Kerinçsiz bulundu, sıra Egesel’de

TÜRKİYE’nin nereye götürülmek istendiğini çok açık, çok net görmek mi istiyorsunuz...
Türkiye’ye zorla giydirilmek istenen “başkanlık rejimi”nin ne olacağı hakkında fikir sahibi olmak istiyor musunuz...
Saray avukatının Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni hakkında yaptığı suç duyurusuna bakın, bu ülkenin 21’inci yüzyılda nereye götürülmek istendiğini açıkça göreceksiniz...

* * *

Bu başvuru bir hukuk skandalıdır...
Türk hukuk teamülünün yerle bir edildiğini gösteren delildir.
Saray’ın yargıya nasıl baktığını, bu ülkeye nasıl bir adalet sistemi getirmek istediğini gösteren suçüstü belgesidir.

* * *

Avukat, suç duyurusunda bulunuyor..
Bulunabilir... Hakkıdır.
Her vatandaş yapabilir bunu.
Ama yaptığı başvuru sıradan bir şey değil. Çünkü arkasında, Cumhurbaşkanı’nın, giderek ülkenin bütün kurumlarına yayılan baskıcı ve otoriter gücü vardır.

* * *

Cumhurbaşkanı’nın avukatı, arkasına aldığı bu kudretle, sadece suç duyurusunda bulunmuyor.
Aynı zamanda, savcıya talimat veriyor...
Kendini hem savcı, hem hâkim yerine koyup, “Ağırlaştılmış müebbet hapis verilmesi” talimatı veriyor.
Yani kendini hem savcı hem hâkim yerine koyup iddianameyi yazıyor.

* * *

Evet kurulmak istenen başkanlık sisteminin kafa yapısı budur.
Anayasa’yı tanımıyorlardı, Meclis’i bekleme odasına göndermişlerdi, şimdi tarafsız yargıya talimat vererek yazacağı iddianamenin ne olacağını dikte ettiriyorlar.

* * *

Merak ediyorum...
Bu ülkenin dürüst savcıları, hâkimleri kendilerine ne yapmaları, hangi cezayı vermelerini telkin edecek kadar pervasızlaşan bu anlayış karşısında ne hissediyor....

* * *

Geçenlerde Hürriyet’in genel yayın yönetmeni için suç duyurusunda bulunan kişi için “Bir Kerinçsiz’leri eksikti, onu da buldular” diye yazmıştım.
Şimdi merak ediyorum.
Acaba bu ara rejimin “Altay Ömer Egesel’leri ve Salim Başol’ları” kimler olacak...

* * *

Genç arkadaşım...
Sen Altay Ömer Egesel ve Salim Başol kimdir bilmeyebilirsin...
27 Mayıs darbesinin savcısı ve hâkimidir...
Google’a bakarsan bir fikir sahibi olabilirsin...

Biz altın tuvaleti tartışırken Başkan Obama ne karar aldı

SURİYE’de muhalifler için güvenli bölge yaratılması konusunda her gün bir haber okuyoruz.
Esad’ı devirip, Şam’da namaz kılma hayali ile yanıp tutuşan Ankara’ya bir iyi, bir kötü haberim var.
-İYİ HABER: Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama, bir güvenlik koridoru açmaya karar verdi.
-KÖTÜ HABER: Bu güvenlik koridoru, Suriyeli muhalifler için değil, “kral kelebekleri” için açılacak.

* * *

Kral kelebekleri Kuzey
ve Orta Amerika’da görülen bir tür.
Son yıllarda milyonlarcası nedeni bilinmeyen bir şekilde ölüyor. O nedenle kaybolma tehlikesi altında bulunan türler listesine alındı.
Bu kelebekler her yaz sonu Meksika’dan Amerika ve Güney Kanada’ya göç ediyorlar.
En büyük kayıp göç sırasında oluyor. Çok ilginç, bu kelebekler göç sırasında ürüyorlar.
Birinci kuşak göçe başlıyor, yolda yumurtluyor, larvalar çıkıyor, kanatları kuruyunca, içgüdüsel bir şekilde göçe devam ediyor. Yani birinci kuşak göçe başlıyor, üçüncü kuşak bitiriyor.

* * *

En büyük kayıp bu göç sırasında oluyor.
Onun için Başkan Obama devreye girdi ve kral kelebekleri için güvenli bir koridorun açılması talimatını verdi.
Ankara için kötü ama kral kelebekleri için harika bir haber...

* * *

Anlayacağınız Beyaz Saray’da altın tuvalet tartışması yok ama orada altın bir yüreğin bulunduğu kesin...

Bu cumartesi maçı seyredecekseniz futbolcuların ayaklarına iyi bakın

BU cumartesi Berlin’de oynanacak Avrupa Şampiyon Kulüpler final maçını seyredecekseniz, futbolcuların ayaklarına dikkatle bakmanızı tavsiye ederim. Çünkü Adidas firması bu maçta yeni bir ayakkabı ve kramponu ilk defa sahaya çıkaracak.
Şirket FIFA depreminin artçı dalgalarını göğüslemeye çalışıyor.
Ayrıca çok zor bir kararla karşı karşıya. 2030 yılına kadar FIFA ile sponsorluk anlaşması var. Bu konuda nasıl bir politika izlemesi gerektiğini tartışıyor.
Zürih’te FIFA yöneticilerinin tutuklanmasından sonraki 48 saat içinde, Adidas firması hakkında atılan olumsuz tweet’lerin sayısı 300 kat artmış.

* * *

Ama asıl sorunu, geçen yıllara kadar dünyada krallık tahtında oturduğu futbol spor eşyası pazarının sallanması.
Karşısında Nike gibi çok güçlü bir rakip var. Nike’la oynadığı play-off’larda ilk mağlubiyetini Brezilya’daki son dünya kupasında aldı. Bu kupada Nike’ın giydirdiği milli takım sayısı, ilk defa Adidas’ınkini geçti. Buna ev sahibi Brezilya takımı da dahildi.

* * *

Bu arada geçen yıl futbol malzemesi satış gelirlerinde de Nike, Adidas’ı yakaladı.
Her iki şirketin yıllık futbol malzemesi satış geliri 2.3 milyar doları buldu.
Diyeceğim, bu cumartesi yeşil çimler üzerinde sadece iki takımın maçını değil, iki firmanın krampon maçını da seyredeceğiz.

NOT: Dünkü yazımda USA Today gazetesinin genel yayın yönetmeninin adı yanlış yazılmış. Doğrusu David A. Callaway olacak. Sizden ve David’den özür dilerim.