Paylaş
Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun deyişiyle, “Azeri kardeşlerimizin onuruna emanet ettiğimiz” Bakü’deki Türk şehitliğini. Ağlayarak gezdikten sonra şu satırları yazmışım:
* * *
“1918’de Bakü’yü kurtaran Osmanlı Kafkas Ordusu’nun şehitleri için yapılmış.
Bizim Genelkurmay yaptırmış.
Bu şehitlikte ayrı ayrı mezarlar yok.
Fotoğraf da yok.
Müslüman bir ülkenin şehitliğinden çok Amerikan Ordusu’nun Arlington’daki askeri mezarlığını hatırlatıyor.
Onun kadar sade, onun kadar basit.
Ama etkileyici.
Upuzun beyaz bir mermer tahayyül edin.
Üzerinde yan yana dizilmiş küçücük ay-yıldızlar.
* * *
Hilal yukarı doğru bakıyor ve tam ortasında yıldızı var.
Onun hemen altında da şehit düşen Osmanlı askerlerinin isimleri.
Bir baştan ötekine bu isimleri okuyorum.
Altında doğdukları yer yazılmış.
Manisa, Trabzon, Muş, Malatya, Nablus, Kudüs, Bosna, Kırcaali, Şumnu, Manastır, Kahire...
Ve daha birçok yer ismi.
Doğum yerleri, size adeta Osmanlı İmparatorluğu’nun haritasını çiziyor.
Ölüm yerleri ise birbirine çok yakın.
“Bakü civarı” veya Azerbaycan’ın bir başka yeri.
Nuri Paşa komutasındaki Osmanlı Ordusu 1918’de Azerbaycan’a girerek, Bakü’yü Ermenilerden kurtarmış.”
* * *
O şehitlikten Türkiye’nin Bakü Büyükelçiliği binasına gitmiştim.
O anı da şöyle yazmışım:
* * *
“Büyükelçiliğimizin halen kullandığı binadan adımımızı attığımızda sağdaki duvarda bir tablo dikkatimizi çekiyor.
Nuri Paşa’nın Kafkas Ordusu’nun Bakü’ye girişini gösteriyor.
Caddede Osmanlı zabitleri atlarının üzerinde dimdik resmi geçit yapıyor.
Önünden geçtikleri binanın balkonunda ise Osmanlı paşaları var.
Bu tablo bana Atatürk ordularının İzmir’e girişini hatırlattı.
Zaten Bakülüler şehirlerini İzmir’e benzetiyorlar.
Şehrin en güzel parkı da İzmir Parkı adını taşıyor.
Uçağımız Bakü Havaalanı’ndan havalanırken aklım hâlâ o şehitlikteydi.
O şehitlikte ve yan yana dizilmiş o meçhul isimlerin doğum yerlerinden oluşan büyük haritada.
Hepsi nur içinde yatsınlar...”
* * *
Şimdi o şehitliğin üzerindeki Türk bayrağı indirildi.
Neye misilleme olarak?
Türkiye-Ermenistan maçında sahaya Azeri bayrağının sokulmamasına misilleme olarak.
Tezada bakın.
Ermenistan maçına misilleme olarak, Bakü’de Ermenilere karşı savaşta ölen Türk askerinin başucunda dalgalanan bayrak indiriliyor.
Oysa kanlı bıçaklı olduğumuz ülkelerdeki şehitliklerimizde Türk bayrağı dalgalanmaya devam ediyor.
Derler ya, kardeşin kardeşe öfkesi başkadır.
Hele hele, hayal kırıklığına uğramış, ihanete uğradığına inanmış kardeşin öfkesi hiçbir şeye benzemiyor.
* * *
Oysa ihanet falan yok.
Türkiye çevresindeki öfke halelerini yıkmaya uğraşıyor.
Bu yolla Azerbaycan’a çok daha yardımcı olacağına inanıyor.
Ortada bir yanlış anlama varsa, tepkileri böylesine ortak ve şanlı semboller üzerinden değil, başka şeyler üzerinden göstermek lazım.
Şehitlik üzerinden siyaset ne Azeri kardeşlerimize, ne bize yakışır.
O bayrağı hep birlikte yine göndere çekmeliyiz.
Osmanlı’nın kurduğu devleti ikiye böldük.
Hiç olmazsa milletimizi bölmeyelim.
Paylaş