Paylaş
JAPON mühendisin, kopan bir halatı onuruna yediremeyip intihar ettiği günün ertesinde çok ilginç bir şeyi öğrendim.
Tam tarihini bilmiyorum.
Japon İmparatoru, Enver Paşa’ya 40 cm uzunluğunda bir bıçak hediye etmiş.
* * *
Önce kılıfından başlayayım.
Kabzasında bir sülün kabartması var.
Ucunda derede çamaşır yıkayan veya balık ağı çeken bir kadın kabartması bulunuyor.
Bıçağa gelince...
Sapı, ne olduğunu tam çıkaramadığım beyaz bir malzemeyle yapılmış.
Ucu sivri ve çok keskin olduğu hissi veriyor.
Üzerinde Japonca şu ifade yazıyor:
“Togyokusai Kiyotsugu’nun eseri...”
* * *
Şimdi sıkı durun...
Bu bir “harakiri bıçağı...”
Bıçağın fotoğrafına uzun uzun baktım...
Çok sevdiğim yazar Yukio Mishima’nın hayatına son verdiği bıçağa çok benziyor.
Düşündüm, o ustanın yaptığı bıçaklar acaba kaç Japon’un şeref muhasebesini kapatmıştır.
Bir de şunu düşündüm.
Japon İmparatoru, bir Türk devlet adamına neden bir harakiri bıçağı hediye eder...
* * *
Aslında cevabı o kadar zor değil...
“Onur” ve “ahlak”ı, şahsiyet anayasasının bir numaralı maddesi yapan bir ülkenin imparatoru
bundan daha anlamlı bir hediye gönderebilir mi...
Bir de şunu düşündüm.
Bir yüzyıl önce Türkiye’ye gönderilen bu hediye bugün ne anlama geliyor...
* * *
Ama asıl düşündüğüm şey şu oldu.
Bugün bir Türk büyüğü, bunun karşılığı olarak bir Japon devlet adamına hediye göndermeye kalksa, en anlamlı hediye ne olabilir...
Mendebur aklıma şunlar geldi.
Bir ayakkabı kutusu...
Cepleri tıka basa dolar dolu bir takım elbise...
Veya para sayma makinesi...
* * *
Şimdi size asıl dramatik haberi veriyorum.
Japon İmparatoru’nun gönderdiği bu harakiri bıçağı, 5 Nisan Pazar günü İstanbul’da Enver Paşa Özel Müzayedesi’nde satışa çıkarılıyor...
Yani köprüdeki Japon mühendisin onur intiharından üç hafta sonra...
* * *
40 bin lira bedelle satışa çıkarılacak olan bıçağı kimin alacağını çok merak ediyorum.
Ama vatandaş olarak bir arzum var.
Diyorum ki, keşke hayırsever bir dürüst vatandaş bu bıçağı alıp, Türkiye Cumhuriyeti devletine
hediye etse...
Etse de biz de “onur”, “haysiyet” ve “ahlak” kelimelerinin manasını toplum olarak düşünsek.
Paylaş