kurbanını görmeye gidecektim.
O gece anladım ki çok daha önce gidip görmeliydim orayı...
Hem babamın anısına, hem de demokrasiye olan inancıma saygı olarak gitmeliydim.
***
Bu fikrimi Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na açtığımda, “Orası benim köyüm. Sizi ben götüreyim” dedi.
Önce şaka yapıyor sandım.Gerçekten o köyde oturuyormuş.
Hem de Adnan Menderes’in Türk siyasi tarihine geçen çiftliğinin komşusu.
BİR MENDERES FİLMİ OTLARA BÜRÜNMÜŞ BU EVDEN BAŞLAMALI
ÖĞLE yemeğinden sonra Çerçioğlu ‘topuklu efe’ halini bırakıp kamyon şoförü oluyor ve bir kamyonetin direksiyonuna geçip beni Menderes’in Çakırbeyli Çiftliği’ne götürüyor.
Çiftlik bakımsız. Her tarafında otlar bitmiş.
Bir Adnan Menderes filmi, bu hüzünlü terk edilmişlik sahnesinden başlayıp geriye o görkemli günlere dönmeli diye düşünüyorum.
Kapının üzerindeki Adnan Menderes yazısı dökülmüş, paslanmış.
Yan taraftaki konak kısmı biraz daha bakımlı ama oraya da yabani otlardan örülmüş bir hüzün ve terk edilmişlik çökmüş.
Türkiye’nin çok partili hayatının ilk başbakanı, darbeyle devrilmiş ve idam edilmiş ilk demokrasi şehidi...
Orada CHP’li bir kadın belediye başkanı ile duvarın üzerine oturup sohbet ediyoruz.
Bana geçmişin modern muhafazakârlığını ve birazdan göstereceği rakı kadehinin hikâyesini anlatıyor.
‘15 YIL BENİM PARTİMİN DE MİLLETVEKİLLİĞİNİ YAPTI’
ÖZLEM Çerçioğlu, en büyük ideallerinden birinin Çakırbeyli’de bir “Adnan Menderes ve Demokrasi Müzesi” yapmak olduğunu söylüyor.Tabii bunun Menderes’in doğup büyüdüğü konakta olması iyi olacaktı.Ancak ailenin kalan fertlerinden onay çıkmamış.CHP’li bir belediye başkanının, bir zamanlar partinin en büyük rakibi olan Menderes için bu kadar canla başla uğraşması bazılarına yadırgatıcı gelebilir.O aynı fikirde değil.“Demokrasi tarihimizin şanssız bir döneminin siyasetçisi. Bir darbenin kurbanı. Bu bölgenin yetiştirdiği bir başbakan. Ortak tarihimize mal olmuş. İstanbul’da anıtmezarı var. Doğduğu yerde müzesi yok.”Bu arada çok az insanın yapabileceği bir şeyi işaret ediyor:“Mensubu olduğum CHP’nin de 15 yıl milletvekilliğini yaptığını unutmayalım.”Menderes ailesi son seçimde CHP’yi desteklemiş.
AMERİKAN KOLEJİ MEZUNU KARŞIYAKA’DA FORVET ALTAY’DA İSE KALECİ
-TAM adı Ali Adnan Ertekin Menderes. 1899 yılında Aydın’da doğmuş. Ama nüfusunda İzmir yazıyor. Aralarında rahmetli babamın da bulunduğu İzmirlilere hitap ederken hep “Sevgili hemşerilerim” diyor. İzmir’de Amerikan Koleji’nde okumuş. İzmir’de futbol oynamış. Karşıyaka’da forvet. Altay’da kalecilik yapmış.
BAŞKAN, OY VERMEDİM AMA SENİ SEVİYORUM
MENDERES’in çiftliğinden Çakırbeyli köyüne geçiyoruz. Köyün girişindeki evlerin tamamının duvarları beyaza boyanmış. Yolları çok güzel yapılmış
Muhtar bizi köyün meydanındaki kahvede bekliyor. Birlikte oturuyoruz. Özlem Çerçioğlu’na büyük ilgi var. Son seçimde Adnan Menderes’in doğduğu bu köyde oyların yüzde 65’ini almış. Solumda oturan bir köy sakini son derece sevecen bir sesle “Başkan son seçimde sana oy vermedim. Ama seni çok seviyorum. Galiba gelecek seçimde sana oy vereceğim” diyor. Köy muhtarı sakin, güven veren bir insan. O da Adnan Menderes müzesi konusunu açıyor.
DEMOKRASİ ÇINARINDA ADI YAZILI 4 GAZETECİ
KÖY kahvesinin yanında büyük bir çınar ağacı var. 1745 yılında dikilmiş.
