Gerçek ‘Yeni Türkiye’nin ilk aile fotoğrafı bu olmalı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yarınki mitinge katılacağını açıkladığı sırada İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu bana tam şu cümleyi söylüyordu:

Haberin Devamı

“Cumhurbaşkanı darbe girişiminden sonra benimsediği bu tutumu sürdürürse hepimiz onu desteklemeliyiz...”

 

***

 

İzmir Belediye Başkanı’ndan bu sözleri duymak çok iyi geldi bana...

 

“Sizinle aynı düşünüyorum” dedim.

 

***

 

İşte tam o sırada, başkanın yardımcısının telefonuna Kılıçdaroğlu’nun katılma kararı düştü.

 

Şimdi size o an hissettiğim şeyleri hiç sansürsüz aktarıyorum.

 

Gözümün önüne o kürsü geldi.

 

Haberin Devamı

Türkiye’de halkın yüzde 85’inin oyunu temsil eden 3 siyasi partinin genel başkanları.

 

Binali Yıldırım, Kemal Kılaçdaroğlu ve Devlet Bahçeli...

 

Keşke Selahattin Demirtaş da o kürsüde olsaydı diye düşündüm.

 

***

 

Onların yanında, Anayasamıza göre devletimizin tepesindeki, partisiz ve partiler üstü Cumhurbaşkanı...

 

***

 

Bugünkü Anayasamızın çizdiği ideal tablo bu...

 

Unutmayalım, bu ülkenin tarihinde ilk defa böyle bir tabloyu seyredeceğiz yarın.

 

***

 

Paramparça olmuş, darmadağın hale gelmiş, her birinin eli ötekinin yakasındaki bir ülkeden,

 

Anayasa’nın öngördüğü ideal tabloya...

 

***

 

İnanıyorum ve inanmak istiyorum ki, kurtuluşumuzun ilk aile fotoğrafı bu olacaktır.

 

***

 

Haberin Devamı

Tabii ki darbecinin de ikinci hüsran günü...

 

YARIN KENDİMİ CUMHURBAŞKANI’NIN YERİNE KOYMAYA ÇALIŞACAĞIM

 

- 14 Temmuz günü, kutuplaşmış bir ülkenin Anayasası neredeyse fiilen ilga edilmiş bir devletin başıydı.

 

- O gece kendisinin ve ailesinin hayatına kasteden alçakça bir saldırının hedefi olmuştu.

 

- Yarın sabah, bu ülkenin yüzde 51 oyunu almış Cumhurbaşkanı olarak o kürsüye çıkacak.

 

- Ama ilk defa bütün “cumhurun başı” olarak konuşacak.

 

- Ülkenin tamamının oyunu almış partiler yanında olacak.

 

Düşünüyorum...

 

14 yıl bu ülkeyi yönetmiş bir lider olarak hangisi daha güzel bir duygudur.

 

Hep tartışılan bir siyasetçi olarak yaşamaya devam etmek mi...

 

Haberin Devamı

Yoksa bütün bir ülkenin sevgisini ve desteğini kazanmış Cumhurbaşkanı olarak herkesi kucaklayacak yeni bir hayat mı...

 

Çok arzu ederim ki, Cumhurbaşkanımız yarın o sahnede bu duygu muhasebesini yapsın.

 

HAZIR OLUN, O EFSANE EVDEN HARİKA ŞARKILAR GELİYOR

 

BU evin hikâyelerini kim bilir kaç defa okumuştum.

 

Bana hep harika bir Sartre-Beauvoir aşkını hatırlatmıştır.

 

***

 

Müzik dünyasına biraz girmiş her insan, o ev hakkında mutlaka bir hikâye dinlemiştir.

 

Gerçek ‘Yeni Türkiye’nin ilk aile fotoğrafı bu olmalı

 

Sezen Aksu-Onno Tunç aşkının dekorudur Etiler’deki o ev.

