İdamlık iki filin hikayesi

Birinin adı ‘Baby’, ötekininki ‘Nepal’. İkisi de dişi. İkisi de 40 yaşın üzerinde. Yıllarca ‘Pinder’ isimli sirkte çalışmışlar. Sonra emekli olup, Fransa’nın Lyon şehrine yerleşmişler. Mutlu bir emeklilik hayatı beklerken, aniden hayatları altüst olmuş. Mahkemeye düşmüşler. Fransa şimdi mahkemenin onlar hakkındaki kararını bekliyor....

Haberin Devamı

Baby ve Nepal iki fil.
40 yaşına kadar sirkte çalıştıktan sonra emekliye ayrılıp, Lyon Hayvanat Bahçesi’ne yerleşmişler.
Her şey, Brigitte Bardot Vakfı’nın, geçen aralıkta yaptığı bir açıklamayla ortaya çıktı.
İki dişi fil, 11 Aralık günü bir mahkeme tarafından ölüme mahkûm edilmişlerdi.
Mahkûmiyet nedenleri işledikleri bir suç falan değildi.
İki fil, ne insanlara saldırmış, ne başka hayvanlara zarar vermiş ne de başka kötü bir şey yapmıştı.
Tek suçları ‘tüberküloz’ olmaktı.
Fransa Noel’i kutlamaya hazırlanırken, Brigitte Bardot, Fransa hükümetine şu mesajı veriyordu:
“Bu iki fili öldürürseniz, Fransa’yı terk eder, Rusya vatandaşı olurum.”
Aynı anda hayvan dernekleri de harekete geçmişti.
Gérard Depardieu olayından sonra ikinci bir vatandaşlıktan çıkma olayı başlıyordu.
Peki, bir fil tüberküloz olursa ne olurdu?
Antibiyotiklerin bu kadar geliştiği bir çağda, bu hayvanlar tedavi edilemez miydi?
Ayrıca kime zararı olabilirdi?
İşte bu sorularla birlikte müthiş bir hayvan hikâyesi başladı.

Haberin Devamı

/images/100/0x0/55ea6019f018fbb8f87bde77

BİR FİLİN TÜBERKÜLOZ OLDUĞUNU NASIL ANLARSINIZ

Tüberküloz fillerde rastlanan bir hastalıktı.
Ancak iki ilginç özelliği vardı.
Birincisi, fillerde tüberkülozun tam teşhisi çok zordu.
Hatta, hayvan ölmeden tam teşhis koymak neredeyse imkânsızdı.
Nitekim veterinerler, tüberkülozdan şüpheleniyorlardı.
“Şüphe üzerine hayvan öldürülür mü?” diyeceksiniz ve haklısınız.
Daha doğrusu haklı olsanız da veterinerlerin şöyle bir gerekçeleri var:
Fillerdeki tüberküloz, başka hayvanlara da bulaşabiliyor.
Daha da kötüsü, insanlara da bulaşabiliyor.
Bu durumda, şüphe, alınması güç bir risk ortaya çıkarıyor.
Lyon Belediyesi ve veterinerleri, “Biz bu riski göze alamayız” diyorlar.
Çünkü yarın bir gün şehirde bir çocuk tüberkülozdan ölürse, bunun sorumlusu, şehrin sağlık yetkilileri ve yöneticileri olacak.
O nedenle, Lyon’daki resmi erkân “Biz bu sorumluluğu alamayız” diyor.
Bir tehlike daha var: Hayvanlar öldürülmediği takdirde, bakıcıları da risk altına giriyor.

Haberin Devamı

SİRK MÜDÜRÜ, CUMHURBAŞKANI HOLLANDE’A FİL DİLEKÇESİ VERİYOR

Çözüm o kadar kolay değil.
Olay Lyon dışına taşmış vaziyette.
Brigitte Bardot çok güçlü bir karakter. Bütün dünyada etkili.
Çok güçlü ve etkileyici bir açıklama yapıyor:
“Böyle alçakça bir şey yaparsanız, Rusya’ya başvurarak vatandaşlık isteyeceğim.”
Olay çoktan Fransa’yı bile aşıp, dünyanın meselesi haline gelmiş durumda.
Lyon Belediyesi, çözüm için iki filin sahibi olan Pinder sirkine başvuruyor.
“Hastalıklı hayvanlarınız halk sağlığını tehdit ediyor. Bunları geri alın” diyor.
Ancak sirkle, hayvanat bahçesi arasında bir kontrat var. En az bir yıl beklemeleri gerekiyor.
Sirkin sahipleri, bu cevabı verdikten sonra Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’a bir mektup yazarak, “Sizin bilgeliğinize sığınıyor ve bu feci kararın ertelenerek, iki fil için af çıkartmanızı diliyoruz” diyor.
O gün internette açılan bir imza kampanyasına 24 saatte 15 bin kişi imza atıyor.
İş bu noktaya gelince Rhone bölgesi valisi, Sağlık Bakanlığı’na da danışarak, 17 Aralık günü, bir karar çıkarıp, infazı durduruyor.
Bunun amacı, sirk sahibine, bir üst mahkemeye başvurması için zaman tanımak.

Haberin Devamı

/images/100/0x0/55ea6019f018fbb8f87bde79

CUMHURBAŞKANI İKİ FİLİ AFFETMEYİ REDDEDİNCE DANIŞTAY’A GİDİYOR

Sirk sahipleri, 2 Ocak 2013 günü Fransa Danıştayı’na başvurarak daha önceki mahkemenin aldığı kararı bozmasını istiyor.
Peki ama bu günün tıbbı bu hayvanları tedavi edemez mi?
Sirk sahibine göre kesinlikle tedavi edilebilir.
Ancak veterinerlerin bir bölümü aynı fikirde değil.
Teşhis çok zor. Çok uzun süre alıyor.
O nedenle şüphe durumunda bile risk alınmıyor.
Evet, eldeki imkânlar tedaviyi mümkün kılabilir.
Ne var ki, fillerdeki virüs zaman içinde direnç kazanmış.
Başka hayvanlara ve insanlara geçme riski de var.
Bütün bunlar olup biterken 8 Ocak günü Elysee Sarayı’ndan acı bir haber geldi.
Cumhurbaşkanı Hollande, sirk sahibinin af başvurusunu reddetmişti.
Cevabı kesindi: “Adalet yolunu izlesin… Adalet kararını vermişse, hükümetin yapacağı bir şey yoktur.”
14 Ocak günü Brigitte Bardot Vakfı’na da bir mesaj gönderdi ve incelemenin derinleştirilmesini istediğini söyledi.

Haberin Devamı

DEAD ELEPHANT IS WALKING AMA...

Şimdi bütün gözler Lyon’da.
Herkes Danıştay’dan gelecek kararı bekliyor.
Baby ve Nepal’e gelince...
Onlar haklarındaki bu tartışmadan habersiz, Lyon Hayvanat Bahçesi’ndeki emeklilik hayatlarına devam ediyor.
ABD’de idam mahkûmları, elektrikli sandalyeye veya gaz odasına götürülürken, görevlilerden biri “Dead man walking” (Ölü adam yürüyor) diye bağırıyor.
Lyon’da henüz kimse “Ölü filler yürüyor” diye bağırmıyor.
Daha doğrusu bağıramıyor…
Çünkü 21’inci yüzyıldayız…
Ve artık hayvanların da hakları ve güçlü lobileri var.

Yazarın Tüm Yazıları