Adını “Demokrasi çınarı” koymuşlar.
Ağacın üzerindeki bir panoya Menderes’in doğduğu yeri ziyaret eden insanların adı yazılmış.
Bunlar arasında sürpriz isimler de var.
Mesela Cumhuriyet gazetesinden Doğan Nadi ve Nadir Nadi’nin isimlerini görüyorum.
Öteki iki gazeteci de Muammer Yaşar Bostancı ve Yavuz Donat.
Demokrasi çınarı üzerine ismi yazılacak beşinci gazeteci de ben olacağım.
Ağacın üzerinde iki de sanatçı adı görüyorum.
Hülya Koçyiğit ve Sefa Önal.
Dikkatimi çeken iki siyasetçi ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu oldu.
Seçim kampanyalarında Menderes’in adını bonkörce kullanan AKP’lilerin ne siyasetçileri, ne kendilerine yakın gazetelerin mensupları onun doğum yerine pek itibar etmemişler.
40 BİN DÖNÜM ARAZİNİN 38 BİNİNİ KÖYLÜYE DAĞITMIŞLAR
- ÇAKIRBEYLİ Çiftliği’nin arazisi Adnan Menderes’in annesinin babası Hacı Ali Bey’e Kırım Savaşı’ndaki başarılarından dolayı padişah tarafından verilmiş.
Aynı zamanda “Paşa” unvanını da almış. Adnan Menderes, 40 bin dönüm arazinin 38 bin dönümünü köylülere dağıtmış.Üzerindeki çiftlik evi 1926 da yapılmış.
1950 de yıktırılıp yerine konak inşa edilmiş.
RAKI İÇEN BİR MUHAFAZAKÂR SİYASETÇİNİN FOTOĞRAFI
KÖYÜN muhtarı ve köylülerin en iftihar ettikleri yerlerden biri çok amaçlı kültür salonları.
Aydın Belediye Başkanı yaptırmış.
Binanın giriş katı Adnan Menderes Anı Köşesi olarak hazırlanmış.
Geniş salonda sadece Menderes’e ait fotoğraflar var.
Bunlardan birinde Adnan Menderes ile Yunanistan Başbakanı Karamanlis karşılıklı rakı içerken görülüyor.
Muhtar bu resmi özellikle gösteriyor.
Özlem Hanım ise Berin Menderes’in katıldığı bir defilenin fotoğrafını çok sevmiş.
Fotoğraflara bakarken anlıyorsunuz ki, dönemin muhafazakârlık anlayışı bugünkünden çok farklıymış.
SOKAK ZEYTİNYAĞININ ÇOK GÜZEL HİKÂYESİ
AYDIN Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ve eşi Ercan Çerçioğlu ile öğle yemeği yiyoruz.
Masadaki bütün sebze ve otlar bahçelerinden.
Bu arada masaya bir zeytinyağı şişesi geliyor.
Adı “Olivefe...”
Erken hasat zeytinyağı. Bizim Akbük’teki köyümüzün zeytinyağı gibi. Yoğun ve aromalı.
Hikâyesi ise daha da ilginç.
Aydın’da şehir içindeki sokaklarda bulunan zeytin ağaçlarından toplanan zeytinlerden yapılıyormuş.
Zeytinleri toplayanlar ise mahkûmlarmış.
Bu arada Aydın’da 24 milyon zeytin ağacı varmış.
Yani kişi başına 24 zeytin ağacı düşüyormuş.
HERKESİN TUĞLA KOYACAĞI BİR MÜZE
ÇAKIRBEYLİ Çiftliği’nden ayrılırken kafamda 27 Mayıs 1960’ta başlayıp 15 Temmuz 2016 günü kapanan bir dönemin muhasebesini yaptım.
Bu 56 yıllık darbeler tarihimizdi.
Kendi kendime dedim ki...
Eğer Boğaziçi Köprüsü bugün artık “Demokrasi Şehitleri Köprüsü” ise...
İlk şehidin müzesi de Çakırbeyli’de olmalı.
TUTUKLU VE MAHKÛMLAR SAKİNLEŞTİRİCİ ALABİLİR Mİ
NAZLI Ilıcak’ın cezaevindeki şikâyetleri ile ilgili olarak Adalet Bakanlığı’ndan bir açıklama aldım.İlginç bir konuya açıklık getireceği için salı günü geniş biçimde aktaracağım.
- Mahkûmlar ve tutuklular yeşil reçeteli ilaçları alabilirler mi?
- Kadınlar koğuşundaki duşlar ne durumda?
Paylaş