 

***

 

İşte o eve cuma günü ilk defa girdim...

 

Tek katlı küçük bir ev. Dışı kırmızıya boyanmış.

 

Onno Tunç bildiğimiz harika Sezen şarkılarının bir bölümünü bu evde yazmış.

 

Haberin Devamı

Aşkın en tutkulu günleri de, en kıskanç günleri de bu evde, bu mahallede yaşanmış.

 

Onno Tunç öldükten sonra Sezen Aksu bu evi satın almak istemiş.

 

Ev sahibi de en az Sezen Aksu kadar hatıralarına sadık bir kadınmış.

 

Satmamış.

 

Ama hep Sezen’e ve arkadaşlarına kiralamaya devam etmiş.

 

Levent Yüksel bir süre o evde yaşamış.

 

***

 

Son olarak Sezen harika şarkısı “Unuttun mu Beni”yi o evde kaydetmiş.

 

Şimdi o evde çok sevdiğim gencecik bir sanatçı çalışıyor.

 

Evi Yalın kiralamış ve stüdyo olarak kullanıyormuş.

 

Perşembe bütün öğleden sonramı o evde geçirdim.

 

Genç, sempatik ve güzel insanlarla birlikte müzik dinledik.

 

İşte bu harika evden şimdi harika bir albüm geliyor.

 

Haberin Devamı

Yalın yeni albümünü tamamlamış.

 

Yamaha monitörlerle bu CD’nin son halini dinledik.

 

YALIN’A HİÇ DÜŞÜNME BU ALBÜMÜ HEMEN ÇIKAR DEDİM

 

YALIN, perşembe sabahı arayıp “Siz iletişimcisiniz. Bir şey danışmak istiyorum” dedi...

Gerçek ‘Yeni Türkiye’nin ilk aile fotoğrafı bu olmalı
 

Yeni albümünü hazırlamış ama şu darbe günlerinde çıkarıp çıkarmama konusunda tereddütlüymüş. “Ben bir saniye düşünmeden cevap veriyorum, sen de bir saniye düşünme hemen çıkar” dedim. Güzel şeylere ihtiyacımız var. Kendimize ait adalarda, bizi mutlu edecek şeylere.

 

DARBE GÜNLERİNDE ALATURKA RİTİM Mİ ALAFRANGA RİTİM Mİ

 

İKİNCİ sorusu, çıkış şarkısıyla ilgiliydi.

 

Aday iki şarkı var.

 

Önce onun favorisi olan “Tatlıyla balla” ile başladık...

 

Çok güzel bir şarkı...

 

Batılı bir ritmi var ve şu nakarat daha ilk anda akılda kalıyor: “Eriğe tuz gibi, yarama buz gibi bir sen lazım...”

 

Yalın’ın son zamanlarda reklam kliplerinde gördüğümüz çok tutulan tarzının harika bir örneği...

 

Ama dağıtımcıların ve profesyonel plakçıların tercihi “Kader ne söylüyorsa” adlı şarkısıymış...

 

***

 

“Benim görüşüm de profesyonellerinki ile aynı” dedim. İnsanı anında dans etmeye çağıran bir şarkı.

 

Farklı, ritmi harika, modernite ile alaturkayı çok iyi harmanlamış.

 

Bence içimizin iyice karardığı şu günlerde, yaz aylarını uzatacak, sonbahara güzel geçiş yapacak harika bir şarkı.

 

Kararı kendisi verecek.

 

Darbe günlerinde alafranga bir ritim mi yoksa alaturkayı mı seçecek ben de merak ediyorum.

 

FAVORİM BU BALAD

 

AMA tabii Yalın denince benim aklıma ilk gelen yumuşak baladlar.

 

CD’de “Nöbetçi geceler” diye bir şarkı var ki, eminim uzun gecelerde hepimize çok yardımcı olacak.

 

Hiç şüphem yok çıktığında bu albümdeki şarkıları çok seveceksiniz.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları