Onlar fu san dai diyor biz yeni nesil zengin çocuğuna ne diyeceğiz

“FU san dai...” Muhtemelen benim gibi siz de bu kelimeleri hayatınızda hiç duymadınız, bilmiyorsunuz...

Haberin Devamı

Yeni Çin’de, “Üçüncü nesil yeni zengin çocuklarına” verilen isimmiş bu...

*

Demek ki Rusya gibi otoriter Çin yönetimi de yeni bir “zengin tipi” yaratmış...

Bu yeni zenginlerin yeni tür çocukları ortaya çıkmış...

Ve bu üçüncü nesil yeni zengin çocuklarının, kendilerine özgü davranış biçimleri, tüketim alışkanlıkları ve kültürleri doğmuş.

Onlar fu san dai diyor biz yeni nesil zengin çocuğuna ne diyeceğiz

*

Bu yılın sinema dünyasındaki en büyük gişe sürprizlerinden biri

“Çılgın Zengin Asyalılar” filmiydi.

Bir anlamda Uzakdoğu’nun yeni zengin kesimini anlatıyor.

*

Biz Türkler, yeni bir zengin sınıfının çocuklarını ilk kez 1970’lerde “Küçük Hanımın Şoförü” filminde görmüştük.

Haberin Devamı

Sonra 1980’lerde “Özal döneminin yeni nesil çocukları” geldi.

Şimdi ise ilk defa “Muhafazakâr yeni nesil zengin çocuğu” tipinin yükselişine tanık oluyoruz.

*

Onlar için henüz bir kavram bulamadık.

Onların filmleri de yapılmadı.

Ama tarih ve sosyoloji bize gösterdi ki...

Para gelince “yeni nesil zengin çocuğu” da mutlaka geliyor.

Yani onu da romanda, filmde, günlük hayatta göreceğiz...

Onlar fu san dai diyor biz yeni nesil zengin çocuğuna ne diyeceğiz

BU SAHNEYİ GÖRMEK İÇİN 55 YIL BEKLEDİM

1963 yılında İzmir’e gelen ilk jukebox’ta (müzik kutusu) Beatles’ın “Love Me Do” şarkısını dinlediğim an hayatım değişti.

Genç insanın zihninde bir devrimin gerçekleştiğini, kendi kişiliğimde yaşayarak gördüm.

Onları canlı olarak sahnede seyretmek için neler vereceğimi size anlatamam.

*

Ne yazık ki Beatles çok kısa sürdü... 1962’de başladılar, 1970’te dağıldılar...

Benim onları görecek imkânlara sahip olma noktasına gelmem ise çok uzun zaman aldı...

*

Sonra onların ikisi öldü...

Onlar fu san dai diyor biz yeni nesil zengin çocuğuna ne diyeceğiz

Ve sonunda 7 Ekim 2016 akşamı, Paul McCartney’i Desert Trip konserlerinde sahnede gördüm.

Ama artık tek başınaydı...

*

Haberin Devamı

Önceki akşam Londra’da O2 Arena’daydım. Bu defa konserin sonunda benim için olağanüstü bir sürpriz vardı.

Paul McCartney “İki konuğum var” dedi.

Önce Rolling Stones’un gitaristi Ronnie Wood geldi.

Bir Beatles üyesini bir Rolling Stones üyesi ile aynı sahnede görmek bir şanstır tabii...

*

Ama önceki akşam daha büyük bir şansım varmış.

İkinci konuk Beatles’ın davulcusu Ringo Starr...

Böylece 55 yıl sonra, tam olmasa da yarım Beatles’ı sahnede görmek ve gençliğimin “Get Back”ini sahnede canlı izlemek....

*

Sırf bunun için Londra’ya gitmeye değerdi...

‘LET IT BE’ ŞARKISI NEDEN BU KADAR COŞKU VERDİ

Onlar fu san dai diyor biz yeni nesil zengin çocuğuna ne diyeceğiz

PAUL McCartney özellikle iki şarkıyla salonda büyük bir coşku yarattı.

Haberin Devamı

“Let It Be” ve “Hey Jude”...

Özellikle “Let It Be”yi dinlerken şunu düşündüm.

“Bırak ne olacaksa olsun, nereye varacaksa varsın” anlamına gelen bu cümle bugün bizi niye bu kadar etkiler?

Galiba, siyasetin “yeni Vandalizme” dönüştüğü bir çağda bu sözler hayal kırıklığına uğramış insanların ortak hissiyatını anlatıyor...

“Let It Be”...

Bırak ne olacaksa olsun, nereye varacaksa varsın...

Çünkü bu cümlenin arkasında hep bir umut var...

Nasıl olsa bu da geçecek...

 

Yazarın Tüm Yazıları