Paylaş
BİR şey dikkatinizi çekti mi? Bu yıl müthiş bir ramazan geçiriyoruz. Yıllardan beri ilk defa Anadolu'dan oruç tutmayanlara baskı yapıldığı haberleri gelmiyor.
Televizyonlarımızda, basınımızda İslam dininin birçok yanı özgürce tartışılıyor.
TABULAR BİLE
Bazı akşamlar televizyonlardaki dini tartışmaları şaşkınlıkla izliyorum.
Çok değil bundan üç beş yıl öncesine kadar tabu diye bildiğimiz birçok konu rahatça tartışılabiliyor.
Çeşitli kurumların ve kişilerin düzenlediği iftarlarda, birbirleriyle görüş farklılığı olan insanlar bir araya geliyor.
Bu iftarlara Türkiye'nin Ermeni, Musevi ve Rum vatandaşları katılıyor.
Ramazan ayı içinde Hıristiyan dünyasının ‘‘Aziz’’ mertebesine yükselttiği bir papası için İstanbul'da törenler düzenleniyor.
Buna Türk Diyanet İşleri Başkanı katılıyor.
Camilerimiz teravih namazlarında dolup taşıyor.
Bundan beş altı yıl önce yılbaşını kutlamak isteyen insanlara yapılan baskıları hatırlıyorum.
Bazı kendini bilmez fanatik kişi ve örgütlerin estirdiği terörü düşünüyorum.
Türkiye çok mesafe kat etmiş.
Kimse kimseye müdahale etmiyor, kimse kimseyi şu veya bu şekilde suçlamıyor.
SİHİRLİ BİR EL
Sanki sihirli bir el topluma dokundu ve benim çocukluğumun o barışçı, sakin ramazanlarına dönüldü.
Acaba bunun sihiri nedir?
Ne oldu da birden böyle huzurlu ve stressiz bir ramazan geçirmeye başladık.
Aslında olağanüstü bir şey yok.
Ramazana ilgide bir azalma yok.
Camiler yine dolup taşıyor.
Oruç tutan insan sayısı azalmıyor, tam aksine artıyor.
Öyleyse ne oluyor?
Teşhisim şu:
Türkiye, aslına dönüyor.
Din, kendisini siyasete alet etmek isteyen fanatik ve istismarcı çevrelerin elinden kurtuluyor.
Yani Türkiye'de din ve ibadet özgürleşiyor.
Ramazanları kavga, dövüş ve baskı ortamına dönüştüren fanatikler etkilerini kaybetmeye başladılar.
Çünkü Türk halkı onlardan yoruldu.
Onları arasından atmaya başladı.
O üç beş kişilik azınlıkları ile toplumu birbirine düşürmelerine artık izin vermemeye başladı.
Maraza çıkaran bu fanatik azınlığı tecrit etmeyi, kendi dışına atmayı başardı.
FANATİZMİ TECRİT
Evet olay bu...
Hiç şüpheniz olmasın, halkın fanatikleri tecrit süreci siyasette de kendisini gösterecektir.
Zaten göstermeye başladı bile.
Din istismarcılarının eli, ramazandan sonra siyasetten de çekilecektir.
Ve Türkiye gerçek anlamda demokratikleşme sürecine o zaman girecektir.
Bakmayın siz öyle Türkiye'de özgürce ibadet olmadığını söyleyenlere.
Türkiye'de isteyen herkes ibadetini en özgür şekilde yapabilmektedir.
Dünyanın hiçbir Müslüman ülkesinde Türkiye'deki kadar çok cami yoktur.
Bu ülkede fanatiklerin dediğinin aksine, laiklik özgürce ibadetin güvencesidir.
O nedenle bu ramazanın böyle büyük bir huzur içinde geçmesine çok seviniyordum.
Geçen hafta sonuna kadar böyle düşünüyordum.
ONLARI DA AŞARIZ
Bunun sosyolojik nedenini bulmaya uğraşıyordum.
Ama bu ülkeye bu huzuru çok görenler var.
Geçen hafta sonunda itibaren o azınlığın bıraktığı boşluğu şimdi başkaları doldurmaya aday.
Bir yandan gereksiz af kanununun yarattığı sıkıntıyı yaşıyoruz.
Öte yandan iyice sıkıntı vermeye başlayan bir F tipi cezaevi olayıyla karşı karşıyayız.
Şimdi bunlar ramazanımızı berbat etmeye uğraşıyorlar.
Ama merak etmeyin, bu ülke onları da aşacaktır.
Paylaş